Türkiye'nin ocak ayının başından itibaren virüse karşı gereken tedbirleri hızla hayata geçirmesi, ocak ve şubat aylarında, ihracat hacminde Türkiye'nin yeni Cumhuriyet tarihi rekorları kırmasını sağlamıştı. Bununla birlikte, mart ayında ve özellikle nisan ayında, virüsle mücadele ciddi sorunlar yaşayan, başta AB ülkeleri olmak üzere, pek çok ülkenin aldığı ağır tedbirler nedeniyle ciddi gerileyen ihracat siparişleri, ihracat hacmimize de yansıdı. Nitekim, 'Dünya Ticaret Monitörü'nü yayınlayan CPB'nin (Hollanda Hükümeti'nin 2. Dünya Savaşı sonrasında, Eylül 1945'de kurduğu Ekonomi Politikaları Analizi Bürosu) raporu da, küresel ticarette son 10 yılın en sert düşüşünü gerçekleştiğine işaret ediyor.
Dünya Ticaret Monitörü'ne göre, küresel ticaret hacmi mart ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4.3 azalarak, 2009'dan bu yana en sert düşüşünü gerçekleştirmiş durumda. Hacim aylık bazda da yüzde 1.4 geriledi ve düşüşünü üçüncü aya taşıdı. Büronun takip ettiği öncü göstergeler, mevcut tablonun nisan ve mayıs aylarında da devam ettiğine işaret ediyor. Bu tablo, 2018'den beri cuma günleri 1 milyar dolarlı aşan 'günlük' ihracat hacmi rekorları kıran Türkiye'nin performansına da ister istemez yansıyor. İlk kez 20 Nisan 2018 Cuma günü 1 milyar doları aşan Türkiye'nin günlük ihracat hacmi, 15 kez Cuma günleri 1 milyar doları aşmayı başardı. Bir kez de 13 Haziran 2018'de Çarşamba günü. O da bayram arifesinden bir gün öncesi.
Bu güne kadar ki en yüksek günlük ihracat rekoru ise, 31 Mayıs 2019 Cuma günü gerçekleşen 1 milyar 303 milyon dolarlık hacim. O da yine bayramın hemen öncesi. En son 1 milyar doları aşan günlük ihracat hacmi ise, 14 Şubat 2020 Cuma günü 1 milyar 33 milyon dolar olarak gerçekleşti. Bu noktada, gerek 15 Mayıs Cuma günü 801 milyon dolarlık, gerekse de 22 Mayıs Cuma günü 856 milyon dolarlık ihracat hacmi, Türkiye Ekonomisi'nin, özellikle Avrupa pazarı ve sonrasında dünya ekonomisinde gözlenen '2. Faz' ve 'normalleşme' sürecine geçiş ile senkronize bir şekilde, tedarik siparişlerini hızla çekmeye başladığına ve eski günlere dönmeye hayli yakın olduğumuza işaret ediyor.
Nitekim, mayıs ayında, Reel Kesim Güven Endeksi'ndeki 10 puanlık toparlanmada, mart ayında 110,1 puan iken, nisan ayında 50,6'ya kadar yarı yarıya gerilemiş 'gelecek 3 ayda ihracat siparişi bekletisi'nin, mayıs ayında yeniden 85,4 puana sıçramasının payı büyük. Ayrıca, mart ayında 99,7 puan iken, nisan ayında 69,9 puana gerilemiş olan sabit sermaye (makine ve teçhizat) yatırım eğiliminin, mayıs ayında yeniden 81,7 puana yükselmesinin etkisi de göz ardı edilmemeli. Hiç şüphesiz, haziran ayında bu verilerin daha da sert, hızlı bir toparlanma gerçekleştirdiğini gözlemleyeceğiz. İstisnasız, tüm uluslararası ekonomik kuruluşlar Türkiye Ekonomisi için 2020 büyüme öngörülerini yukarı doğru revize edecekler.