Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HASAN BÜLENT KAHRAMAN

Amerika'nın Türkiye hamlesi... mi?

Amerika Işid'e müdahale ediyor. Açıkladığı maksadı belli: bu terör örgütünü ortadan kaldırmak. Kabul edilmemesi olanaksız bir maksat. Fakat ABD dış politikasının son birkaç ayına bakınca durumun biraz daha karışık olduğu anlaşılıyor.
Nisanda Obama, bir Uzakdoğu seyahatinde kendisine sorulan "şu dış politikadaki Obama doktrini nedir?" sorusunu yanıtlarken ABD'nin saldırganlıktan uzak durmasından, ateşe bulaşmadan önce mümkün olan her yolu denemesinden söz ediyordu. Nihayet basit bir şeyi doktrininin özü olarak ortaya koydu: "aptalca şeyler yapmamak!..."
Derken Ağustos'ta Başkanlık yarışına girmesi beklenen Hillary Clinton, meşhur Atlantic dergisine bir mülakat verdi ve bir zamanlar birlikte çalıştığı, Bakanı olduğu Obama'yı hayli sert bir dille eleştirdi. Obama'ya dönüp "büyük ulusların yönetim ilkeleri olur. 'Aptalca şeyler yapmamak' bir ilke değildir" dedi. Ondan sonra da kıyamet koptu.
Çok kısa bir süre önce Obama yeni bir açıklamasında OD konusunda "aptalca şeyler yapmamak" politikasını değiştirdiğinin izlenimlerini veriyordu. Buna dayanarak da, anlaşılan, Işid'e karşı savaşa girdi.
ABD'nin bu işi sonuna kadar götüreceği kanısında değilim. Götürmesinin de mümkün olduğu kanısında değilim. Bugüne kadar OD'da girdiği hiçbir savaşı kazanmadı ABD. Kazanmadığı gibi o savaşlar sadece kendisine dönük nefreti ve kini büyütmeye yetti. Şimdi muhtemelen, bu sahadaki kötü şöhretini bildiği için, Cumhurbaşkanı Erdoğan ABD'ye sadece havadan bombalamak yetmez dedi. (Yetmediği, ABD'nin yanlış hedefi vurup 70 Irak askerini öldürmesinden belli...) Şimdi ABD'yi, tıpkı Bosna krizinde olduğu gibi, kara kuvvetlerine de başvurmaya zorluyor.
Bu başlangıcın neden sona varmayacağını Rusya'daki duruma bakarak düşünüyorum. Bir süre önce, Rusya, Kırım ve Ukrayna ile ilgili hayati derecede önemli girişimlerde bulundu. Ambargo falan derken dünya ve bilhassa NATO bu konuda hiçbir şey yapamadı. Hele ABD bu konuda tam manasıyla çaresiz kaldı. Öte yandan aynı Rusya'nın Suriye ve Esad ile olan ilişkisi malum. Suriye'yi, o bölgedeki imkânları için desteklediği belli Rusya'nın. Bu konularda bir şey yapılamayınca ABD şimdi Işid bağlamında yeniden tırnaklarını gösteriyor ve mağlup, sahadan çekilmiş bir ülke olmadığını kanıtlamaya çalışıyor.
Daha açık söyleyelim: Obama, giderayak kamuoyuna oynuyor ve üstündeki ölü toprağını atıp, tarihte biraz daha olumlu şekilde yazılmak istiyor. Yoksa tavrı da yaklaşımı da çok daha farklı olurdu. Bu işin birinci kısmı. Ama bir ikinci boyut daha var: Türkiye...
Bu çerçevenin Türkiye ile ilişkisi ise daha karmaşık. Çünkü, Türkiye, Kürtlerin sıkıştığı Kobani'deki Kuzey sınırını dikkatle korudu. Bunu Kürt kesimi Kürtlere karşı bir tutum olarak değerlendirdi. Çözüm sürecinin sona erdiği gibi iddialar bu aşamadan sonra başladı.
Türkiye'nin o aşamada ana sıkıntısı belliydi. Kobani Kürtleri Işid'e karşı PYD ile ittifak ediyordu. Türkiye eğer o kesime silah yardımında bulunursa bunun PKK'yı silahlandırmak anlamına geleceğini düşündü ve kaçındı. Onun yerine sınırdan içeri 150 bin civarında (muhtemelen daha fazla) insan girmesine imkân hazırladı. Bu da ancak kısmi bir çözüm oldu.
Şimdi Işid vurulunca Türkiye'nin elini rahatlatacak bir durum çıkıyor ortaya. Işid gerilerse bu hem Kürtleri sakinleştirecek hem de PYD gibi unsurların güçlenmesini durduracak. Yani daha derin, daha geniş, daha büyük bir iş var işin içinde.
O daha geniş, büyük ve derin olan "işin" adı Türkiye...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA