Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ŞELALE KADAK

‘Kahraman kuruluşların desteğe ihtiyacı var’

Kültür ve sanatın toplumu iyileştirici gücüne en çok da bugünlerde ihtiyaç duyuyoruz. Salgınla birlikte alt üst olan hayatımızda gördük ki dijital ortamdaki bir konser, bir film yüz binlerce hatta milyonlarca insan tarafından izlenebiliyor, dinlenlenebiyor ve kültür ve sanatla nefes almak mümkün hale geliyor.
Pek çok festival online platforma taşınsa da müzeler aylarca kapalı kaldı, tiyatro salonları, konser salonları boş kaldı. Tabii ki kısa çalışma ödeneği gibi desteklerden yararlanıldı ama özel olarak bu sektöre projektör de tutulmadı. Daha doğrusu bu sektörün önde gelen temsilcileri bir masa etrafında buluşup, hem sorunların tespiti, yaşadıkları deneyimler hem de belli ki bir süre daha devam edecek olan bu salgın süresini daha kolay atlatabilmek için nelerin yapılması gerektiği konuşulmadı.
Tabii ki Turizm ve Kültür Bakanlığı sektörü zaman zaman dinledi ama mütevelli heyeti başkanlığını Zeynep Karahan Uslu'nun yürüttüğü Yıldız Sarayı Vakfı'nın ev sahipliğinde geçen hafta yapılan toplantı bu süreçte bir ilk oldu.
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy'un da katıldığı bu mini zirveye, aralarında İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı Genel Müdürü Görgün Taner'den, Saha Derneği Başkan Vekili Agah Uğur'a, ONE Derneği Başkanı Demet Sabancı'dan, Contemporary İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Ali Güreli'ye, Salt Kültür Kurumu Direktörü Meriç Öner'den, Boğaziçi Kültür Sanat Vakfı Mütevelli Heyet Başkanı Ogün Şanlıer'e kadar sektörün 20 kadar sivil toplum kuruluşunun yöneticisi katıldı. Sorunlar, deneyimler tek tek konuşuldu. Nelerin yapılması gerektiğine ilişkin ise bir çözüm paketi üzerinde uzlaşıldı.
Dün toplantının detaylarını öğrenmek için dijital ortamda bir araya geldiğim Zeynep Karahan Uslu, "Kültür sanatın iyileştirici gücüne inanıyoruz. İnsanı insan yapan, bunca kutuplaşmanın yaşandığı bir dünyada, bir toplumda sanat ve felsefe damarının güçlenmesinin ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. Kültür ve sanat ne kadar güçlüyse o toplum da o kadar gelişmiş oluyor. Biz vakıf olarak yeni bir yol haritası için tüm kesimleri bir masa etrafında buluşturmak istedik ve başarılı da olduk" diyor.
Düzenli üreten bir vakıf olarak diğer tüm STK'lar gibi salgın sürecinde durduklarını, sürdürülebilirliğin önemli olduğu dünyada aslında bir nevi sudan çıkmış balığa döndüklerini söyleyen Karahan Uslu, kültür ve sanat kuruluşlarının böyle zor bir dönemde gerçekten iyi direndiklerinin altını çiziyor.
Kültür ve sanat alanında faaliyet gösteren STK'ların pek çok ihtiyacı, talebi var. Mesela kültür ve sanat eserlerindeki KDV oranının düşürülmesini bekliyor sektör. Bir daha ne zaman sinema ve tiyatro salonuna gireceğiz belli değil ama bu salonların dönüştürülmesi gerektiği ortada. Karahan Uslu, "Tabii ki çok daha derin sorunları var ülkemizin ama tüm bunlar hayatımızı en çok etkileyen kültür ve sanatı ikinci plana itmemeli" diyor ki hiç haksız değil.
Karahan Uslu, "Biraz yumuşamaya ve esnemeye ihtiyacımız var. Yaşadığımız belirsizlik çağı toplumları çok gerdi. Kültür ve sanatla iyileşiyoruz. O nedenle kültür ve sanatın kahraman kuruluşlarının desteklenmesinin ülkeye büyük katkısı olacak" diyor.
Yıldız Sarayı Vakfı evsahibi sıfatıyla çalıştayda ortaya çıkan tespitleri ve çözüm önerilerini bir raporla bakanlığa iletecek. Dilerim topyekun kültür ve sanata güzel destekleri de konuşmaya başlarız.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA