Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ŞELALE KADAK

Gastronomi turizmi işte böyle atak yapacak!

Anadolu mutfağının en dikkat çeken lezzetlerinden olan tarhanın dünyanın ilk hazır çorbası olduğunu Şef Fatih Tutak'tan öğrendim. Türkiye'de gastronomi dünyası Fatih Tutak ismini yeni duymaya başladı, oysa tam 15 yıldır Uzak Doğu'da 5 yıldızlı otellerdeki restoranlarıyla adından söz ettiriyordu. Sonunda en büyük hayalini gerçekleştirdi, Now Bomonti'de restoran açtı.
1.5 yıldır bu restoranın detayları üzerinde çalışan Fatih Tutak, ekibiyle birlikte Anadolu'yu karış karış gezip, en ücra köylere kadar giderek, geçmişten günümüze yeme-içmenin izini sürmüş ve tam 10 bin kilometre yol yapmış.
İlk tadım menüsünü deneyimlememiz için davet ettiğinde Tutak, "Keşfettik ki tarhana en eski hazır çorba ve Çanakkale'de farklı, Giresun'da ya da Mardin'de farklı yapılıyor ama tarhana çok fazla da kabuğunun dışına çıkmamış. Bunun üzerine neden 'mantardan tarhana yapmayalım' diye düşündük ve üç çeşit mantar barındıran tarhanayı Türk mutfağına hediye ettik" diyor. Diyeceğim o ki, ilk kez bir Türk restoranında hem geçmişten günümüze Türk yemekleri vitrine çıkıyor hem de Anadolu'ya özgü tatlardan yeni yemekler...
Son dönemde Türkiye'de turizmi çeşitlendirmeyi sürekli konuşuyoruz. Gastronomi turizminin önünün çok açık olduğu ve yeme içme üzerine seyahat etmek isteyenlerin sayısının da büyük bir hızla artmakta olduğunu biliyoruz.
İşte bu nedenle şef Fatih Tutak'ın yaptığı gibi özgün restoranlar ve yemeklerle bu işin çok daha büyümesi mümkün. Çünkü artık herkes yediği yemeğin hikâyesini merak ediyor. Restoran lokal üreticilerle mi çalışmış, geleneksel pişirme teknikleri mi kullanılmış, doğaya ne kadar saygılı davranılmış gibi konular, bu restoranlarda yemek yemeye ciddi para ayırmak isteyen yerli ve yabancı turistlerin öncelikli konuları olmaya başladı.
Türk mutfak kültürünü Avrupa'da ve Asya'da kazandığı deneyimle harmanlayan Fatih Tutak'ın restoranında Orhun Yazıtları'ndan alınmış semboller duvarları, eski Selçuklu motifleri de zemini süslüyor.
"Her şeyi tekrar tekrar kullanıyoruz. Ziyan etmiyor, doğayı hep düşünüyoruz. Kağıt da kullanmıyoruz" diyen Tutak, yeni reçeteler yaptıklarını ve Türk mutfağına 500 yıl sonra konuşulacak yeni yemekler sunmak için bir araştırma geliştirme merkezi gibi çalıştıklarını söylüyor.
Diyeceğim o ki, gastronomi turizminin önemini kavrayan ve ciddi atağa geçen Türk yatırımcılar ve Türk şefler yeni bir Türkiye hikâyesi yazıyor ve yakında daha çok konuşacağız.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA