Önceki gün Sarıyer'de 25 dönümlük muhteşem Boğaz manzarası içinde yeniden inşa edilmekte olan Kocataş ve Mehmet Sait Paşa yalılarını projenin yapımını üstlenen Form Yapı'nın sahibi yüksek mimar Fuat Kaplan ile birlikte dolaştım.
Yakında bu muhteşem manzaraya bakan ve de Sarıyer'in tepelerine kadar uzunan arazinin içinde, Uzakdoğu'nun en ünlü SPA oteli olarak bilinen ABD'li otel zinciri Six Senses açılacak.
Türkiye'de ilk otelini Burak Öymen'in girişimiyle Kaplankaya adı verilen turizm bölgesinde açan Six Senses'i, İstanbul'da böylesi değerli bir noktada otel açmaya ikna etmesi, yalıların yeni sahibi olan Katarlı işadamı Omar Hussain Alfardan için zor olmamış olsa gerek.
Türkiye'deki A Bank'ın da sahibi olan katarlı işadamı, aynı zamanda Katar Ticaret Bankası ve Birleşik Arap Bankası gibi bir çok kuruluşta hissedar ve son dönemde Türkiye'ye olan ilgisi de giderek artıyor.
Sadrazam Abdurrahman Nurettin Paşa tarafından dönemin meşhur mimarı Sarkis Balyan'a yaptırılan Kocataş Yalısı, 1997'deki yangında harap olmuştu. Aynı koru arazisinde yer alan ve Sultan 2. Mahmut döneminde mimar Garabet Amira Balyan'a yaptırılan Mehmet Sait Paşa Yalısı da çıkan yangında tamamen yok olmuştu. Öyle ki daha sonra bu arazide Kocataş Gazoz fabrikası dahi hizmet vermiş.
21 yıl önce tamamen kullanılamaz hale gelen bu yalıların yer aldığı araziyi 2007'de aralarında Haluk Ulusoy'un da olduğu üç ortaklı Alem Gayrimenkul Yatırım şirketi yaklaşık 12 milyon dolara satın almış ve projeyi üstlenen Fuat Kaplan ile gerekli izinler alınarak, kazı rölöve ve restitüsyon çalışmaları yapılıp, proje onaylatılmış olarak, 2013'te inşaat ruhsatı alınmış. Ne varki şirket bu projeyi kendisi hayata geçirmemiş ve 2016 yılında Katarlı yatırımcı firmaya yaklaşık 70 milyon dolara bu değerli araziyi satmıştı.
İşte şimdi Six Senses otel yönetiminin isteğine uygun olarak, Kocataş Yalısı olarak ünlenen arazide yaklaşık 200 milyon dolara tamamlanması beklenen otel projesi yürütülüyor. İçinde 60 adet vip otel odası, üç restoran ve 2 yüzme havuzu bulunan otelin inşaatını dolaşırken, Fuat Kaplan'a böylesi zor bir projenin izinlerini almanın çok zor olup olmadığını soruyorum ve öğreniyorum ki İTÜ mezunu Kaplan, neredeyse Boğaz ön görünümde yer alan ve şu anda Türkiye'nin önde gelen iş ve siyaset insanlarının oturduğu yalılardan yaklaşık 100'ünün restorasyon çalışmalarına imza atmış.
Kaplan izin süreçlerinin 1 yıl sürdüğünü ancak yalıları aslına uygun yapmak için 1 yıl da araştırma yaptıklarını anlatıyor ve Neo-Klasik tarzın en güzel örneği olan yayılar için ciddi bir zemin güçlendirmesi yaparak aslına uygun inşaa ettiklerini, 25 dönüm arazideki ağaçları koruduklarını söylüyor. Öğreniyorum ki arazide bu yalıların müştemilatları ile üç adet tarihi taş sarnıç, dört adet tarihi taş yapı da restore ediliyor. Fuat Kaplan, arazi içinden çıkan ve meşhur Kocataş suyu olarak bilinen içme suyunun da aktığı çeşmeyi de yeniden restore edeceklerini söylüyor. Bu arada lüks spa oteli bu yılın sonlarına doğru kapısını açmaya hazırlanıyor.