Bir toplantı için Beyoğlu'na gittiğimde, uzun süredir caddede yürümediğimi fark ettim. Aslında ne zamandır herkes İstiklal Caddesi'nde devam eden inşaat çalışmasından, yaşanan değişimden şikâyet ediyor. Kaldırım taşları tamemen sökülmüş, etraf toz toprak. Yürümek mümkün değil. Hakikaten geçmişteki güzel hallerini hatırlayınca üzülmemek elde değil.
Bir de Avrupalı turisti kaybeden esnaf, İranlı ve Arap turisti de kaybetmemek için camlarını, vitrinlerini hepsi bambaşka renkte Arapça yazılarla doldurunca, Beyoğlu'nun estetiği de kalmamış görünüyor. Belediyenin bir tabela standardı var tabii ki ama uymamakta ısrar edenler göze batıyor.
Netice itibarıyla İstiklal Caddesi'nde neler olduğunu anlamak için Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan'la konuştum.
"Biz mevcut altyapıyla devam edemeyeceğimizi ve yenilememiz gerektiğini biliyorduk. Ancak gelebilecek eleştirileri düşününce cesaret etmekte de çok büyük tereddüt yaşadık" diyerek anlatmaya başladı Demircan ve ekledi: "Terör saldırıları ve darbe girişiminin ardından açıkçası iş düşüklüğünü fırsat bildik ve projeyi başlattık."
Beyoğlu'nda 2004'te 4 bin 500 perakende dükkan ve 6 bin yatak kapasitesi (otel) varken, şu anda 45 bin yatak kapasitesi ve 19 bin de perakende dükkan mevcut.
Beyoğlu'nda bugün hepimizi üzen karmaşanın sebebi altyapı çalışmaları. Demircan, "Binalar ve altyapı 1900'lerin başında yapıldığı için bu altyapıyla geleceğe bakmak imkansızdı. Taksim Meydanı'ndan Karaköy'e ve Tophane'ye kadar bütün kanalizasyon ve atık sular yenilendi. İGDAŞ, BEDAŞ, Türk Telekom internet ve telefon altyapısı dahil tüm altyapı çalışmaları tamamlandı. Bunlar yapılmaz ise restorasyonları yapılan binaların ihtiyaçlarının karşılanması mümkün değildi. Düşünün 100 yıl önce elektrik sadece aydınlanma için kullanılıyordu, oysa şimdi ısıtma, soğutma ve internet için olmazsa olmaz. Esnaf sık sık elektrik kesiliyor diye şikayet ediyordu. Elektriği kestiğimiz düşüncesi bile vardı. Oysa artık şikayet etmeyecek" diyor.
Taksim Meydanı ve İstiklal Caddesi'ndeki bu çalışmalar Büyükşehir'in 150 milyon lira civarındaki bütçesiyle gerçekleşiyor. Rayları yenilenen tramvay ve kaldırımlar da bu yılın sonuna yetiştirilmeye çalışılıyor. Demircan, eleştirileri duyduğunu ancak bugün aynı çalışmaları Cihangir'de yaptığını ve vatandaşın çok mutlu olduğunu, Beyoğlu'nun da proje bitince çok güzel olacağını savunuyor. Demircan'ın Beyoğlu eleştirisi yapanlara, "Keşke herkes Beyoğlu'nu yaşatma gayretinin bir parçası olsa. Bir köşeye çekilip 'ah vah' edenler de elini taşın altına koysa. Beyoğlu'nu sadece bir eğlence mekanı olarak görmekten vazgeçseler. Olsun. Başımızın üstünde yerleri var. Beyoğlu'nda 'nerede o eski Beyoğlu' sezrenizşelerine de yer var" diyor.
Esnafın kafasına göre tabela ve vitrin düzenlemesi konusuna gelince, denetimler aralıksız sürüyormuş. "Ancak bazen öyle hızlı dükkanlar açılıp kapanıyor ki biz müdahale edene kadar tabelayı asıyorlar ama orada kalmıyor tabii" diyor ve ekliyor: "Dünya turizm noktası Beyoğlu. Avrupalı turist dolduğunda esnaf, ona göre şekilleniyor. Şimdi İranlı turiste göre davranıyor. Tabelalarla savaş halindeyiz. Sürekli iyileştirmeye çalıştığımız bir alan."
Dileğim Beyoğlu'nun, İstiklal Caddesi'nin tüm kesimleri mutlu edeceği günlere çabucak kavuşması...