Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ŞELALE KADAK

İstanbul Modern’de çifte heyecan!

Tam 12 yıl önce Türkiye'nin ilk modern sanat müzesi olarak açılan İstanbul Modern, yaz sonu içinde bulunduğu antrepodan, Karaköy'deki Paket Postanesi'ne mecburi bir geçiş yapacak.
Şu anda 1957 yılında yapılan 7 antrepodan sadece müzenin olduğu antrepo ayakta duruyor. Diğerleri çoktan yıkıldı. Doğuş Grubu tarafından yapılacak Galataport Projesi'nin başlaması, yenilenme ihtiyacı hisseden İstanbul Modern'e de dünya çapında ses getirecek bir müze binasını yapması için fırsat vermiş.
Şimdi bir taraftan İstanbul Limanı'na odaklanan bir nevi içinde bulunduğu mekana veda niteliğindeki 'Liman' sergisiyle muhteşem bir kapanışa hazırlanan İstanbul Modern, diğer taraftan da içi harabe halinde olan Paket Postanesi'ni Eczacıbaşı Grubu ve Doğuş tarafından 3 yıl kalacağı geçici müzeye dönüştürüyor.
Geçtiğimiz günlerde Liman Sergisi'nin eş küratörü Çelenk Bafra ve aynı zamanda Müze Direktörü Levent Çalıkoğlu ile birlikte, farklı dönem ve disiplinlerden 34 sanatçı ve kolektifin resim, heykel, model, gravür, çizim, fotoğraf, video ve yerleştirmelerinden oluşan Liman Sergisi'ni dolaştık.
Daha sonra da İstanbul Modern Yönetim Kurulu Başkanı Oya Eczacıbaşı ile bir yemekte buluştuk, müzenin yaptıklarını ve yapacaklarını konuştuk.
Öncelikle İstanbul Modern'in mimari açıdan İstanbul'a uluslararası ilgiyi çekecek dünya çapında bir mimarlık ofisiyle anlaşmak üzere olduğunu söyleyeyim.
Oya Eczacıbaşı, henüz görüşmeler tamamlanmadığı için isim açıklamak istemiyor, imzaların atılmasını bekliyor. İstanbul Modern, inşaat tamamlanınca 3 yıl sonra yeni ve kalıcı binasına geçecek.
Bizim çocuklarımız bizden şanslı. Onlar doğduğunda İstanbul Modern vardı ve her fırsatta sanat eserlerini görmeye, atölye çalışmalarına katılmaya gayret ettik. Diyeceğim o ki İstanbul'da yaşayanlar olarak kıymetini hakikaten biliyoruz. Ne güzel ki müze imkânı olmayan çocukları ve anneleri de sanatla buluşturmak için müthiş çaba sarfetti.
Oya Eczacıbaşı, 12 yılda 120 sergiyi hayata geçirmenin yanı sıra yılda 50 bin çocuk ve gencin müzede eğitim gördüğünü ve 12 yılda 650 bin çocuk ve gence ulaştıklarını söylüyor. Sosyal sorumluluk projeleri de çok yoğun. Mesela öğreniyorum ki Buluşma isimli proje sayesinde bugüne kadar 7 bin zihinsel engelli öğrenci müzede liseli çocuklarla birlikte ağırlanmış ve eğitim verilmiş. Okuma yazma bilmeyen ve hayatında hiç müzeye gitmemiş olan 3 bin anne ve çocuk da müzede birlikte sanat eğitimleri almış. "Dokunduğum Renk" projesiyle de 9 bin görme engelli öğrenci müzede sanat eğitimi görmüş.
Liman Sergisi'ne gelince... Ne yapıp edin, mutlaka fırsat yaratın. Sergi 4 Haziran'a kadar devam edecek. Müthiş bir seçki bir arada. İstanbul'un eşsizliğiyle yine büyüleneceksiniz.
Mesela, Yaşar Kemal'in 1978 yılında Milliyet Gazetesi'nde 91 gün boyunca yayımlanan "Deniz Küstü" romanı için Abidin Dino'dan özel olarak istediği İstanbul resimlerine bakmaya da hemen yanına yerleştirilen ünlü romancının metinlerini okumaya da doyamayacaksınız.
Sergi size zaten İstanbul Bienali'nde Türkiye'yi temsil ettikten sonra Türkiye'ye dönen Darzana ile fantastik bir karşılama yapıyor. Çeşitli müzelerden, koleksiyonerlerden özenle toplanan 200 eser içinde Ara Güler'in eşsiz fotoğrafları da var, Ömer Uluç'un dalgalı denizleri de. Ne güzel ki sergi açılır açılmaz 3 hafta içinde 30 bin kişi tarafından izlenmiş.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA