Yukarıda gördüğünüz fotoğraftan uzun süre gözlerimi alamadım. Bir gün içlerinden biri, dünyanın dört bir yanında tenis öğrenen yaşıtlarının önüne geçip, tarih yazar mı diye düşünmeye başladım.
Neden olmasın ki? İmkansızlıklar yüzünden, nice müthiş yetenek körelip gitmiyor mu?
İşte bu yüzden, Türkiye Tenis Federasyonu'nun tenisi Anadolu'nun en ücra köşelerine götürme mücadelesi için ne söylesem az kalacak. Tenis Federasyonu Başkanı Ayda Uluç ve memleketi Ağrı'da verdiği destekle federasyonun gücü olan Cengiz Durmuş ile aynı zamanda PTT Genel Müdürü de olan tenis sevdalısı Osman Tural'ı dinledikten sonra, bugün size farklı bir pencere açmayı istedim.
Tenis zengin sporudur söylemini tamamen unutturacak gelişmeler yeni bir projesiyle başlamış. Türkiye'de tenisi yaygınlaştırmak için bir tenis kortu dahi olmayan Ağrı'yı seçen federasyon, zor hayat şartlarında değil tenis, iyi bir eğitime bile ulaşmakta güçlük çeken 10 yaş altı çocuklar için umut olmayı başarmış.
Ayda Uluç'tan öğreniyorum ki Avrupa Birliği'nin de desteklediği "Haydi Gençler Kortlara, Ağrı'yı Kalkındırmaya Projesi' iki ay önce hayata geçmiş. Ama ondan öncesi de var. Ağrı'da 2009'da Ağrı Tenis Kulübü'nün faaliyete geçmesiyle dört açık, bir de kapalı tenis kortu olarak yapılmış.
Kuşkusuz bu bölgeye atanan valilerin tenise yakın olması, eski kaymakamlardan PTT Genel Müdürü Osman Tural'ın yerel yönetimlerle olan iyi ilişkisi ve Ağrılı tenis seven işadamlarının ilgisi bir çok kapıyı çok daha kolay açmış.
Neticede önce Ağrıda'da "Gecekondudan Tenis Kortuna" isimli bir proje ile dar gelirli ailelerin 180 çocuğu tenisle tanışmış. Bu gençlerin içinde yetenekli 25 oyuncuya lisans çıkarılmış ve sonrası çorap söküğü gibi gelmeye başlamış.
Başta Ağrı'da olmak üzere federasyon şu anda Doğu ve Güneydoğu Anadolu'daki Yatılı Bölge Okulları'nda (YİBO) eğitim gören çocukları da tenisle tanıştırmak için yeni projeler geliştirmeyi başarıp, pilot seçilen Ağrı'nın başarısını tüm Anadolu'ya yaymanın peşine düşmüş.
Kuşkusuz en önemli konu antrenör. Federasyon, 2011 yılında 15'in üzerinde antrenörlük kursu da gerçekleştirmiş, ne de olsa antrenör sayısı arttıkça öğrenci sayısı da o oranda hatta daha fazla artıyor.
Düşünün ki işler o noktaya gelmiş ki şimdi federasyon Doğu Tenis Ligi'ni hayata geçirmek için hazırlık yapıyor. 2010'da faaliyete geçen Erzincan Tenis Kulübü'nün evsahipliğinde, Türkiye'nin en iyi sekiz raketi'nin bu şehirde mücadele vermesi de doğu illerinde tenise olan ilgiyi artırıyor.
Ayda Uluç'un sözünü ettiği "Oyna Oyunda Kal" projesiyle son üç yılda 20 ilde 25 bin kişi tenisle tanıştırılmış. Ağrı'damilli takım antrenörlerinin yapacağı seçimler sonrasında Ağrılı 30 genç altı ay eğitim görüp, sonra İstanbul'a gelecekmiş ve bu yıl ilk kez Ağrı'da uluslararası ITF turnuvası düzenlenecekmiş.
Tenis Federasyonu'nun çalışmaları, 10 yıl sonra bu ülkede sadece futbolun değil diğer spor dallarının da popüler olacağının en büyük göstergesi. Ne güzel.
