İstanbul Kağıthane'de Nurtepe Mahallesi çok göç almış olan ve bu nedenle de farklı soysa kültürel yapılardan gelenler tarafından oluşmuş, kadınların evlerinin dışında pek bir yeri görmediği sorunları çok olan bir mahalle.
Tabii aslında şu an durum pek de böyle değil. Çünkü müthiş bir hikayenin kahramanı olan ev hanımı Senem Gül'ün girişimiyle kendisi gibi başka memleketlerden buraya gelen kadınlar bir kooperatif kurmuş ve makus talihlerini o noktadan sonra yenmeye başlamışlar. Hikayenin bu kısmı size tanıdık gelecek kuşkusuz, çünkü çok yazıldı çizildi. Bugün size anlatacağım başka.
Bu mahallede kapı kapı dolaşan, kahvehanelerde oturan, futbol kulüplerini dolaşan, esnafla çay içen bir başka kadınla sohbet ettim önceki gün. İsmi Beyza Zapsu. Cüneyd Zapsu'nun eşi.
Beyza Zapsu, Garanti Bankası ve Coca-Cola gibi bazı şirketlerin yanı sıra, aralarında Cüneyt Zapsu, Zafer Yıldırım ve Zafer Kurşun, Elif Şafak, Hülya Avşar ve Sedef Fatoş Korkmaz gibi isimlerden aldığı destekle Genç Hayat Vakfı'nı kurup, 3 yılda 10 binin üzerinde öğrenciye dokunan projeleri hayata geçirmiş.
11-18 yaşa projektör
Türkiye'de kadınla ilgili sivil toplum kuruluşlarının sayısı 400'ü aşmış durumda. Gençler ve çocuklarla ilgilenen de pek çok vakıf var. Örneğin AÇEV, Toplum Gönüllüleri gibi. Ama yaşları 11 ile 18 arasında değişen ergenlerle ilgili sorunların üzerine giden vakıf yok gibi. İşte Beyza Zapsu da bu boşluktan yola çıkmış.
İstanbul dışına bakmaya gerek yok. Hepimiz biliyoruz ki Nurtepe gibi çok mahalle var. Çocuklar okula gönderiliyor, eğitim alıyor ama ya bu çocukların diğer ihtiyaçları? Çocuğuyla hiç iletişimi olmayan aileler var. İşte Zapsu'yu vakfını tanıtırken bir toplantıda dinleyen Nurtepe kadınları, bir arada yaşama becerisi, gençlerin farklılıklarını fark etme becerisine sahip bireyler olması, kısacası okul dışında da kendilerini geliştirmeleri için vakfı Nurtepe'ye davet ederler. Anneler isteyince çocukların ve de babaların bu eğitimlere katılması hiç de zor olmaz çünkü.
Zapsu, Nurtepe'den başlayarak çeşitli semtlerde, bu yaş grubunun gençlerinin özgüveni yüksek, eleştirel düşünme ve farklılıklarla bir arada yaşama becerisine sahip, insan haklarına saygılı bireyler olmaları için kolları sıvar.
Sohbetimiz esnasında, "Böylece demokrasi ve insan haklarının yerleştiği, farklılıklarının sinerji üretebilen ve iletişim kültürünün hakim olduğu bir toplumsal dönüşümün gerçekleşmesi hayali gerçek oluyor" diyen Zapsu aldıkları sonuçları da büyük bir heyecanla anlatıyor: "Ben senden nefret ederim, çünkü baş örtün var diyen ya da yüzüne bile bakmam, engellisin diyen gençler can ciğer arkadaş oldu."
Zapsu'nun vakfı doğru iletişim konusuna özel önem veriyor. Özellikle de öğretmen adaylarının bu tarz eğitimlerden geçmelerinin, yetiştirecekleri çocuklar açısından önemini biliyor. Bu nedenle de Garanti Bankası'nın müthiş başarıyla yürüyen Öğretmen Akademi Vakfı ile işbirliğine de gidiyor.
Genç Hayat Vakfı öylesine insana dokunan projeler yapıyor ki yurt içinden ve dışından bir çok kuruluşundan dikkatini çekiyor. Sabancı Vakfı'nın bu yıl bir yenisi başlayan hibe programında seçilen projelerden biri de bu vakfa ait. Bulundukları yerde lise bulunmayan gençlerin okumak için gittiği başka şehirlerde kaldıkları yurtlara projektör tutan Genç Hayat, yattıkları ranza ve sert sandalyeler dışında oturacak bir alanları bile olmayan liseli kızların psiko sosyal gelişmelerine katkıda bulunmaya başladı. Konya Ereğlisi ve Nevşehir'deki iki kız yurdunda bu projeden müthiş sonuçlar alınmaya başlandı bile.
Liseliler ne düşünüyor?
Milli Eğitim Bakanlığı'yla işbirliği yaparak ilköğretim ve ortaöğretim okullarında hizmet, aktivite ve yardımlaşma projesi olan HAY'ı devreye alan vakıf, Son olarak da çocuğa karşı aile içi şiddet konusundaki bir projelerine Avrupa Birliği fonlarından para almayı başardı.
Benim şu anda merakla beklediğim vakfın en ilginç çalışması ise liselilerin görünür kılınmasına yardımcı olacak büyük bir araştırmanın sonuçları. Henüz tamamlanmamış ancak Zapsu çok heyecanlı. Aralarında özel, devlet, Anadolu lisesi, imam hatip lisesinin de bulunduğu 24 farklı okul seçilmiş ve 2100 liseli gençle konuşulmuş. Bakalım hangi ilginç sonuçlar çıkacak.
