Kuşkusuz tek gündem cumhurbaşkanlığı seçimi olamaz. Dün bizim gazetenin ilk sayfasında beni en çok üzen haber 'Ordunun Kuruyan Dereleri' ydi. O dereler ki türkülere bile konu olmuştu. Biliyorum ki Türkiye'nin derelerinin çoğunda su yerine zehir akıyor. Arıtma tesisi olmayan şehirler, tesisler, oteller, fabrikalar tüm hızıyla sularımızı kirletiyor.
Bugün size su tasarrufu sağlayan akıllı bir projeden söz etmek istedim. Konfeksiyon sektörünün büyüyen isimlerinden İpekyol, Twist ve Machka markalarının üretildiği fabrikanın yöneticileri klima sularının akıp gitmesini istememiş. Genel Koordinatör Serdar Senemoğlu'ndan öğrendiğime göre, proje geliştirme ekibi, evlerindeki klima sularının tahliye borularıyla kirli su olarak atılmasından yola çıkmış.
Klimadan çıkan su saf olduğundan buna uygun bir proje geliştirmişler. Senemoğlu, şirketin merkez binasının çatısında bulunan ve tüm binayı iklimlendiren cihazlardan çıkan suyun, diğer tüm ev klimaları gibi yağmur suları ile birlikte tahliye borularından kanalizasyona verildiğini hatırlatarak, klima suyundan nasıl faydalandıklarını söyle anlattı:

Klimadan 35 ton saf su!
"Konfeksiyon her ne kadar bacasız bir endüstri olsa da merkez binamızda ürün finişinde bulunan ütüler ayda 17 ton civarında şebeke suyunu üstelik özel işlemlerle yumuşatarak kullanıyordu. Ütü, giysiye nihai tuşesini kazandıran en önemli işlem olduğu için şebeke suyu yumuşatılarak (özellikle içindeki kireç oranı olabildiğince düşürülerek) hem ürüne hem de ütü makine ve bağlantı borularına zarar gelmesi önlenmeye çalışıldı. Tam bu noktada klima suları projesi devreye girdi.
Yaptığımız ölçümlerde sabah 08.30 akşam 19.00 haftada 6 gün çalışma paralelinde ve ortalama çalışma hızında aylık 1517 ton arası saf su üretildiğini gözlemledik. Projeyi haziranda hayata geçirdik ve aylık 16 tondan, 35 tona kadar saf su elde ettik.

Saf su da boşa gitmesin
Ayaydın Grubu böylece ayda ortalama 50 bin bayan elbisesini bu saf sularla ütülemeye başlamış. Daha önceleri şebekeden 37 ton su kullanılırken, şu anda sadece 2 ton su kullanılıyormuş. Yani 35 ton su klimalardan! Üstelik suyun yumuşaması için de özel bir işlem yapmaya gerek olmadığından elektrik enerjisinden de tasarruf edilmiş.
Süper değil mi? Sanemoğlu diyor ki, grupta herkese kutunun dışında düşünme aşılandı. Her türlü olaya çözüm odaklı bakmayı ve alternatif geliştirmeyi öğrendik. Şimdi amacımız rüzgar ve güneş enerjisinin yanında yağmur sularından da efektif olarak yararlanabilmenin yollarını bulmak.
Su hayat! Öyleyse suyu tasarruf etmek için herkes projesini üretsin.