Geçen hafta Almanya'nın Köln kentinde düzenlenen Uluslararası Diş Hekimliği Fuarı'ndaydım. Diş hekimliğinde sürekli kullanılan sarf malzemelerin geliştirilmiş olmasının dışında dijital alandaki gelişmeler de göz kamaştırıcıydı.
Ağız içinden alınan ölçülerden tutun, dişin üretimine ve tasarımına kadar olan tüm safhalar artık sıfır hatayla üretilebilecek. Böylece hastaların geliş sayıları azalacak, daha uzun ömürlü protezlere sahip olabilecekler.
Dijital görüntüleme sistemleri daha az radyasyonla, daha kısa sürede görüntü alabilecek. Lazerlerin hız ve kullanım alanları artmış; implant firmalarına daha uzun süre hizmet versin diye yenilenmişler. Telsiz ortodontiyle ilgili gelişmeler de tüm hızıyla devam ediyor. Hasta koltukları ve tedavi ünitlerinde estetik ve fonksiyon üst seviyelere taşınmış. Kısaca özetlersek, artık yeni sloganımız; kişiye özel diş hekimliği.
HATASIZ SONUÇLAR
Teknolojinin son 20 yılda gösterdiği hızlı gelişmeyle beraber, bilgisayar destekli dizayn ve üretim sistemi, diş hekimliğine de kısa sürede dahil oldu. Diş hekimliğinde devrim niteliğinde olan bu yöntem, dijital diş hekimliği kavramını da ortaya çıkararak, sınırsız imkan ve donanımları beraberinde getiren, esnek bir sistem oluşturdu.
Diş hekimleri ve protez teknisyenleri için birçok işlevsel avantaja sahip olan bu sistemler, kullanılan malzeme ve tekniklerle beraber uzun ömürlü protez tedavilerine olanak sağlıyor.
Dijital diş hekimliği sisteminin sunduğu çözümler, modern diş hekimliğinin her alanını kapsıyor ancak sonuç sadece hekimler değil, hastalar açısından da tatmin edici oluyor. Öncelikle hastaların kendileri için en uygun tedaviyi seçmesine imkan veriyor. Tedavi öncesinde estetik diş tedavilerini bir araya getirerek gerçeğe en yakın görselleri oluşturmak ve hastaya yapılacak tedavi hakkında faklı seçenekler sunmak mümkün. Dişlerin şekilleri, renkleri, ağız içinde nasıl durduğu, en önemlisi tedavi sonrası kişinin nasıl gülümseyeceği tedavi öncesinde kolaylıkla öngörülebiliyor.
Dijital diş hekimliği sistemleri; sadece görsellik anlamında değil, hız konusunda da avantajlı. Sadece tek seansta hastada yapılan diş kesimi ve ağız içinden dijital olarak alınan ölçü sonrasında, kısa sürede protez üretimi gerçekleştiriliyor, hasta aynı gün yeni dişleriyle evine dönebiliyor.
Bu durumda hem süre kısalıyor, hem de ölçü sırasında hastanın duyabileceği rahatsızlıklar kolaylıkla önlenebiliyor. Özellikle ağzına ölçü kaşığı yerleştirilmesinden hoşlanmayan ya da bulantı refleksi geliştiren hastalar için mükemmel bir çözüm sunuyor.
TEK SEANSLIK İŞLEMLER
Yıllarca çürük tedavilerinde, özellikle arka dişlerde metal dolgular kullanıldı. Garip olan; hâlâ bazı diş hekimleri bu dolguları kullanmaya devam ediyor.
Bu dolgular tek bir metalden değil, özelliklerini geliştirmek için kullanılan birden fazla metalin oluşturduğu alaşım denilen karışımlardan meydana geliyor.
Amalgam adı da verilen bu karışımın içinde; kişinin genel sağlık durumunu etkileyebilecek nitelikte olan cıva gibi ağır metaller de bulunuyor.
Bu dolguların içeriğindeki yüzde 50 oranına yakın cıvanın kişide oluşturabileceği yan etkiler ve çevreye verdiği zarar hâlâ şaibelidir.
Dünya Sağlık Örgütü; metal dolguların içindeki cıva buharı çıkışının diş gıcırdatma, sıkma, sakız çiğneme ve karbonatlı içeceklerin tüketilmesiyle artacağını söylüyor.
Öte yandan amalgamlarda bulunan cıva çevreye de zarar veriyor.
Amalgamın sökülmesi sırasında açığa çıkan cıva, kanalizasyon yoluyla su kaynaklarına kadar ulaşabiliyor.
Bu nedenlerden dolayı günümüzde metal dolguların alternatifleri tercih ediliyor. Alternatif olarak geliştirilen kompozit dolgu, şu an yaygın olarak kullanılıyor. Bu dolgular; ana yapısı reçine ile oluşturulan, özel dalga boyunda ışıklarla sertleştirilen beyaz renkli maddelerdir. Bu sistemler estetik olması ve cıva içermemesi nedeniyle daha avantajlı. Fakat bu sistemlerin uygulanmasında önemli olan, hekimin dikkatli ve titiz çalışmasıdır.
Aksi takdirde dolgunun altında çürük oluşma ihtimali yüksek olur.
Porselen dolgu da alternatif bir çözümdür.
Bu dolgular aynı gün hastanın dişine yapıştırılabiliyor. CAD- CAM adı verilen bu dijital sistemlerin prensibi; bilgisayar destekli dizayn ve bilgisayar destekli üretime dayalıdır. Yani dişlerin dolgu için hazırlanması dışında, ölçüden üretimine kadar her şey bilgisayar desteğiyle yapılıyor.
Yani hata payı neredeyse sıfıra düşürülüyor.
Çok daha estetik ve dayanıklı dişler ortaya çıkıyor.
Peki CAD-CAM yoluyla porselen dolgular nasıl yapılıyor?
Öncelikle diş hekimi titizlikle çürük ya da hasarlı bölgeyi temizleyerek dişi hazırlıyor. Daha sonra cihazın özel üretilmiş kamerası yardımıyla dişin üç boyutlu görüntüsünü alıyor ve veriyi bilgisayara gönderiyor. Diş hekimi dolguyu seramik bloktan oluşturacak şekilde tasarlıyor ve frezeleme sistemi bu tasarımı üretiyor.
CAD-CAM sistemiyle her şeyden önce zaman tasarrufu sağlanıyor. Dolgu sadece bir tedavi seansında tasarlanıp, üretilip hastaya uygulanıyor. Silikon ölçü gibi, hastaları rahatsız eden uygulamalara, geçici dolgulara gerek kalmıyor. Yani dijital diş hekimliği sayesinde hastaların yaşadığı pek çok sorunun da önüne geçilmiş oluyor.
Son olarak tamamen seramikten üretilen restorasyonlar; doğal diş rengi ve formuna en iyi şekilde uyuyor. CAD-CAM ile üretilen restorasyonları hastanın gerçek dişlerinden ayırt etmek neredeyse imkansız.
Özetle CAD-CAM, hastalara tek seansta çekici, sağlıklı ve uzun ömürlü dişler sunuyor.
PROTEZ VE İMPLANT PLANLAMASI ARTIK BİR ARADA
Modern diş hekimliğinin vazgeçilmezi olan dişsiz alanlara implant uygulaması da dijital diş hekimliğinin nimetlerinden faydalanıyor. İmplant planlamasının yanı sıra, ameliyat öncesi implantların yerlerinin belirlenmesinde kullanılan cerrahi rehberlerin üretimi de kısa sürede yapılabiliyor. 3D görüntüleme ile kemik durumu ameliyata başlamadan önce izlenebiliyor, tedavi planlaması ameliyat esnasında kötü sürprizlere imkan vermeden yapılabiliyor. Bu sistem, ameliyat sonrasında hızlı ve rahat bir iyileşme süreci sağlıyor. Dijital sistemlerin sunduğu imkanlar dahilinde kişiye özel implant üst yapıları üretilebiliyor.
HIZLI, ESTETİK VE SAĞLAM SONUÇLAR
Dijital diş hekimliği yazılımlarının dijital doğruluk ve etkinliği, geleneksel yollarla yapılan protezlerden çok daha iyi sonuçlar veriyor. Protezler hem daha estetik, hem daha dayanıklı oluyor. Bilgisayar destekli üretilen protezler sayesinde yıllarca sürecek hasta memnuniyeti hedefleniyor.