Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen "İnternet Andıcı"yla ilgili davada ifadesine başvurulacağı ileri sürülüyor. İddia gerçekleşirse, sadece İnternet Andıcı değil, İrtica ile Mücadele Eylem Planı konusunda da mutlaka bilgi istenecektir. İrtica ile Mücadele Eylem Planı, İnternet Andıcı'ndan da önemli bir belgedir. Dursun Çiçek'in ıslak imzasını taşıyan bu belgeyi "ihbarcı subay" yetkililere gönderirken, "Eylem Planı'nın, Genelkurmay 2. Başkanı Hasan Iğsız'ın talimatıyla hazırlandığı" bilgisini de vermişti. (O tarihte Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ idi.)
Bu planın 4 sayfalık fotokopisi, Av. Serdar Öztürk'ün ofisinde (4 Haziran 2009'da) ele geçirildi. 12 Haziran 2009'da muhtevası Taraf gazetesinde yayınlandı. Muhbir subay, haberin gazetelerde çıkması üzerine, Genelkurmay Bilgi Destek Dairesi'nin ilgili şubesindeki bütün bilgisayarların (ihbarcı subay tek tek 34 tanesinin numarasını veriyordu) ve ana bilgisayarın, özel programlarla, 19-20-21 Haziran 2009'da (Cuma, Cumartesi, Pazar günleri) silindiğini yazmıştı.
Bütün bu işlemler İlker Başbuğ'un haberi olmadan mı gerçekleşti? Olaylar kendi dışında cereyan ettiği için mi "Bu bir kâğıt parçasıdır" dedi? Yoksa gerçekleri örtme çabası içinde miydi? Islak imzalı belgenin bulunmamasından cesaret alarak mı bu kadar emin konuşmuştu? Herhalde, çağrıldığı takdirde savcılık bunları öğrenmek isteyecektir.