Allah canlıları yaratırken, ömürlerini ve görevlerini şöyle belirlemiş... Eşeğe demiş ki: "Sabahtan akşama kadar çalışacak, bir offf bile demeyeceksin. Ot yiyeceksin; biraz aptal olacaksın ve 50 yıl yaşayacaksın."
Eşek yalvarmış: "Bu şartlar altında 50 yıl yaşamak bana işkence, 25 yıl yeter..."
Ve ömrü 25 yıl olmuş.
Allah köpeği yaratmış; onunla da şöyle konuşmuş: "Sen insanların mallarını koruyacaksın.
Sahibin dövse bile ses çıkarmayacaksın. İnsanların sofra artıklarıyla besleneceksin. Sahibinin emrinde 25 yıl yaşayacaksın."
Köpek yalvarmış: "Bu şartlar altında 25 yıl yaşayamam 15 yıl yeter..." Ve ömrü 15 yıl olmuş.
Sıra maymuna gelmiş. Ona da şöyle demiş: "Sallanarak, ağaçtan ağaca aptal gibi dolaşacaksın; palyaçoluk yapıp insanları eğlendireceksin, 20 yıl yaşayacaksın."
Maymun itiraz etmiş: "Dalkavukluk yaparak 20 yıl yaşamama, 10 yıl bile çok bana..."
Ve ömrü 10 yıl olmuş.
Ve sonunda insanı yaratmış. Ona, "Sen düşünebilen bir canlısın. Zekânla diğer yarattıklarıma hükmedeceksin. Dünyayı yönetecek ve 20 yıl yaşayacaksın."
İnsan yalvarmış: "Allah'ım dünyayı yönetmek için 20 yıl yetmez. Ne olur eşekten artan 25 yılı, köpekten ve maymundan artan 10'ar yılı benim ömrüme ekle."
Allah bu duayı kabul etmiş.
Böylece insan kendine verilen ilk 20 yılını, insanca mutlu ve rahat yaşar.
Eşekten gelen 25 yıla gelince... Evlenir, eşek gibi sabahtan akşama kadar çalışır; ağır sorumluluklar yüklenir omzuna. Daha sonra köpekten kazanılan 10 yılı yaşamaya başlar. Artık çocukları olmuş ve belirli bir yaşa gelmiştir. Evini ve ailesini korur; önceliği onlara tanır. Ailesine sadakatle bağlıdır ve halinden şikâyet etmez.
İlerleyen yaşında 10 yıl maymun gibi yaşar. Çeşitli şaklabanlıklarla torunlarını eğlendirir; zekâsının bir kısmını kaybeder; aptal gibi davranır.
Hoşunuza gitse de, gitmese de bir ömür böyle geçer.
(Necla Sanlı'ya teşekkürler)