Sabah adlı gazetenin, 19 Nisan 2011 tarihli nüshasında 23. sayfadaki Nazlı Ilıcak tarafından kaleme alınmış "Kadir Sağdıç ve hakkındaki iddialar" ve "Balyoz'dan Kafes'e" başlıklı yazılarda, açık biçimde keşidecinin onur ve saygınlığını ihlâl eden ve gerçeğe aykırı yayın yapılmıştır.
Bu yazılarda, "Sabah" adlı gazetenin 28 Ocak 2011 tarihli nüshasında yine Nazlı Ilıcak tarafından kaleme alınmış yazılarla ilgili olarak kaleme aldığımız ve mahkeme kararı gereğince aynı gazetenin 17 Nisan 2011 tarihli nüshasında yayımlanan düzeltme ve cevap yazımıza yanıt verildiği iddia edilirken, yazıların içeriği, yine müvekkil Kadir Sağdıç'ın kişilik haklarına saldırı niteliğinde gerçeğe aykırı yayın yapılmıştır.
17 Nisan 2011 tarihinde yayımlanan "düzeltme ve cevap yazımız", "Sabah" adlı gazetenin sorumlu yazı işleri müdürüne gönderilen ihtarnamede talep etmemize rağmen yayınlanmamış, bu nedenle sulh ceza mahkemesinin kararıyla yayımlanmıştır.
19 Nisan 2011 tarihli "Sabah" adlı gazetedeki Nazlı Ilıcak tarafından kaleme alınan yazılarda, yine müvekkil hakkındaki gerçek dışı, asılsız, iftira niteliğindeki iddialar, sanki gerçekmiş gibi kaleme alınmıştır. Müvekkilin sürekli bu -gerçek dışı ve asılsız- iddialarla karşılaştığı işlenerek, bu yazıyı okuyanların zihninde, yazılanlar gerçekmiş gibi bir düşünce yaratılmak istenmiştir.
Bu yazılarda yer alan belgeler ile ilgili yeniden belirtmek isteriz ki: Bu belgeler ile müvekkilin hiçbir ilgisi yoktur. Müvekkil, bu belgelerin düzenlenmesine ve içeriğine hiçbir biçimde katılmamıştır. Bu belgelerdeki iddia, suçlama ve senaryolarla müvekkilin hiçbir ilgisi yoktur. Bu belgelerin başta müvekkil olmak üzere, birçok saygın askeri personeli ve temsil ettikleri kurumları kamuoyu önünde yıpratmak için hazırlanan bir komplonun parçası olduğu düşünülmektedir.
Yazıda yer verilen iddialar, gerçek dışı ve asılsız olduğu gibi, ayrıca bu iddia ve suçlamalar, en basit mantık kurallarından dahi yoksundur.
Yazıda da, konu edilen belgelerde ıslak imza olmadığı belirtilmesine rağmen, bu belgeler ve iddialar hakkında "ciddi şüpheler", "şüpheye sevk edecek", "başka bir örnek" gibi ifadeler kullanılmış ve adeta belgeler ve iddiaların gerçek olduğu gibi bir izlenim yaratılmak istenmiştir. "Balyoz'dan Kafes'e" başlıklı yazıda da, müvekkil hakkında "darbe planı hazırlıklarında bulunan kişi" gibi gerçek dışı, asılsız bir suçlama yöneltilmiştir.
Müvekkil Koramiral Kadir Sağdıç, Genelkurmay Muharebe Elektronik Bilgi Sistemler Başkanlığı görevini yürüten son derece saygın bir komutandır. Mesleki çevresinde ve özel yaşamında sevilen, üçüncü kişilerde saygı uyandıran ve takdir edilen bir geçmişe sahiptir. Bugüne kadar hukuka aykırı hiçbir eylemin içinde olmamış ve mesleki ve özel yaşamındaki tüm davranışlarına, hukuk kuralları, ulus ve yurt sevgisi yön vermiştir.
Daha önce "düzeltme ve cevap yazısına" konu edilen yazıda olduğu gibi, müvekkil hakkındaki gerçek dışı ve asılsız iddialara adeta gerçekmiş gibi ısrarla yer verilmesi, müvekkilin kamuoyu önünde adeta peşinen mahkûm edilmek istendiğini göstermektedir.
Yapılan bu yayın, gerçeğe aykırı olduğu gibi, müvekkilin onur ve saygınlık başta olmak üzere kişisel değerlerini ihlâl edici niteliktedir.
Bu nedenle "Sabah" adlı gazetede yer alan bu yazı nedeniyle müvekkilin uğradığı maddi ve manevi zararlar konusunda tüm talep ve başvuru hakkımız saklı kalmak üzere, Basın Kanunu'nun 14. maddesi gereğince, düzeltme ve cevaplarımızı içeren bu bilgilerin, ilgili yayının yer aldığı sayfa ve sütunlarda, aynı puntolarla ve aynı şekilde yayınlanması talep olunur." (Keşideci Kadir Sağdıç Vekili Av. Murat Fatih Ülkü)