A&G Araştırma'nın sahibi Adil Gür ile görüştüm; seçim sonuçlarına ilişkin genel izlenimlerini aldım. Bütün kamuoyu araştırmalarında AK Parti % 45 civarında görünüyor. Önce bunun sebebini öğrenmek istedim. Adil Gür, Kürt seçmenin ağırlıklı olduğu Doğu ve Güneydoğu'da, AK Parti'nin oylarının bir miktar azalacağını, buna mukabil milliyetçi duyarlılığı olan Batı, Orta Anadolu ve Karadeniz'de oylarını arttıracağını belirtti. Bu tespiti üzerine, ikinci bir soru daha sordum:
- Demek, Tayyip Erdoğan'ın Barış ve Demokrasi Partisi'ni (BDP) muhatap alıp, onunla bir gerginlik ortamı yaratması, MHP'ye gidecek oyları, AK Parti'ye çekiyor.
- Hem AK Parti'ye, hem de CHP'ye oy vereceğim diyenlerin ikinci tercihi MHP. Ben bundan aylar önce "iki partili bir düzene" geçileceğini, ama MHP'nin de mevcudiyetini sürdüreceğini belirtmiştim. Kürt sorununun varlığı, MHP'yi besliyor; bu bir gerçek. Fakat AK Parti'de de milliyetçi bir damar var. O seçmen, bazen bir olay karışında MHP'ye doğru kayabiliyor; ya da laik/ulusalcı CHP'liler, MHP'yi destekleyebiliyor. Demek istediğim şu: AKP ve CHP'yle yüzde yüz örtüşmeyen bir seçmen kitlesi, çeşitli sebeplerle MHP'ye kanalize oluyor. Meselâ kaset olayında, MHP'nin dindar seçmeni, AK Parti'ye gitti ama AK Parti içinde bir zamanlar MHP'ye oy vermiş olanlar, "Bu partiye sahip çıkalım, baraj altında kalmasın" duygusuyla MHP'ye yöneldi. Aynı eğilimi CHP'de de gördük.
- Kaset olayı kime yaradı?
- Bizim bulgularımıza göre, kasetten dolayı MHP'de oy kaybı olmadı, aksine Tayyip Erdoğan, meydanlarda MHP'ye vurdukça, bu partinin oyunu yükseltti. Herhalde, onu da fark ettiğinden, söylemini değiştirdi. Artık, dikkat ederseniz MHP ile ilgili olarak kasetlerden söz etmiyor. Milliyetçi oyların yönelişi hakkında bir başka bilgi vereyim: Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) bazı BDP'lileri seçime sokmaması ve Erdoğan'ın bu konuda bir tavır almaması, AK Parti'ye oy kazandırdı. YGS gerilimi yüzünden, AK Parti bir miktar gerilemişti. YSK kararıyla, kaybettiğini tekrar geri aldı. Çünkü seçmenin anlamlı bir bölümü, YSK kararını onayladı. Kararın geri alınmasını ise, tasvip etmedi. YSK kararından sonra Güneydoğu'da ortaya çıkan eylemler, MHP'ye değil, AK Parti'ye oy kazandırdı.

Adil Gür, seçimlere birkaç gün kala kesin rakamları açıklayacak. Bugünkü değerlendirmesi, zaten diğer kamuoyu araştırma şirketlerinden çok farklı görünmüyor. Diyelim ki, AK Parti % 45 civarında, MHP baraj üstünde, CHP ise, % 30 sınırına dayanmış durumunda. Bunları kesin rakamlar olarak söylemiyorum. Artabilir, eksilebilir... Ama Adil Gür'ün önemli bir tespiti şu: "CHP, bugüne kadar hiç varlık gösteremediği Doğu ve Güneydoğu'dan oy alacak. AK Parti de, Kürt seçmenin oylarını kaybederken, milliyetçi damardan daha fazla beslenecek. 2007 seçimlerinde 'Diğer' adı altında toplanan oylar % 14 civarındaydı. Bunlar % 6 mertebesine inecek."
Tabii seçimlere 2 hafta var. Bu sürede de, bazı şeyler değişebilir. Herhalde 4 partili (AK Parti, CHP, MHP ve BDP) bir parlamento ile karşı karşıya kalacağız. Şu anda fazla sürpriz beklenmiyor.