Gazeteci Ahmet Şık, Ergenekonu Anlama Kılavuzu isimli başka bir kitabı dolayısıyla yargılanıyordu. O gün mahkemeye gelmeliydi. Arkadaşları toplanmıştı. Lehinde gösteri yapacaklardı. Cezaevi aracı bulunamadı.(!) Bu yanlışlar tekrarlandıkça, uluslararası zeminlerde Başbakan'a, daha çok basın özgürlüğü ile ilgili sorular sorulacaktır. Siyasette algı önemli. Konunun içinde olanlar Ahmet Şık'ın cezaevine, muhalefet yaptığı için girmediğini bilse dahi, bunu yabancılara anlatıp onları ikna etmek kolay değil. Doğan grubu gazetelerinin üzerine gidilmesi, bazı yazarların köşelerini kaybetmesi, böyle bir kanaatin oluşmasının zeminini hazırladı. Oysa gene hem TV'lerde, hem de gazetelerde AK Parti ağır bir dille eleştiriliyor.
Demokrasi tahammül rejimi. Hoşgörü çıtası düştükçe, demokrasinin de standardı düşer.