Tayyip Erdoğan'ın basına karşı tavrı zaman zaman sert ve hoşgörüsüz. Bunu eleştiriyoruz. Ama medyada cereyan eden polemiklere dönüp bir bakalım: Aynı tahammülsüzlüğü birbirimize karşı bizler göstermiyor muyuz? Oktay Ekşi-Ergun Babahan- Fatih Altaylı; Mehmet Ali Birand- Reha Muhtar; Ayşe Arman-Perihan Mağden; Nuray Mert-Hadi Uluengin ve tabii bendeniz... Bunlar son zamanlarda cereyan eden polemikler.
Basın mensupları, en ufak bir eleştiri ya da haksız iddia karşısında adeta "çıldırırken", Tayyip Erdoğan'a hoşgörü ve anlayış tavsiye ediyoruz. Aslında öyle de olmalı. Çünkü bir başbakandan söz ederken, hemen akla, Şeyh Edebali'ye atfedilen cümleler geliyor:
"Bundan sonra öfke bize, uysallık sana... Güceniklik bize, gönül almak sana.. Suçlamak bize, katlanmak sana.."