31 Mart 2007'de, Özden Örnek'in günlükleri tartışılırken bakın ne yazmışım:
"Sevgili meslektaşımız Ertuğrul Özkök, 'Bunlar benim günlüklerim değil' diyen Deniz Kuvvetleri eski Komutanı Özden Örnek'e inanmamızı bekliyor. 'Belli ki birileri özel bir imalat yapmış' diye yazıyor.
Keşke mesele bu kadar basit olsa! Özkök'e, Oramiral Örnek'in daha önce Star gazetesinde Şamil Tayyar'a yaptığı açıklamayı okumasını tavsiye ederiz. O tarihte, bugünkü gibi '1957- 1981 döneminde hatırat yazdım. Bu dönemden sonra ve komutanlığım sırasında, karargâhta günlük programlarım düzenli olarak kayıt edilmekteydi. Günlük programlar ve ziyaretleri alıp, bunlar üzerinden tamamen senaryo yazılmış' dememişti. İşte 14 Mart 2007 tarihli Star gazetesinde Özden Örnek'in sözleri: 'Her çalıştığım yerde, Kasımpaşa'da, Donanma'da, Ankara'da Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nda görev yaparken günlük faaliyetlerimi, günü ve saatini belirterek not ettim. Ayrıca özel faaliyetlerimi de not ederim. Bu notlar sadece bana ait olan bilgisayarda görülürdü, şifreliydi. Görev sürem dolup ayrılırken, henüz üniformamı çıkarmadan bir iki gün önce, bu faaliyet notlarımın tamamını bilgisayardan sildim. Yani öyle 'delete' tuşuna basarak değil. Canımın yanacağını bildiğim için, bulunmasın, okunmasın diye üstünü yazdırarak sildim.'
İşin ciddiye bindiğini anlayınca Örnek, 'Karargâhta günlük programlarım ve ziyaretlerim kayıt edilmekteydi' diyor. Yani ifade değiştiriyor.
Kendisine şunu sormak isteriz: Niçin daha üniformasını çıkartmadan, 'canının yanacağını bildiği için' günlük programlarının yazılı olduğu sayfaları siliyor? Silmekle yetinmiyor, üzerini de yazdırıyor?"