Tanrı, 6. günün geç saatlerine kadar kadını yaratmakla meşguldü. Bir melek yanına yaklaştı ve "Neden bu sefer bu kadar zaman harcıyorsunuz?"
diye sordu.
- Çünkü o müstesna bir varlık. Kalbinde birden çok kişinin sevgisini aynı anda barındırabilir; incinmiş dizden, kırık kalbe kadar her şeyi şefkatle tamir edip, iyileştirebilir.
Melek kadına yaklaştı ve ona dokundu:
- Ama siz onu çok yumuşak yaratmışsınız efendim.
Ama ayrıca onu çok da güçlü yarattım. Nelere dayanıp, nelerin üstesinden gelebileceğini tahmin bile edemezsin.
- Peki düşünebiliyor mu?
- Düşünmekle kalmıyor, sebebini sorguluyor ve tartışıyor da.
Melek kadının yanağına dokundu... "Tanrım bu yaratık su sızdırıyor galiba"
- Su sızdırmıyor... o gözyaşı.
- Ne için?
- Gözyaşları onun tasalarının, sevgilerinin, bazen yalnızlığının, çektiği acılarının ya da kırılmış gururunun göstergesidir.
Evet, kadınların şaşırtan güçleri vardır. Kadın, her sıkıntıyla başa çıkabilir ve çok ağır yükleri taşıyabilir. Çığlık atacak hale geldiğinde, gülümseyebilir. Ağlayacak gibi olduğunda şarkı söyler. Bir bakarsınız, mutluluktan ağlar; korktuğunda ise kahkaha atabilir. İnandığı şey uğruna savaşır; ailesi için canını feda etmeye hazırdır. En kötü anında dostunun yanındadır. Sevgisi şarta bağlı değildir. Çocuklarının ya da arkadaşlarının başarılarıyla gözyaşı döker, gururlanır. Bir akrabası veya bir arkadaşı öldüğünde yüreği kan ağlar. Fakat kendisinde, hayatla mücadele edecek gücü daima bulur. Bir öpücüğün, bir kucak açışın, kalpleri iyileştireceğini bilir.
Onun bir tek yanlışı vardır: Kendisinin paha biçilemez bir varlık olduğunu her zaman unutur.
***
Sevgili okurlar, bu yazıyı kadın arkadaşlarınızla paylaşın. Aynı zamanda, erkeklere göstermeyi de ihmal etmeyin. Çünkü, onlara da, zaman zaman, kadının özelliklerini hatırlatmakta fayda vardır.
(Fezal Has ve Feride Çavuşoğlu'na teşekkürlerimle)