Önceki akşam bir grup kadın gazeteci, Eczacıbaşı Topluluğu CEO'su Atalay Gümrah ve topluluğun Yatırım Ofisi Başkanı Bülent Kozlu ile bir araya geldik. Buluşma yerimiz, oldukça ilginçti. Alışıldığı üzere CEO ofis ya da katlardan birindeki bir toplantı salonu yerine buluşma yeri olarak genel merkezin olduğu Kanyon Ofis'in lobisi belirlenmişti. Yani Eczacıbaşı'nın tepe yöneticileriyle, şirketin hemen girişinde bir saati aşkın bir süre boyunca sohbet ettik. Zamanın nasıl aktığını anlamadığımız bu sohbette en çok sanat ve sanatçılardan söz ettik. Çünkü pandemi sürecindeki kapanmaları da fırsat olarak gören Eczacıbaşı, Kanyon Ofis'i baştan aşağı yenilemiş. Dünyaca ünlü sanatçılar Olafur Eliasson ve Sarah Morris'in eserlerine yer verdikleri yepyeni bir karşılama alanı oluşturulmuş. Yeni lobide, bir de duvarlardan biri tamamen sarmaşıkla kaplanınca sanat ve doğanın buluştuğu bir güzel mekan ortaya çıkmış. Hal böyle olunca Gümrah ve Kozlu ile grubun pandemi sonrası stratejilerine kadar derinleşen sohbetimiz lobide devam etti.
Tabanlıoğlu Mimarlık tarafından 20 milyon TL bütçeyle gerçekleştirilen renovasyon projesinin çalışan mutluluğunu ve verimliliğini artırmaya yönelik detaylarını dinledikten sonra söz elbette dönüp dolaşıp Eczacıbaşı Topluluğu'nun faaliyetlerine geldi. Gelirlerinin yüzde 58'ini yurt dışı yatırımları ve ihracattan elde eden Eczacıbaşı Topluluğu'nun 2020 yılını büyümeyle tamamladığını kaydeden Gümrah, 2021'in beklentilerinin ötesinde iyi gittiğini söyledi.
Topluluğun kadın istihdamında uyguladığı pozitif ayrımcılık politikası kapsamında sadece kadın gazetecilerin davetli olduğu bu buluşmada Atalay Gümrah'ın anlattıklarından öne çıkan mesajlar şöyle:
Farklı sektörlerde yurt içi ve yurt dışındaki dengeli portföyümüzün avantajını pandemi sürecinde bir kez daha gördük. Önümüzdeki dönemde başta sağlık olmak üzere bildiğimiz işlerde büyümeye devam edeceğiz.
Bu kapsamda yurt dışı ve yurt içindeki satın alma fırsatlarını değerlendiriyoruz. Yatırım iştahımız var. Start-up ekosistemine giriş yaptık, burada yatırımlarımıza devam edeceğiz.
Sağlığın dijitalleşmesi ve bireyselleşmesi alanında fırsatlar var. Bunlara bakıyoruz, koruyucu sağlık, takviye gıda, gen terapisi alanlarıyla ilgiliyiz.
Uzun zamandır hazırlandığımız ve bu yıl ilk kez uyguladığımız sıfır tabanlı bütçe yönetimi ile yıllık 200 milyon TL tasarruf elde edeceğimizi öngörüyoruz. Bu tasarrufu dijitalleşme dahil yeni yatırımlara ayıracağız.
Pandemi öncesinde en zor bulunan kaynak sermaye iken şimdi artık insan kaynağı daha da kıymetlendi. İnsan kaynağında yaşanan bu değişimi iyi takip edenler avantajlı olacak. Biz de Kanyon Ofis'i yenilerken iş dünyasındaki yeni dinamikleri yansıtmaya çalıştık.
Z Kuşağı artık işteki performansı kadar hobilerini, özel yeteneklerini de ortaya çıkarmak istiyor. Yetenek için savaşılan dünyada yeni nesil, beyninin solu kadar sağ tarafının da çalıştığını gösterebileceği yani özel yeteneklerini de ortaya koyabildiği şirketleri tercih ediyor.
