İlk şok ve reddetme aşamasını çok hızlı yaşayıp kabullendiğimiz Covid-19 pandemisinin, iyileşme evresini de aşıyla birlikte çok daha hızlı tamamlayabiliriz. Ama eğer (süper hızla geliştirdiğimiz) aşıyı eşit paylaşırsak. İşte belki de insanlığın bu pandemiden elde edebileceği en kıymetli kazanım da bu olur; eşit paylaşım. Bir yandan Covid-19 virüsüne karşı etkili aşı çeşitleri, üretim miktarları artıyor, bir yandan da bunun yoksul ülkelerle paylaşımı konusundaki tartışmalar devam ediyor. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), aşının eşitsiz paylaşımının dünya ekonomisi üzerindeki etkilerine ilişkin bir rapor açıkladı. Türk Sanayicileri ve İşinsanları Derneği de (TÜSİAD) Maryland Üniversitesindeki Türk profesör Şebnem Kalemli Özcan'ın liderlik ettiği, DSÖ'nün bu önemli araştırmasının sonuçlarını değerlendirdi. TÜSİAD Başkanı Simone Kaslowski, Dünya Ekonomik Forumu Sağlık ve Sağlık Hizmetlerinin Geleceği Platformu Başkanı Arnaud Bernaert ve Uluslararası Ticaret Örgütü Genel Sekreteri John Denton'ın yanı sıra Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Koç'un da katıldığı toplantıda, aşının eşitsiz dağılımının ekonomik maliyetleri ele alındı.
Pandeminin küresel ekonomi üzerindeki sonuçlarını paylaşan Ömer Koç, aşı milliyetçiliğinin yaratacağı olumsuz sonuçlara dikkat çekti. Ömer Koç, özellikle gelişmiş ekonomileri aşı paylaşımı konusunda sağduyuya davet etiği konuşmasında, "Aşı ancak eşit paylaşılırsa hepimiz iyileşebiliriz. Gelişmiş ekonomilerin, yoksul ülkelerin aşıya erişimini mümkün kılması bağış olarak düşünülmemeli. Dünyanın bir kısmının aşıya eriştiğini, bir kısmının erişemediğini düşündüğünüzde bunun gelişmiş ekonomiler üzerindeki olumsuz etkileri daha fazla olacak. Dolayısıyla aşıya eşit erişim gelişmiş ülkelerin kendi çıkarı için de son derece önemli" dedi.
TÜSİAD Başkanı Kaslowski de aşının bulunması ve devletler tarafından sağlanan mali desteklerin 2020 yılının üçüncü çeyreğinde küresel ekonomiyi canlandırdığını hatırlatarak, "Ancak, virüsün yeni varyantları ve olası yeni dalgalar küresel iyileşmeyi tehdit etmeye devam ediyor. Küresel çapta sürü bağışıklığına kavuşulması yalnızca gelişmiş ekonomilerin hızlı aşılanması ile değil, gelişmekte olan ülkelerde de aşılama hızının artması ile mümkün olabilir. Bu nedenle, aşı dağıtımının eşit ve adil olması senkronize, koordineli bir ekonomik büyümenin temelini oluşturacak" ifadelerini kullandı.
***
Paylaşmazsak kayıp 3.8 trilyon dolar
DSÖ'nün dünyada eksik aşılanmanın yarattığı maliyetin aşı üretimi ve dağıtımı için gerekli olan kaynaktan çok daha fazla olduğuna dikkat çeken araştırmasına göre,
Gelişmiş ekonomilerin 2021'in ilk yarısında tamamen aşılandığı,
*Düşük gelirli ülkelerin de nüfusunun yarısının 2021 sonuna kadar aşılandığı varsayıldığında,
Global ekonominin kaybı 3.8 trilyon dolar olarak hesaplanıyor.
Daha da önemlisi, bu kaybın yarısının gelişmiş ülkelerde olacağı öngörülüyor.
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz