Literatürde "spin doctor" diye geçer; "tevil ustası" diye tercüme edilebilir. Zora sokacak işler onlara devredilir; konuyu evirip çevirip partiye gelecek darbeyi hafifletmeleri istenir.
İYİ Partili muhafazakâr ülkücüleri temsil ettiği söylenen Yavuz Ağıralioğlu içinse bence "tevil üstadı" daha uygun bir deyim olur. Ne de olsa partisinin HDP ile ittifak içinde olmadığını kanıtlayıncaya kadar az yorulmadı. En son katıldığı programda AİHM kararına uyularak Demirtaş'ın serbest bırakılması gerektiğini söylemiş. Ancak bunu söylerken "Türk yurdu, Türk devleti, Türk insanı" gibi ifadelerle bezemiş ki ana fikir çok sırıtmasın: "Demirtaş serbest bırakılsın." Gerçi sıkıntı değil; yine AK Parti'yi "megri, megri" mantrasıyla çözüm süreci üzerinden eleştirip sayfayı temize çekersiniz.
Mevcut durumda AK Parti-MHP ittifakı dışında Meclis'te Demirtaş'ın serbest bırakılmasına itiraz eden kalmadı. Ne demişti HDP'li Sırrı Süreyya Önder: "Bize aracı gönderen, şurda kimle çalışalım, şunu nasıl yapalım diye fikrimizi merak eden İYİ Parti bize koordinat biçemez."
Ya da ne demişti HDP'li Fatma Kurtalan: "İYİ Parti, size söylüyorum. HDP ve PKK'ya gönül vermiş insanlar size oy verdi. Koltuklarınızda HDP'nin oylarıyla oturuyorsunuz. Ne diyeceksiniz şimdi buna?"
Gerekeni diyorlar işte..
***
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz
BRÜKSEL MİLLETVEKİLİ TBMM KÜRSÜSÜNDE
CHP İstanbul vekili Turan Aydoğan Meclis konuşmasında AK Partili vekillere "Kimsiniz" diye sorup, milleti "AİHM'in Demirtaş kararını uygulama da bak başına ne geliyor? Açlıktan ölürsünüz. Avrupa Konseyi ile ters düşmenin karşılığı olmaz mı zannediyorsunuz?" diye tehdit etti. CHP vekili diye yazılır, Brüksel vekili diye okunur. Bu işin partisi falan yok! Avrupa'yı efendi, kendini köle sanan bu zihniyete karşı mücadele etmek haysiyet sahibi herkesin vazifesidir.
***
AİHM'İN İLK KARARI DEĞİL
Son karar, AİHM'in ilk Demirtaş kararı değil. Kasım 2018'de de Demirtaş'ın serbest bırakılmasına dair karar almışlardı. Son karar ise verilmiş bir hükme değil, hâlen iç hukuk aşaması bitmemiş bir davaya ilişkin. Dolayısıyla tamamen siyasî nitelikte.
Dahası, ETA terör örgütü bağlantılı Batasuna'yı kapatma kararına oy birliği ile onay veren AİHM'in gerekçeleri arasında vekillerin terörü kınamıyor olması bile vardı. Türkiye'de Demirtaş ise PKK lideri Öcalan'a "liderimiz" diyor; HDP'yi de Öcalan'ın kurduğunu söylüyor.
Deliller bu kadar açıkken Brüksel'in HDP aleyhinde bir karar alamaması hukukla açıklanamaz. Ya PKK ile mücadele edeceğiz ya da AİHM'e uyacağız. Orta bir yol yok.