Amerika Birleşik Devletleri, tarihinin en zor dönemlerinden birini yaşıyor. Teşhis edilen nerdeyse 900 bin vakayla, tüm dünyadaki vakaların 3'te 1'ini barındırıyor. Ölüm sayısı olarak da tablo pek farklı değil; yaklaşık 48 bin ölümle dünyadaki ölüm oranının da 4'te 1'ine tekabül ediyor.
Vaka sıralamasında ABD'den sonra gelen ülkeler İspanya, İtalya, Fransa, Almanya ve İngiltere. Yani hepsi ekonomik olarak büyük, Avrupa Birliği'nin ve NATO'nun önde gelen üyeleri.
Türkiye, İngiltere'den 50 bin vaka daha az ve kontrol altına alma ve eğriyi düzleme noktasında daha başarılı. Dahası iyileşme oranlarına göre de dünyaya göre olumlu bir yükseliş eğilimindeyiz.
İşte tüm bunlar birilerini fena kızdırmış olmalı ki New York Times, literatürde 'hit piece' diye anılan bir tetikçiliğe imza atarak, doğru dürüst araştırma yapma gereği bile duymadan ülkemizi karalayan bir makaleye imza attı.
Türkiye'de gerçek koronavirüs rakamlarının açıklanmadığını ileri süren haberde, İstanbul'da 9 Mart- 12 Nisan tarihlerinde 'son iki yılın ortalamasına kıyasla 2 bin 100 daha fazla ölüm yaşandığını' belirtip devletin ölü sayısını gizlediğini iddia etti.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da Türkiye'deki son beş senedeki ölüm oranı artışı (yüzde 2,89) ile kıyaslanırsa ortada matematiksel açıdan bir boşluk olmadığını; 30 Mart'tan itibaren İstanbul'da vefat edenlerin şehir dışına gömülmesinin yasaklanmasından ötürü İBB kayıtlarındaki ölüm sayısının daha yoğunlaştığını belirtti. Zira eskiden İstanbul'da ölenlerin 3'te 1'inin cenazesi memleketlerine gömülür ve orda kayda geçerdi.
En önemlisi, "madem iddia ettiğiniz kadar vaka ve ölü sayısı var, o zaman yatak doluluk oranımız neden yüzde 30'u geçmedi?" diye sorarak şu gurur verici çağrıyı yaptı: "Biz Amerika değiliz, biz İngiltere değiliz, biz Almanya değiliz.
Herhangi bir semptomunuz varsa, sağlık kuruluşlarımıza başvurunuz ve bununla da gurur duyunuz.
Kendinizi Türk hekimlerine emanet ediniz."
Beş gün önce çıkan bir haberde, New York Times, sadece adını vermek istemeyen Amerikalı istihbaratçılara dayanarak Çin'in Amerikan medyasında manipülatif ve yalan haberler yaymaya çalıştığını yazmıştı. Biz de adını vermek istemeyen istihbaratçılarımıza sorsak, New York Times'ı bu yalan haberi yazmaya kimin yönlendirdiğini söylerler.
Müdürü, CHP'nin Sultanbeyli belediye başkan adayı olan İBB Mezarlıklar Müdürlüğü üzerinden bu safsatayı ilk başlatan CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba'nın mı?
Hiçbir delil sunmadan, "Gerçek vaka sayımız 200 bin. Vefat sayımız 5 bin" diyen CHP'nin Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel'in mi?
Yoksa ellerinde hesap makinesi, canlı yayında neden ölü sayısının daha fazla olması gerektiğini anlatan kindaş yorumcuların mı?
Belki de farkında olmadığımız başka 'kaynak'lar da vardır...