Birkaç gündür sosyal medyada dolaşan bir afiş var.
Kartal'da dün gerçekleşen "Teslim Olmayacağız" mitingine davet eden afişte, hem CHP hem de HDP logosu kullanılmış.
Arka planda ise, Mustafa Kemâl'in kalpaklı resminin bulunduğu bayrağımız ile Abdullah Öcalan'ın resmi bir arada yer almış.
Ben de bazı CHP yöneticilerinin ve milletvekillerinin açıklamalarına binaen "CHP, zaten HDP ile Kartal'da mitinge katılacağını ilan etti ve bunlar da iki partinin kullandığı semboller. Öyleyse afiş her halükârda acı ve gerçek" diyerek paylaştım. Kıyamet koptu. Eski CHP'li milletvekillerinden oyuncu bozuntusu şebbihalara kadar saldırdılar. Ne yalancılığım kaldı, ne ahlâksızlığım. Neymiş, CHP asla HDP ile bu mitinge katılmazmış!
Öyleyse kronolojiye buyrun.
Mitingden üç gün önce, CHP Ankara Milletvekili Ali Haydar Hakverdi, "Teslim Olmayacağız' çağrısını anlamlı buluyorum. Bazı farklılıklarımız olabilir ama bunları kapatarak, gerektiğinde herkes kendi alanında mücadeleyi yükselterek bu işe el atmak zorunda" dedi.
Ayrıca Kartal'daki "Teslim Olmayacağız" mitingine davet afişi, CHP'li Kartal Belediye binasına asıldı. Bunun görüntüleri de sosyal medyaya yansıdı ve ben de Twitter hesabımda paylaştım.
17 Kasım tarihli şu haber de, CHP'ye yakın sol gazete ve haber sitelerinin hepsinde var:
"CHP İstanbul İl örgütü, farklı toplumsal taleplerle bir araya gelen kitle örgütleri ve siyasi partiler, sendikalar, meslek odaları ve yaşam savunucularının bir araya geleceği Kartal mitingine katılma ve sorumluluk üstlenme kararı aldı. CHP İl Başkanlığı, ilçe örgütleri ve gençlik kollarının il örgütünün öncülüğünde mitinge katılacağını açıkladı."
Dünkü mitinge sadece saatler kala, CHP İstanbul yönetimi 'zevahiri kurtarmak' için mitinge katılımdan vazgeçildiği açıklaması yayınladı. Mitinge az kala kimseyi yolundan çeviremeyecek bu açıklamanın esas önemi, CHP'nin kurumsal olarak mitinge katılma kararı aldığını tescil etmiş olmasıydı.
Demek ki neymiş, esas yalancı da ahlâksız da, CHP'nin HDP ile ortaklaşa organize ettiği her ayrıntısından belli olan bu mitinge dair gerçekleri saklayanlarmış!
Nitekim dün miting gerçekleşti. CHP flamalarıyla HDP flamaları yan yana geldi. CHP flamayı bırakın, özel stant bile açtı. Ayrıca CHP İstanbul milletvekilleri Ali Şeker ve Onursal Adıgüzel de mitinge katıldı.
Mitingde sadece PKK flamaları yoktu. "PKK halktır, halk burada" ve "Kürdistan faşizme mezar olacak" sloganları atıldı; "Vur gerilla, vur" marşları eşliğinde halaylar çekildi.
CHP'liler sloganlara ve marşlara eşlik etti mi bilinmez ama orada bulunarak PKK destekçisi HDP'ye yine ve yeniden meşruiyet kazandırdıkları aşikâr.
Bir de sanki kalpaklı Mustafa Kemal bayraklarıyla Öcalan posterleri ilk o afişte yan yana gelmiş gibi yapmaları yok mu?
Yahu Gezi'deki bu tür fotoğrafları yüceltip, 'direniş'inizin ne kadar da "siyaset üstü" olduğunu ballandıra ballandıra anlatan CHP değil miydi?
'Gezi'deki istisnasız tüm gençleri alınlarından öpen' sizin genel başkanınız değil miydi?
7 Haziran seçimlerinden sonra, meclis kapısında "Birlikte iyi salladık" diye Demirtaş'la gülüşen CHP milletvekili Şafak Pavey değil miydi?
Dolayısıyla, HDP-CHP ittifakı hiç görülmemiş bir hadiseymiş gibi aşırı tepkileriniz hakikati örtmeye yeterli değil. "Utangaç HDP'li" bu CHP'liler partiyi yönettikçe de hakikat değişmeyecek.