Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HİLAL KAPLAN

Hendeklerde boğulan Kürtleri duymak

Hendek terörünün bölgede nasıl bir yıkıma yola açtığını, terör bittiğinde daha net göreceğiz. Yüzbinlerce hikâyesi bilinmeyen mağdur var. Hâlen süren çalışmalar olsa da, esas kamu güvenliği tam olarak tesis edildiğinde, devletin ve sivil toplumun el ele toplumsal ve psikolojik yaraları sarmak için seferber olması gerekiyor.
Bugün köşemi, Yüksekova'da nasıl acılar yaşandığını serbestiyet. com sitesinde kâleme alan Armin Şahin'e bırakıyorum. Çünkü merhem olmak için önce neler olduğunu içeriden bir gözle anlamamız gerekiyor:
"(...) İlçedeki tüm mahallelerde hendekler kazılmış. Barikatlar kurulmuş ve hendeklere yüzlerce kg. bomba, dinamit yerleştirilmiş. Geçmişte insanlar zor şartlarda ev sahibi olabilmiş; kimisi tarlasını satmış, kimisi borçlanmış, kimisi bankalardan kredi alıp zar zor ev sahibi olabilmiş.
Şimdi PKK evlerinin altını oymuş, bomba ile tuzaklamış; sonra da 'biz sizin için mücadele ediyoruz' diyorlar.
Yüzlerce kg. bomba koydukları evlerden kaçıp gitmek isteyenleri 'çıkmayın; giderseniz evinizi yakarız, yıkarız, bir daha gelemezsiniz' diye tehdit ediyorlar...
İlçede ana arterler dışında tüm yollar ve sokaklar kapatılmış durumda. Kış aylarında sokakların hiçbiri belediye tarafından açılmadı çünkü: Temizlik için çıkan resmî araçlara YPS'liler tarafından hendek kazmak ve barikat kurmak için el konuluyor; gene temizlik için giden sivil araçlara da ateş açılıyordu...
Her gün 'basın açıklaması' adı altında eylemler yapılıyor ve akabinde çıkan olaylar yüzünden dükkânlar günlerce kapatılıyor. Esnaf siftah yapmadan kapatmak zorunda kalıyor. Yüksekova okullarında öğretmen var, öğrenci yok. İlçedeki öğretmenler gerçekten çok fedakâr. Karla, bombalarla, hendekler ve barikatlarla kapatılmış sokaklardan kilometrelerce geçerek her gün okullarına gidiyorlar. Gidince de öğrencileri sınıflarda bulamıyorlar. Son dönemlerde öğrenci kalmadığı için sınıflar birleştiriliyor; ancak öyle ders verebiliyorlar.
Milli Eğitim'in son rakamlarına göre, öğrenci sayısı 32 bin olan ilçede okula gitmeyen ya da kaydını alıp başka yerlere taşınanların sayısı 15 bin.
Devlet Hastanesi'ne geçen yıl aynı dönemlerde giriş yapan hasta sayısı günde ortalama 1200-1300 arasında; son günlerde ise 350-400 arasında oluyor.
Evlerin altına onlarca tünel kazılmış; temeller bombalarla tuzaklanmış. Ailelere 'sakın gitmeyin' diyen bir örgüt, bu insanlara bundan daha fazla nasıl zarar verebilir?
Esnaf ise iflas durumunda; yazılan çekler, yatırılamayan senetler, ödenemeyen kredilerden geçilmiyor.
Halk sorunlarını görüşmek için HDP ilçe binasına gidiyor. Yüksekova Halk Meclisi eşbaşkanı Şerafettin Dede (PKK Yüksekova bölge sorumlusu Kendal Gulort'un abisi), toplanıp sıkıntılarını anlatmaya çalışan esnafı azarlayarak 'Kürdistan dört parçada kuruldu, sizler de yardım edecek, bu sürece katkıda bulunacaksınız' diyor.
Oysa Şerafettin Dede'nin kendisi, ilçede iki blok üzerinde 40 daireli inşaat yapmakta. Geliri nereden acaba?
Yüksekova halkı bu olaylardan ve hendeklerden çok rahatsız; sadece devlete dua ediyor, bir an önce bu olaylar son bulsun diye."

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA