Türkiye'nin en iyi haber sitesi
NİHAT HATİPOĞLU

Hased, iyilikleri yer bitirir

Kalbin hastalıklarından biri olan hased, bir kimsenin elindeki nimetin yok olmasını istemektir. İbadetleri ifsad eden, insanı günaha iten hased, İslam'ın şiddetle yasakladığı, kişinin hem dünyada, hem de ahirette felâkete uğramasına sebep olan bir duygudur.
Allah Resûlü (sav): "İman ile hased bir kulun içinde yerleşmez" (İbn-i Hibban, Beyhaki) buyurarak hasedin mümine yakışmadığını ifade etmiştir.
Hased yalnızca günaha sebebiyet veren bir kalbi hastalık olmayıp, aynı zamanda sahibinin iyi amellerini de ortadan kaldırır. Konuyla ilgili bir hadis-i şerifte şöyle buyrulmaktadır:
"Ateşin odunu yiyip bitirdiği gibi, hased de iyilikleri yer bitirir." (Ebu Davud, İbn-i Mace) Allah'u Teâla, Felak Suresi'nin 5. ayetinde: "...ve hased ettiği zaman hasetçinin şerrinden âlemlerin Rabb'ine sığınırım, de" buyurarak hased duygusu besleyenlerden kendisine sığınmamızı emretmektedir.
Başkasına verilen nimeti çekemeyen insanlar, kalplerinde boş yere tasa ve keder taşırlar. Çünkü duydukları üzüntüyle hased ettikleri nimet azalmaz yada kendilerine verilmez. Böylelikle hased eden muradına eremez ve Allah'ın yardımına nail olamaz. Hased sahibi hem dünyada sıkıntı ve keder içinde yaşar hem de ahirette büyük bir kayba uğrar.
Efendimiz (sav) şöyle buyuruyorlar:
- "Birbirinize hiddetlenmeyin, birbirinize hased etmeyin, kıskanmayın, birbirinize sırt çevirmeyin; Ey Allah'ın kulları!
Kardeş olun. Bir müslümana, üç günden fazla (din) kardeşi ile dargın durması helal olmaz. (Müslim) Günümüzde toplumun kanayan yaralarından olan hased ve kıskançlık hastalığından kurtulmak için, Allah'ın insanlara verdiği rızka, O'nun taksimine razı olmak ve diğer Müslümanları kardeş kabul ederek onların sahip olduğu nimetler için mutluluk duymak gerekir.
Elbette ki, ihtiyaç sahibi mü'minlerin kalplerinde böyle tehlikeli bir duyguya mahal vermemek için Allah'ın kendilerine ikram ettiği zengin Müslümanlar mallarını ihtiyaç sahipleriyle paylaşmalıdırlar.
Böylece zengin-fakir arasında denge sağlanarak kalplerde gerçek kardeşlik tesis edilmiş olur.




AŞKIN AYETE YANSIMASI
İmam Beğani Nisa suresinin 69. Ayetinin iniş sebebi hakkında şöyle der;
Hz Sevban (ra) Peygamberimize çok bağlı bir sahabeydi. O'nun işleriyle meşgul olurdu. Peygamberimizi göremeyince özlerdi. Bir gün Hz Peygamber e geldi. Ama rengi sapsarı olmuştu. Hasta bir görüntüsü vardı. Yüzünde hüzün esintileri vardı.
Hz Peygamber (sav) Sevban'a sordu; "Neyin var Sevban, hasta gibisin. Yüzün solmuş"
Hz Sevban söyle dedi; "Ey Allah'ın elçisi hasta değilim. Beni sarsan bir acıda yok. Ama ne var ki seni bir gün göremeyince özlüyorum. Seni görünceye kadar bu özlemim geçmiyor. Sonra ben ahireti hatırladım. Düşledim. Cennete girsem bile seni orda göremem. Çünkü sen peygamberlerle beraber olacaksın. Makamın yücelerde olacak. Cennete giremezsem seni ebediyen göremem. İşte beni solduran, hasta gibi gösteren bu sorulardır.
İmam Beğani'nin ve Vahidinin aktardıkları bu olay üzerine Nisa 69. Ayeti iner;
"Kim Allah'a ve Peygambere itaat ederse, işte onlar Allah'ın kendilerine nimet verdiği Peygamberlerle, Sıddıklarla, şehitlerle ve iyi kimselerle birliktedirler. Bunlar ne güzel arkadaştır".

BİR DUA
Hz. Muza ile Bilal'in Duaları
ALLAH'IM! Gözler uyumuş, yıldızlar kaybolmuştur. Sen ise sağsın ve herşeyi kudret elinde tutansın. Allah'ım! Cenneti arayışım ağır, ateşten kaçışım zayıftır. Allah'ım! Bana bir va'dde bulun ki, kıyamet günü senin va'dine dayanayım. Şüphe yoktur ki, sen va'dine muhalefet etmezsin.

BİR SEVAP
Cuma namazı için erken hazırlanmak
"KIM Cuma günü elinden geldiğince temizlik yapıp yağlanır, evindeki kokudan da sürünür, sonra mescide gelip iki kişinin arasını eliyle açıp rahatsız etmeden sessizce oturur, sonra Allah'ın farz kıldığı namazı da kılar ve imam konuşurken susup dikkatle onu dinlerse, mutlaka onunla gelecek Cuma arasındaki günahları bağışlanır."

BİR AYET
EY iman edenler! Mü'minleri bırakıp da kafirleri dost edinmeyin. Kendi aleyhinize Allah'a apaçık bir delil mi vermek istiyorsunuz ? ( Nisa – 144)

BİR HADİS
"ÖLÜLERINIZE (ölmek üzere olanlara) 'Lailahe İllallah' demeyi telkin edin." (Müslim)

BİR ESMA
El-Mu'ız
DİLEDİĞİNİ aziz eden.

BİR SÜNNET
KAPIYI çalarken kapının ya sağında ya da solunda beklemek, karşısında durup da içeriyi izlememek (kapı ilk açıldığında ev sahibinden izinsiz içeriye bakmak haramdır).

SORU - CEVAP

Cenazede ışıklar içinde uyusun demek doğru mudur?
Müslüman bir insan vefat etiğinde biz onun için şu cümleleri kullanırız. Allah'ım bu kardeşimize rahmet eyle, günahlarını af eyle, onu peygamberimize komşu eyle, ahirette sevdikleriyle beraber haşr eyle. Geride kalanlara sabır ve güç ver. Bunun dışındaki sözlerin ölüye faydası yoktur. Ölüyü hayırla yad etmek, affedilmesini yüce Allah'tan istemek, kusurlarını affet diye dua etmek esas olandır. Zaten vefat etmiş kişi konuşabilseydi bizden bu tür temenni ve dualar isterdi.

Gusül abdesti alırken dua etmek doğru mudur?
Gusül abdesti alırken dua etmekte bir sakınca yoktur. Çünkü gusül abdesti almaya başladığınızda besmele çekerek yıkanmaya başlıyorsunuz. Artık o niyetle o işe girdiğiniz için dualarınızı söyleyebilirsiniz. Eğer o duaları da biliyorsanız, söylemenizde dinen bir sakınca yoktur.

3 - Eşimizi kıskanmak günah mıdır?
Müslüman kişi eşini tabii ki kıskanır. Namuslu insan eşini kıskanır. Eşini kıskanmak kötü bir şey değildir. Ama bu kıskançlık bir hastalığa dönüşmemelidir. Anormal bir tehdide dönüşmemeli, bir şüpheye dönüşmemelidir. Bir insan kötü bir şey yapmak isterse başına 10 tane polis de koysan yine yapar. Engelleyemezsiniz. Yanlış yapanın yanlışından siz sorumlu olmazsınız. Eşler birbirine güvenmeli ve her şeyden anlam çıkarmamalıdır.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA