Din ile bilimi birbirine zıt ve karşıt saymak Yüce Allah'ı ve evreni yanlış tanımlamaktan geçiyor. Yüce Allah evrenin yaratıcısı. Bütün varlığın yegane sahip ve hakimi. Kutsal kitapları gönderen, peygamberleri görevlendiren, melekler alemini ve ötesini varlığı, madde alemini yaratan Yüce kudret. Siz bu Yüce Kudretin varlığın bir kısmına hakim, öteki kısmı hakkında ise bilgisiz veya ilgisiz olduğuna inanabilir misiniz? Doğru anlaşılmış bir din ile ilmin verileri birbirine zıt olamaz. Tam aksine aynı kaynaktan geldiğine, aynı kudret dokunduğuna, aynı ilmin yansıması olduğuna göre her biri kendi alanında Yüce Rabbe işaret eder. Biri diğerini doğrular. Bir bütünün farklı parçalarını oluşturur. Elbette, ilim iman etmeyi gerektirir. Zira varlığı yaratan, bu evrendeki muhteşem düzeni sağlayan, varlığın yerdeki en küçük parçacığından kozmik aleme kadar her teferruatını yaratan ve idare eden Yüce Rabbin; peygamberler yoluyla bize gönderdiği emirlerin veya bilimsel çalışmaların birbirine aykırı olabileceğini düşünmek mümkün mü? Böyle düşünüyorsak ya bakışımızda bir problem vardır veya dini ve bilimsel verileri yorumlamamızda bir sıkıntı vardır.
Din varlığın başlangıcından insanın varlık ile ilişkisine, insanın insanla ilişkisine, Rabbi ile olan irtibatına, iyi ve kötüyü bilmesine, madde ötesi alemde neler olacağına dair hayatın kendisiyle ilgili her detayına dair bilgileri içerir.
Bilimsel çalışmalar, doğayı tanımaya, tanımlamaya, evrene konmuş kuralları tespite, maddeyi doğru kullanmaya, insanın mutluluğunu sağlayacak bilimsel faaliyetler göstermeye, yanlış algıları düzeltmeye gibi binlerce fonksiyonu icra eder. Ortak alanları ve ayrışan alanları elbette olacaktır.
İnsan beynini aydınlatan, aklı özgür kılan bilim ile ruhlara esenlik veren ve Rabbe götüren dini birbirine düşman gibi görmek insanlığa fayda değil zarar verir.
Albert Einstein'e nisbet edilen "İlimsiz din topal, dinsiz ilim kördür." Sözü çağımızda en çok muhtaç olduğumuz bakış tarzıdır. Biz bu yolla ancak bid'at, hurafe, çağdışılığı ve cehaleti yenebiliriz. Yoksa dine sırtımızı dayayıp bilime savaş açar, veya bilime sırtımızı dayayıp dine saldırırsak bu iki müthiş olguyu da anlamamış ve karanlığı derinleştirmiş oluruz. Din alimleri insanlığın hidayeti, sevgi, kardeşlik, merhamet, mutluluk ve huzurunu sağlamak için olabildiğince çalışmalılar. Bilim adamları da evreni tanımak, bu hususta derinleşmek, insanın huzurunu sağlayacak çalışmalara imza atmak için özgürce çalışmalılar.