Sahih hadis kitaplarında Miraç'ta Efendimiz'e (s.a.v.) 50 vakit namaz emredilmişken sonra da Müslümanlara rahmetin tecellisi olarak 5 vakit namazın sabitlendiği belirtilir. Aslında bu zoru gösterip daha kolaya razı etmek türünden bir tebliğ türüdür.
Yoksa değişen bir hüküm yoktur.
Kur'an-ı Kerim'de de buna örnek vardır.
Enfal Suresinin 65. Ayeti şöyledir:
'Ey peygamber, müminleri savaşa karşı hazırla. Eğer içinizde sabreden 20 kişi bulunursa 200 kişiyi mağlup edebilirler.
Ve eğer içinizden 100 sabırlı kişi bulunursa kâfirlerden 1000 kişiyi yener.' (Enfal, 65) Bu ayet savaşta "on'a bir" dengesiz bir karşılaştırma halinde bile Müslümanların savaştan (gerekiyorsa) vazgeçmeyeceğini söylüyor. Bir'e on.
Fakat akabinde bir ayet daha iner. Bu ayette ise oran ikiye bir'e indirir. Yani hafifletilir. Zor gösterilip kolay olanına razı edilir.
Ayet şöyle:
Şimdi Allah sizden (yükünüzü) hafifletti. Ve sizde bir zaaf olduğunu bildi (size gösterdi) sizden sabırlı 100 (kişi) bulunursa onların 200'ünü bozguna uğratır.
Eğer sizden 1000 (bin) kişi olsa Allah'ın izniyle (onların) 2000'ini (iki bin) yener. (Enfal, 66) Bu ayet, Miraç hadisesindeki 50 vaktin 5 vakitle sabitlenmesine bir örnektir. Yük hafifletiliyor ama sevap sabit kalıyor. 50 vakit 5'e iniyor ama sevap 50 vakit gibi kabul ediliyor.
Bu -haşa- Allah'la kul arasında bir pazarlık değil, Yüce Allah'ın kullarının yükünü hafifletmesine bir örnektir.