Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HASAN BASRİ YALÇIN

Bilimcilik dini

Bir de bu çıktı başımıza... Bilimcilik... Korona günlerinde birileri sürekli bilime yönelik iman tazeleme ayinleri yapıyor. İki lafın başında tek kurtuluşun bilimde olduğunu söylüyor. Ama dikkat ediyorum. Bu lafları edenlerin büyük çoğunluğu bilimin ne olduğuna dair zırnık kadar bilgi sahibi değil. Ama cehaletinin kendine verdiği küstahlık şansını sonuna kadar kullanmakta kararlı.
dinin alternatifi değildir. Bilim dediğiniz şey iman edilecek tapılacak bir şey de değildir. Bilimin çok basit bir mantığı vardır. Karmaşık dünyayı bizim biçin basitleştirmek ve bu çerçevede neyin neden olduğuna dair açıklamalar sunmak. Böylece bilim insanın yaşamını kolaylaştırmak için vardır. Mesela kütle ve harekete dair genellemeler yapar ve mümkünse jet motorunun inşasına giden yolu açar. Mesela hava şartlarını gözlemleyerek genellemeler yapar ve size yarın şemsiye taşıyıp taşımama konusunda tavsiye verir. Mesela bir toplumda artan intihar oranlarının sebeplerine dair iddialar ortaya koyar ki, toplumsal düzen sağlanabilsin. Bu bilginin çoğunlukla güçlüler tarafından zayıfları sömürmek için araçsallaştırıldığı da olur ama ayrı mesele. Şimdilik bilimin sadece kendi kendini tarif edişine bakalım.
Bilim tarih boyunca var olmuş bilme yöntemlerinden sadece biridir. Deney ve gözleme dayalı bir yöntem. Ancak bilim aslında mütevazidir. Hakikati bulmak gibi bir amacı yoktur. Bu yönüyle bilim felsefeden, matematikten, tarih ve ilahiyattan kendini ayırmaya çalışır. Çünkü bu dörtlü hakikat arayışındadır. Bilim ise işe yarar bilginin peşindedir. Üretilen bilginin mutlak doğru olması gerekmez. Doğru olup olmadığı hiçbir zaman bilinmez. Ama işe yarıyorsa bilim kendi görevini ifa etmiştir. Yok eğer bilimsel bilgiyle evrenin hakikatine ulaşacağınızı sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Bilim bu tür arayışlardan kaçışın hikayesidir. "Madem hakikati bulamıyoruz, o zaman gelin sadece deney ve gözlem yoluyla test edebileceklerimizi çalışalım" demenin bir sonucudur.
Eğer bilimsel bilgi hakikat iddiasında bulunuyorsa bilimselin alanından dogmanın alanına kaymış demektir. Yani bilim yoluyla hakikati bulamayacağınız gibi kendi hakikatinizi de bilime test ettiremezsiniz. Bilim sizin dininizi doğru veya yanlış çıkarmaz. Bilim kendisinin bile doğru veya yanlış olduğunu bilmemekle övünür. Aksine bilim, matematik ve tarihi birer ölçü birimi olarak kullanır. Söylediği şeylerin geçerli olup olmadığını test etmek için. Çünkü matematik ve tarih hakikat arayışıdır.
Hele tıbbın işleyiş mantığını bilseniz bilimi din haline getirmenin nasıl da bilimin kendine ihanet olduğunu anlardınız. Ama ben bu saplantılı kafanın rasyonel argümanla ikna olabileceğini sanmıyorum. Bu kafa yıllar boyu formatlanmış ve kendine gelemiyor. Cehaletini de bilimi bir dogma haline getirip ibadete açarak gizliyor. İsterseniz bunun siyasi sebeplerini de sonra konuşalım.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA