Kovid-19 hızla dünyaya yayılmaya başladığı andan itibaren aynı hızda aşı ve ilaç çalışmaları da başladı. Önce aşılar geliştirildi, şimdilerde ise haplar hazırlanıyor.
Aşılar Kovid-19'un daha hafif geçirilmesi için hazırlanmıştı. Haplarsa hastalığı tedavi etmek için yapılıyor. İlk çalışmalar umut verici... Pfizer'a göre Kovid-19 hapı, hastaneye yatış ve ölüm riskini düşürüyor.
HAPLARIN BAŞARI ORANI YÜKSEK
Yaklaşık 2 yıldır hayatımızda olan Kovid-19 yakın zamanda yok olacak gibi görünmüyor. Orijinal formunun yanında mutasyonlar ve varyantlar da söz konusu. Tedavi seçenekleriyse hâlâ sınırlı. Ancak gündemde bu durumu değiştirebilecek yeni çalışmalar var.
İlaç firması Pfizer, geçtiğimiz günlerde üzerinde çalıştığı Kovid-19 hapı hakkındaki sonuçları paylaştı. Yetkililer, virüs ile enfekte olduktan sonra 3 gün içinde Kovid-19 ilacı alan yüksek riskli yetişkinlerin hastaneye yatış ve ölüm oranının yüzde 89 azaldığını öne sürdü. İlacı alan hiçbir hastanın 1 ay içinde ölümü gerçekleşmedi ve sadece yüzde 1'inden azı hastaneye kaldırıldı. Plasebo grubundaki hastalarınsa yüzde 7'si hayatını kaybetti, yaklaşık yüzde 7'si de hastaneye kaldırıldı.
Bir başka ilaç şirketi Merck de üzerinde çalıştığı yetişkinlerde hafif ila orta şiddetteki Kovid-19 enfeksiyonunu tedavi etmek için hazırladığı ilaç için onay bekleyenler arasında. İlaç, Birleşik Krallık'ta onaylandı. Bu ilaç hastaneye yatış veya ölüm riskini yüzde 50 oranında azaltıyor. İlacı alan hastaların takip eden bir ayda yüzde 7.3'ü hastaneye kaldırıldı veya hayatını kaybetti. Plasebo grubunda ise bu oran yüzde 14.1 oldu.
BULAŞICILIĞI AZALTIYOR
Her iki firmanın geliştirdiği hapları, yakın zamanda SARS-CoV-2 ile enfekte olmuş, hastaneye yatış veya ölüme yol açabilecek ciddi bir Kovid- 19 formuna ilerleme riski daha yüksek olan kişilerin kullanması amaçlanıyor. Pfizer'ın ilacı virüsün çoğalmasını engellerken Merck'in ilacı etkisiz hale gelene kadar virüsü mutasyona uğramaya zorluyor.
Halihazırda Kovid-19'u tedavi etmek için bir ilaç bulunmadığından bu ilaçlar hastaların ve sağlık sisteminin yükünü hafifletmek konusunda umut vaat ediyor. Kovid-19 haplarının, belirtileri, komplikasyonları ve bulaşıcılığı azaltması bekleniyor.
Uzmanlar bu tarz bir tedaviye ihtiyaç duyulduğu konusunda hemfikir... Uygulanan monoklonal antikor tedavisine kıyasla kolay ve ucuz olması da bir artı. İlaçlar henüz genel kullanıma sunulmadı ancak kısa sürede piyasaya çıkacağı düşünülüyor.
MONOKLONAL ANTİKOR TEDAVİSİ AŞILARIN YERİNİ TUTMUYOR AMA HAYAT KURTARABİLİYOR
Aşı olarak uygulanan monoklonal antikor tedavisi, hastalığı şiddetli geçirme riski olanlarda kullanılıyor. Bu antikorlar vücudun aşıyla ürettiği antikorlardan farklı olarak laboratuvarda oluşturuluyor ve SARSCoV- 2 virüsünün yalnızca en tehlikeli yerine odaklanıyor, yani virüsün spike protein olarak adlandırılan kısmına... Monoklonal antikorlar burada kendilerini dikenli dokular arasına sıkıştırarak virüsün hücrelere tutunmasını engelliyor.
Monoklonal antikor tedavisi yeni bir yöntem değil. Kanser hastaları için kullanıyor ve onlarca yıldır üzerinde çalışmalar yapılıyor.
Bu tedavi hastalık teşhisi konulduktan sonra uygulanıyor ve yüksek riskli hastaları yoğun bakımdan uzak tutması bekleniyor.
