COVID-19 hakkında gerek sosyal medyada, gerek halk arasında o kadar fazla yanlış bilgi dolaşıyor ki şaşırıyorum... Kimisi için dünyanın gelmiş geçmiş en kötü salgını, kimisi içinse basit bir soğuk algınlığı. Hatta halkın önde gelenleri, kameralar karşısında bile aynı hataya düşebiliyor. Ancak her iki yaklaşım da doğru değil.
Ne çok rahat davranın, ne de panik yapın. Sadece önleminizi alın. Zira uzmanlara göre COVID-19, herkes için ölümcül değil ama risk grubundakiler için oran oldukça yüksek. Koronavirüs ve diğer enfeksiyonlara karşı korunmak için hijyen çok önemli. Ancak hijyen kuralları dışında günlük yaşantınızda yapabileceğiniz bazı değişiklikler, korunma sisteminizi daha da güçlendirmenizi sağlayabilir.
DÜZENLİ BİR YAŞAM TARZI
Korunma planınıza yaşam tarzınızı düzene sokarak başlayabilirsiniz. Sağlıklı vücut yeterli uykuya ihtiyaç duyar. Yeterli uyuduğunuzdan emin olun. Tabii 7 saatlik gece uykusundan bahsediyorum. Egzersiz yapmıyorsanız eğer, iki günde bir yarım saatlik egzersiz programına başlamanızı öneririm. Soğuk ve kuru havalar, virüslerin çoğalması için uygun ortam oluşturur. Bu nedenle soluduğunuz havanın nemli olmasına ve bulunduğunuz ortamların sık sık havalandırılıyor olmasına özen gösterin. Meditasyon yapmak her ne kadar ruhsal sağlık için gerekli görülse de, bağışıklık sistemini desteklediği de biliniyor.
HİJYENE DİKKAT EDİN
Hijyen kurallarını belki de artık ezbere biliyorsunuz. Ama ben bir kez daha hatırlatmak istiyorum. El sıkışmak, sarılmak ve öpüşmek kesinlikle yapmamanız gerekenler arasında. Ellerimizi yüzümüze götürmek istem dışı ve çok sık yaptığımız bir şey. Bilmeden yaptığımız bu hareket neticesinde sadece 1 saatte onlarca virüsü ellerimizden ağzımıza, burnumuza ve gözlerimize taşıyoruz. Özellikle koronavirüslerin birçok yüzeyde üç güne kadar yaşadığını unutmayın.
Ellerinizi sık sık yıkamanız gerektiğini de tekrar hatırlatmak istiyorum; en az 20 saniye, bol sabun ve su. Yanınızda en az yüzde 60 alkol içeren el dezenfektanı bulundurmanızı tavsiye ederim. Böylece istediğiniz her ortamda ellerinizdeki virüs ve bakterileri yok edebilirsiniz.
Sürekli temas ettiğiniz yüzeylerin temizliği de önemli. Steril bir ortam sağlamak için dezenfektan temizlik ürünleri kullanmaya özen gösterin. Temizlediğiniz yüzeylerin en az 3 dakika ıslak kalmasına izin verin.
İLAÇLARINIZA DİKKAT EDİN
Bu arada stok değil, hazırlık yapın. Evinizde size ve ailenize iki hafta yetecek kadar temel temizlik ve gıda ürünlerinin bulunduğuna emin olun. Yaşlılar ve kronik rahatsızlıkları bulunanların evlerinden çıkmamaları gerektiğinde ya da virüse maruz kaldığından şüphelenilenlerin kendilerini evlerinde izole etmeleri için hazırlıklı olmakta fayda var. Hazırlık listesinde tuvalet kağıdı, sabun, deterjan, dezenfektan ürünler, raf ömrü uzun gıdalar ve dondurulmuş yiyecekler ve ilaçlarınız öncelikli olmalı.
BAĞIŞIKLIĞINIZI GÜÇLENDİRMEYE HEMEN BAŞLAYIN
Bağışıklık sisteminin zayıf olması, virüsler ve diğer tüm hastalıklar için vücuda açılan kocaman bir kapının olması demek. Virüse maruz kalsanız bile güçlü bir bağışıklık sistemi sayesinde en hafif şekilde atlatabilirsiniz. Tabii bunun için beslenmenizde mutlaka sebze ve meyveler olmalı. Turunçgiller, böğürtlen ve kivi gibi vitamin değerleri yüksek meyveler ile yeşil yapraklı sebzeler, vücudun ihtiyacı olan vitamin ve minerallerin alımını sağlar.
D3, C vitaminleri, çinko ve beta glukan içeren besinler, bağışıklığınızı güçlendirmenize yardımcı olur. Kara mürver şurup veya pastilleri de göz ardı edilemeyecek kadar faydalı.
Son olarak grip aşısı olmanızı da öneriyorum. Grip aşısı elbette COVID- 19'dan korumuyor. Ancak mevsimsel gribe yakalanarak belirtileri karıştırmanızı en aza indirmiş olursunuz.
Hayvan koronavirüsleri insanları etkileyecek şekle geldiklerinde hafif ya da orta şiddette hastalıkları tetiklerler. Mevsimsel gripten farklı olarak COVID-19 yeni bir virüs. Bazıları virüs türlerine karşı bağışıklık geliştirebilirler. Ancak yeni koronavirüs için henüz kimsenin bağışıklığı yok. Virüse karşı aşı da yok. Bilim insanları bazı aşı denemeleri yapmış ve test aşamasına gelmiş olsalar da en iyi ihtimalle 1.5 yıldan önce herhangi bir aşı hazır olmayacak.
