Zil ya da kulakta çınlama sesi, ağrı, baş dönmesi, zor işitme, kulak iltihabı ve denge sorunu gibi semptomlar, kulaklarınızda bir sorun olduğunun habercisi olabilir. Bu semptomların erkenden fark edilip dikkate alınması gerekir.
Kulaklarınızı dikkatle dinleyerek ani işitme kayıplarına karşı önlem alabilir, ağrılı enfeksiyonlardan ve kulak rahatsızlıklarından korunabilirsiniz.
Kulaktaki semptomlar, genellikle işitme kayıplarına yol açar. Tipik işitme kaybı, artık çevrenizdeki hiçbir sesi duymamanız demek değildir; tanısı koyulmamış diyabet veya gizli tümörler gibi vücuttaki pek çok hayati hastalığın habercisi de olabilir. Yapılan araştırmalara göre; işitme kaybı olan insanlarda Alzheimer ve Demans (Bunama) hastalıkları gözlenmiş. Peki kulak hastalıklarının semptomları neler? İşte o tuhaf işaretler:
YAŞ FAKTÖRÜ
İşitme, yaşın ilerlemesiyle birlikte daha zayıf bir hal alır. Amerika'da yapılan bir araştırmaya göre; 65-74 yaş arasındaki her üç kişiden birinde işitme kaybına rastlanmış. 75 yaş üzerindeki insanların ise neredeyse yarısının işitme güçlüğü çektiği belirtilmiş.
YÜKSEK SES
İşitme kaybı sadece yaş ilerlemesiyle ortaya çıkan bir durum değil. Yaşam tarzı, kulak sağlığında büyük bir rol oynamaktadır. Yüksek sesli müzik dinleme, yüksek sesli ortamlarda uzun süre vakit geçirme, sigara içme ve genetik faktörler, işitme kaybını önemli ölçüde etkiler. İşitme kaybı, tek kulakta ortaya çıkabildiği gibi iki kulakta da eş zamanlı ortaya çıkabilir.
Her iki kulakta ortaya çıkan işitme kaybı, eşit şekilde ilerleyip tedaviye sonuç vermeyen düzeylere gelebilir. Bir konser sonrası kulaklarınızın saatlerce çınladığını duyabilirsiniz. Uzun süre yüksek sese maruz kalmak, iç kulaklarınızdaki hücrelerde kalıcı hasar meydana getirebilir.
Elbette işitmeniz birkaç gün sonra normale dönecektir. UCLA Tıp Merkezi Odyoloji Direktörü Alison M. Grimes'a göre; yetişkinlerdeki işitme kaybının bir numaralı nedeni gürültüye maruz kalmadır.
KULAK ÇINLAMASI
Kulak çınlaması çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir:
ZİHİN YÖNETİMİ: Kaygı, depresyon ve ruh halindeki sürekli değişkenlik, kulak çınlamalarına neden olabilir. Newman'a göre, kulak çınlaması, ruh sağlığını tehdit edici şekilde kendini hissettiriyorsa; beyin, kulak çınlamasına daha fazla dikkat ediyor. Bu durum da negatif düşünceleri ve olumsuz ruh hallerini ortaya çıkarıyor.
DURUŞ: Bir şeyler izlemek için bilgisayar başında olan kişilerde ya da mobil cihazlarda çok fazla vakit geçiren insanlarda, kulak çınlaması meydana gelebilir. Dik oturmak, fark yaratabilir.
DİŞ SAĞLIĞI: Çiğneme; çınlama tetikleyicisi olabilir. Çiğneme için kasları kontrol eden beyin merkezleri ile işitme sistemine bağlı olanlar arasında bir bağ bulunur. 2012 yılında yapılan bir araştırma; çınlama bozukluğunu, çene ağrısının şiddetiyle ilişkilendirmiş. Diğer araştırmalar, çene sorunları olan kişilerin kulak çınlamasına daha yatkın olduklarını ve bazen de çenelerini hareket ettirerek başlarındaki sesi kontrol edebildiğini gösteriyor.
İLAÇ KULLANIMI: Bazı depresyon ve antidepresan ilaçları, kulak çınlamasını artırabilir ve ciddi boyutlara gelmesine sebep olabilir. Kanser ilaçları, antibiyotikler ve hatta bazen ağrı kesiciler de kulak çınlamasını olumsuz etkileyebilir. Eğer çınlamanın kullandığınız ilaçla arttığını düşünüyorsanız, mutlaka doktorunuza görünün.
UYKU DÜZENİ: Uyku alışkanlığınızı iyileştirmek, kulak çınlamalarınızı azaltmaya yardımcı olabilir. Mesela öğleden sonra kahveden uzak durarak kafein almaktan kaçınarak düzenli bir uyku alışkanlığı sağlayabilirsiniz. Ayrıca uyumadan önce sizi rahatsız edebilecek tüm faktörlerden kaçınmaya çalışın.
KULAK TEMİZLİĞİ: Kulak kepçenizi narin hareketlerle temizleyebilirsiniz ancak kulak içi temizliğinin sakıncalı bir davranış olduğunu unutmamak gerekir. Bazı insanlarda yoğun balmumu birikimi oluşturabilir ve bu birikim kulak zarını tahriş edebilir. Kulağınızı, kulak çöpü gibi yabancı cisimlerle kesinlikle temizlememelisiniz. Bu davranış, işitme kaybıyla sonuçlanabilir. Bu nedenle doktora gidip muayene olmanızda fayda var.
SARI KİR İŞİTME KAYBI NEDENİ
Kümülatif işitme hasarı: MP3 çalar kulaklığı sizi kalıcı olarak sağır bırakmaz ancak kendinizi yüksek seslere maruz bıraktıkça, hasar da o kadar kötüleşir ve erken yaşta kulak sorunlarıyla karşılaşabilirsiniz. Spor yaparken kulaklığınızın sesini açmak, araba kullanırken son ses müzik dinlemek ya da kapalı ortamda yüksek sese maruz kalmak, kulak sorunlarını beraberinde getirir. İşitme kaybı, bu nedenlerden ötürü gençlerde de görülebilir. Eğer bir ortamda yanınızda bulunan kişiyle normal ses seviyesinde konuşamıyorsanız ve aynı kişi sizi duymakta zorlanıyorsa, kulağınız risk altında demektir.
Tümör: Sık görülmese de, kulağı beyne veya iç kulağa bağlayan tümörlerin işitme kaybıyla ilgili olduğu söylenebilir. Hem işitme kaybı, hem baş dönmesi tümör habercisi olabilir. Bu tür semptomlarda detaylı muayene için doktora görünmek gerekir.
Basınç: Özellikle uçak seyahatlerinde, uçağın yükselmesi ve alçalması durumunda hissedilen basınç tamamen normaldir. Şişmiş bir boğaz veya kulak, orta kulaklarınızı boğazınıza bağlayan östaki tüpünüzü kapatabilir ve kulak zarlarının çevrenizdeki basıncı dengelemesini önleyebilir. Yutkunma, esneme, sakız çiğneme gibi hareketlerle basıncın dengelenmesine yardımcı olabilirsiniz.
Travma: Kafa travması, potansiyel olarak geri döndürülemez işitme hasarına neden olabilir. Kulağa alınan bir darbe kulak zarını patlatabilir, darbe sonrası ortaya çıkan kafa travması, orta kulaktaki kemikleri bozabilir. Eğer darbe şiddeti fazla ise işitme sıvısının iç kulağa boşalması, işitme kaybının kalıcı olarak kaybolmasına neden olabilir.
FAZLA HASSASİYET
Diyabet: Diyabet ve diyabete bağlı işitme kaybı, Amerika'nın en yaygın sağlık sorunları arasında bulunuyor. ABD'de yaklaşık 30 milyon insan, bu hastalıklarla uğraşıyor. Diyabetli insanlar, şeker hastalığı olmayan kişilerden yaklaşık iki kat daha fazla işitme kaybı yaşayabiliyor. Kesin neden bilinmemekle birlikte, araştırmacılar; diyabetin iç kulaktaki sinirlere ve kan damarlarına zarar verebileceğini düşünüyor.
Kalp hastalığı ve yüksek kolesterol: Kalp hastalığı, periferik vasküler hastalık, yüksek tansiyon ve yüksek kolesterol; kulak hasarına ve işitme bozukluğuna neden olabilir çünkü bu hastalıklar kan akışını engellerler.
Enfeksiyon: Kulak enfeksiyonları; ağrı, şişme ve acı hissine neden olabilir. Özellikle çocuklar için, kulak enfeksiyonları kalıcı olarak işitme duyularına zarar verebilir.
Kulak tıkacı oluşumu: Bu durum, tedavi edilebilir ve önlenebilir. Kulak tıkacı, kulakta kirin birikmesiyle meydana gelir. Herkesin kulağı balmumu yapar ve bazıları diğerlerinden daha fazla balmumu üretir. Buradaki bal mumu aslında hepimizin bildiği sarı kulak kiridir. Önemsiz gibi görünen kulak tıkacı oluşumu, işitme kaybına neden olabilir. Kulak kürenizi evde kulak çöpü gibi şeylerle temizlemeye çalışmak, sorunu daha da kötüleştirebilir.
Hiperaküs veya gürültüye duyarlılık: Hiperaküs, dünyadaki en ufak seslerin bile size yüksek gelmesi durumudur. Musluk sesi, kağıt buruşturmak, buzdolabının çalışma sesi, kalem oynatmak gibi günlük hayat sesleri size acı verebilir. Bu hastalığa neyin sebep olduğu belirsizdir.