Gezi Olayları komplosunun içine 'Alevî Canlarımız'ın da çekilmek istendiğini üzülerek müşahede ediyoruz. Bu konuda dış çevrelerin Lozan'dan bu yana devam eden kötü niyetlerini çok iyi biliyoruz. Ayrıca, Alevî oylarını cepte keklik sayan CHP'nin politik istismarı hep Alevî canlarımızı hedef almıştır.
Hiç şüphesiz Alevî kardeşlerimiz, istedikleri partiyi desteklemekte ve istediklerine oy vermekte serbesttirler.
Onların siyasî tercihlerine daima saygılıyız. Ayrıca, 1950 seçimlerinde DP'yi desteklemeleri düşünülecek olursa, Alevî oylarının hiçbir siyasî partinin tekelinde olmadığı ve bu kanaatin Alevî canlarımıza zarar vereceği düşünülmelidir.
***
Alevîlik,
İslâmiyetin dışında ayrı bir din değildir. Hep söylendiği gibi ayrı bir mezhep de değildir.
Köklerinde bazı benzerlikler de olsa
Alevîlik,
Şiîlik'ten tamamen farklıdır.
Şiî mezhebinin katı kuralları ile
Alevîliğin hiçbir ilgisi yoktur.
Alevîlik, bir
'yol', bir
'tarîk'tir.
Bu sebepledir ki
Alevîlik,
Bektaşi Tarikatı ile birlikte gelişmiştir.
Ahmet Yesevî'nin (k.s.)
Horasan Erleri'nden
Hacı Bektâş-ı Velî Hazretleri,
Alevî canlarımızın rehberi olmuştur.
Alevî deyişiyle,
'Mürşit' Hz. Muhammed (s.a.v.),
'Pîr' Hz. Ali (k.v.), '
Rehber' ise
Hacı Bektaşı Velî (k.s.)'dir.
Alevîler, elbette câmiye karşı değildir.
Cemevi, câmiye alternatif ola- rak görülmez.
Cemevi, bir dergâh gibidir.
Esasen
Cem, bir zikirdir.
Alevî canlarımız,
Cem Ayini'nde
Allah,
Muhammed,
Ali ve
ehlibeyti zikrederler.
Hep bir ağızdan
'Allah, Allah' derler.
'Ali bizim Şâhımız, Miraç'taki Muhammed O bizim padişahımız; Lâ ilâhe illallah, Muhammeden Resulullah' diyerek zikrederler.
***
Alevîlerin tamamına yakın kısmı
Oğuz Türkü/ Türkmen'dir.
Orta Asya'dan getirdiğimiz
Türk geleneklerinin yaşatılmasında
Alevîlerin büyük katkısı olmuştur.
Cem Vakfı Başkanı Prof.
Dr. İzzettin Doğan Alevîliği,
'Türk kavimlerinin İslâm'ı algılama ve uygulama biçimidir' diye tarif ediyor.
Son
'görüşme süreci'nde,
Anayasa'dan
'Türk' ve
'Türk Milleti' ifadelerinin kaldırılması görüşüne karşı çıkınca, beni en fazla
Türkmen Alevîleri desteklemiştir.
Onların bu konudaki hassasiyetini ve samimiyetini hiç unutmuyorum.
***
Başbakan Erdoğan ve
AK Parti İktidarı,
Alevî canlarımızın talepleri konusunda çok uğraştılar; ancak ne yazık ki henüz bir neticeye ulaşılamadı. Bunda, iktidarın ihmali kadar, bazı azınlıktaki Ateist örgütlerin ve
Alevîleri babasının malı sayan
CHP'lilerin de rolü bulunuyor.
Konunun,
Gezi Olaylarını fırsat bilerek bazı
Alevî kardeşlerimizin istismarı neticesinde tekrar gündeme getirilmesi talihsizliktir.
Lâkin bu defa kararlı olmak ve bazı mahzurları göze alarak gereğini yapmak lâzımdır.
Bu çerçevede;
Alevî-İslâm anlayışının ders kitaplarına girmesi;
Alevîlerin bir kısmı tarafından ibadethane kabul edilen
'cemevleri'nin yapımında devlet desteği sağlanması;
Alevî-İslâm inanç önderlerinin yetiştirilmesinin ve finansmanlarının sağlanması;
Diyanet İşleri Başkanlığı'nda bir
Alevî bölümü açılması;
Okullarda sazın müzik âleti olarak öğretilmesi (Bu ayrıca millî kültürümüz bakımından da önemlidir); gerçekleştirilmelidir.
Artık daha fazla gecikmeden
'Alevî canlarımıza' kucak açmanın zamanıdır.