Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HASAN CELAL GÜZEL

KCK bir terör örgütüdür

Karşımda oturan dostum, devletin üst görevlilerinden biri... Dün medyaya 'KCK'ya 127 gözaltı' şeklinde akseden olaydan şikâyet ediyor. 'Hem barıştan söz ediyor hem de KCK'lıları gözaltına alıyoruz' diyor. Hâline ve hâlimize acıyorum. Liberal ve solcu geçinen birçok yazarın da KCK taraftarlığı aklıma geliyor; bu gaflet karşısında hayıflanıyorum.
Teröristleri tebrik etmek lâzım; zira uyguladıkları strateji ve taktiklerle gerçekten zihinleri karıştırabiliyorlar. KCK'nın sivil ve siyasî bir yapılanma olduğunu; PKK'nın siyasallaşması şeklinde ortaya çıktığını, bazı safdillere kabul ettirebiliyorlar.


***
En ufak bir tereddüde ve şüpheye mahâl yoktur ki, KCK bir terör örgütüdür. Hattâ KCK, PKK'dan daha büyük ve PKK'yı da içine alan devasa bir terör örgütüdür. Bu konuda verilmiş ve kesinleşmiş mahkeme kararları da vardır.
KCK'nın, kurulduğu son birkaç yıldan bu yana gerçekleştirdiği binlerce terör eyleminde çok sayıda can kaybı olmuş ve ortalık kana bulanmıştır. Bu terör eylemlerinden dolayı bugüne kadar 2500 kişi gözaltına alınmış ve 900 kişiden fazla tutuklamada bulunulmuştur. Bu eylemlere örnek olarak Diyarbakır'da 7 kişinin hayatını kaybettiği dershane patlamasını ve Güngören'deki 17 kişinin can verdiği patlamayı gösterebiliriz.
Ayrıca, KCK, PKK'dan farklı olarak terör eylemlerine ilâveten bazı sokak gösterileriyle demokratik eylem sınıfından sayılabilecek eylemlerle kafa karıştırıyor (Aksiyon Dergisi).
***
KCK, kısaca 'PKK'nın şehir yapılanması' olarak tanımlanıyor. Gerçekten de KCK eylemlerinin daha çok şehirlerde meydana geldiği görülüyor. Aslında KCK yapılanması PKK'dan daha geniş bir yapılanmadır. KCK'ya yakından baktığınızda, sanki bir devleti oluşturan yasama, yürütme ve yargı güçlerine benzeyen özellikler görüyorsunuz. Genel olarak 'Kürdistan Halk Kongresi'nin dışında 'Kent Meclisleri' de teşkil edilmiş. Hattâ bu sözümona meclislerde yemin bile ediliyor. Ayrıca, komünist halk mahkemelerine benzer bir yapıda güya mahkemeler kuruluyor ve yargılamalar yapılıyor.
KCK'nın yapılanması, özellikle 2010'dan beri 'özerklik' çerçevesinde tasarlanmış. KCK, 2011'i 'devrim yılı' olarak ilân etti ve buna paralel olarak 3 bin terör saldırısı, eylem ve gösteri düzenledi. KCK terör örgütü, PKK ile iç içe terör eylemlerini arttırmaya çalışıyor.
***
BDP Eşbaşkanı Kışanak, KCK'lıların gözaltına alınmasına tepki göstererek 'Bizi de alın!' demiş. Eğer terör eyleminde bulunurlarsa ve dokunulmazlık zırhına bürünmezlerse, elbette onların da gözaltına alınması gerekebilir. Kışanak, hiç sıkılmadan 'AKP polisi ve AKP yargısı Kürt avına çıktı' diyebiliyor. Güvenlik güçleri ve bağımsız yargının, terör eyleminde bulunanların üzerine gitmesinden daha tabiî ne olabilir?...
Burada önemli olan nokta, KCK ile BDP'nin içiçe örgütlendiği ve terör eylemleriyle siyasî faaliyetlerin özellikle ilişkili hâle getirildiğidir. Bu yüzden, KCK'ya karşı mücadele edilirken, aynı zamanda KCK terörüne hizmet eden BDP'lilerin de gözaltına alınması ve tutuklanması normaldir.
BDP'nin siyasî parti olarak terör ve şiddet eylemlerini desteklemesi ve bu eylemlerin bizzat içinde bulunması, Venedik Komisyonu kriterlerine de tamamen aykırıdır. Bu suretle BDP meşruiyetini kaybetmektedir.
***
KCK'yı savunmak ve bir terör örgütü olmadığını iddia etmek, Türkiye'yi terörün kucağına teslim etmek demektir. Bu gafletin, barışı savunmakla da ilgisi yoktur.
KCK terörüyle sonuna kadar yılmadan ve aldanmadan mücadele edilmelidir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA