Doğuştan gelen yetkinliklerimiz birer çekirdek gibi genetik havzamızda DNA Genleri ismi ile yazılım olarak bulunuyor. Bilgiye ulaşmak kolay, yetenek aranıyor. İşte bu konuyu değerli dostum ve Okyanus Kolejleri Kurucusu Orhan Özbey'le değerlendirdik. Bilgiye uygun yetenek, yeteneğe uygun bilginin buluşması, kişiyi ve topyekûn dünyayı ayağa kaldıracak bir olgu olarak karşımızda duruyor. Bu genlerden öyleleri var ki, genlerden biri insanlardan birinin genetiğinde bulunuyorsa o insanı mükemmel bir mimar yapar, diğer bir gen ise mükemmel bir doktor yapar.
Daha, temel eğitimden itibaren her öğrencinin söz konusu meslek için gerekli olan ilgi ve kişilik özelliklerini yapılacak testlerle tespit etmek; üniversiteleri, Milli Eğitim Bakanlığı'nı (MEB), bilim kurumlarını ve biz tüm eğitimcileri bekleyen bir görev. Bence, insanımızın doğuştan mesleklere olan genetik yatkınlığını dikkate almadan üniversitelere yerleştirmek çok yanlış. Bilgiye dayalı bir öğrenci seçme ve yerleştirme uygulamasından vazgeçilerek, yeteneğe dayalı bir sisteme geçilmeli. Şunu çok iyi biliyoruz ki, insana yetenek verilemez. Ancak bilgi verilebilir.
Mevcut üniversiteye yerleştirme sistemiyle, mimarlık yeteneği olan bir öğrenci tıp fakültesinde, mühendis olma yeteneğine sahip birileri hukuk fakültesine yerleşebiliyor.
En küçük bir işyeri bile personel alımında alacağı kişinin, işe uygunluğunu büyük bir dikkatle araştırırken, üniversitelerimize bilgi kriteri dışında hiçbir yetenek, ilgi ve kişilik sorgulaması yapmadan öğrenci alınması anlaşılır gibi değil. Bu yanlış uygulamanın sonucu olarak yeteneği ile bağdaşmayan mimarlık mezunu belki iyi bir doktor olabilecekken, kendi doğası ile savaş halinde. Sonuç; Mutsuz insanlar.
Bu konuda ilk etapta, devlet kurumlarımıza çok önemli iki görev düşüyor. Birincisi, lise son sınıfta, öğrencilerin yapılacak testlerle ilgi, yetenek ve kişilik haritasını çıkarmak. İkincisi ise, üniversitelerdeki tüm bölümlerin hangi ilgi, kişilik ve yetenek özellikleri gerektirdiğini tespit etmektir.
Lise türleri, mimarlık meslek lisesi, hukuk meslek lisesi, tıp meslek lisesi gibi kariyer meslek liselerine dönüştürülmeli. Ortaokul son sınıfta yapılacak yetenek testleri ile öğrenci en yetenekli olduğu meslek lisesine yönlendirilmeli. Kariyer meslek lisesinin son sınıfına gelindiğinde; başta da söylediğimiz gibi yine yetenek testleri ile her öğrenci üniversitelerin ilgili bölümlerine yerleştirilmeli.
Okyanus Kolejleri öğrencilerini, Yetenek Merkezli Eğitim Sistemi ile yeteneğe dayalı bir eğitim temelinde yetiştiriyor. Anaokulunda yetenek odaları, ilkokul ve ortaokulda Benego Testleri, ortaokul son sınıf ve lisede uyguladığı MAPP Kariyer Belirleme Testi gibi testlerle test ediyor. Bence, MEB'in bu sistemi incelemesinde yarar var.