Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu'nca hazırlanan "Ortaöğretimin Yeniden Yapılandırılması" çalışmalarında, liselerde 2005-2006 yılından itibaren sürenin 4 yıla çıkarılması tartışılıyor.
Çalışmalara göre, Fen, Öğretmen ve İmam Hatip Liseleri mevcut türlerine devam edecekler. Şu anda liseler; "Klasik, Anadolu ve Süper" şeklinde ayrılıyor. Yeni çalışmalara göre, Anadolu ve Süper liselerdeki hazırlık sınıfları kaldırılacak. Anadolu, Fen, Sosyal Bilimler ve Süper Liselerde 4 yıl eğitim olacak. Haftalık 40 saat ders programı 30 saate düşürülecek.
Fen, Anadolu, Anadolu Öğretmen, Anadolu Güzel Sanatlar, Anadolu İmam Hatip ve Süper Liselerdeki yabancı dil hazırlık sınıfları kapatılacak. Yabancı dil eğitimi 4 yıla yayılacak. İkinci yabancı dil zorunlu olacak. Fen Bilimleri, Sosyal Bilimlere giriş, resim, müzik, beden, girişimcilik tanıtım ve yönlendirme, bilgiye erişim ve araştırma gibi dersler konulacak. Lise1'de okuyacak öğrencilerin, meslekleri yakından tanımasını sağlayacak etkinlikler düzenlenecek. Kadıköy Anadolu ve Galatasaray gibi "Bakalorya sistemi" uygulayan liseler yine 5 yıl olacak. Yabancı dille eğitim yapan Özel Okullar'da eğitim 5 yıl olarak sürecek.
Yeni çalışma sonuçlandırıldığında, YÖK'e üniversiteye giriş sınavı hakkında yeni görüşler belirtilebilecek. Kademeli olarak uygulanacak düzenleme, ilk olarak gelecek yıl Lise-1'inci sınıfa kaydını yaptıran öğrencileri etkileyecek. Üst sınıflardaki öğrenciler mevcut sisteme göre eğitimlerine devam edecek. "4 yıllık liseye geçiş" kararının ardından Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği'nde değişiklik yapılacak.
AB üyesi olabilmek için uğraşan hükümet, eğitim standartlarımızı da Avrupa ülkeleri seviyesine çıkarmaya uğraşıyor. Umarım "Kaş yapayım derken göz çıkarmayız." Hepimiz biliyoruz ki sınavla öğrenci alan liselerin eğitim kaliteleri Klasik Liselere göre daha yüksek.
Gönül ister ki, "Tek tür" olarak birleştirilecek liselerimizde, yabancı dil ağırlıklı eğitim başarıyla verilsin. Ne yazık ki şu anda branş öğretmeni, özellikle yabancı dil öğretmeni sayısı yeterli değil. Kısa sürede seçkin eğitimden (Anadolu ve Süper liseler gibi) kitlesel eğitime geçmek ve tüm liseleri (Fen, Öğretmen, İmam Hatip ve Meslek liseleri hariç) "Genel Lise, Akademik Lise ya da Klasik Lise" adı altında tek bir çatı altında birleştirelim demek kolay.
Ancak bu sistemin sağlıklı gelişebilmesi için, 8. sınıfın sonunda öğrencinin ilgi, istek ve yeteneğine göre Genel Liseye ya da Meslek Lisesine devam etmesi gerekir.
Şu bir gerçek ki, ekonomimizin sadece üniversite mezunlarına değil, ara insan gücü görevini üstlenebilecek teknik elemanlara da ihtiyacı olacak. İşte bu nedenle meslek lisesi öğrencilerine de gereksinimimiz var. Kısacası plan programı tam olarak yapmadan taşları yerinden oynatırsak, tekrar düzenlemek zor olabilir.
Gençlerimizin geleceğiyle oynamayalım. Onları kalitesizlikte değil, kalitede eşit duruma getirelim. Ancak sakın unutmayın! Lise dünyası kredili ders geçme, sınıf geçme, 10'luk not sistemi, 5'lik not sistemi değişikliklerinden artık bıktı. Çamaşır değiştirir gibi yapılan sistem değişiklikleri, gençler arasında bırakın eğitim düzeyini, kültür farklılıkları dahi oluşturdu. Bundan sonra alınacak kararlar siyasi olup geçici değil, devamlılık göstermek zorundadır. MEB'in değerli yöneticilerinin devamlılığı gözeten, eğitimde kaliteyi ön plana çıkaran bir karar alacaklarına yürekten inanıyorum.
