Adı Aytaç ya da bu adı kullanmak istiyor. 30 yaşlarında, yakışıklı bir adam... Görüntüsünden hasta olduğunu anlamak çok zor. Çok yakın tanıdıkları dışında kimseye AIDS olduğunu açıklamadığı için fotoğrafının çekilmesine izin vermiyor. İki yıldır tedavi görüyor. Onunla Pozitif Yaşam Derneği'nde buluştuk. İşte bizimle paylaştığı hayatı:
* AIDS olduğunuzu ne zaman öğrendiniz?
1 Aralık 2006'da. Çok tuhaf; o gün Dünya AIDS Günü'ymüşBir arkadaşım bir sağlık kuruluşunda çalışıyordu. Ona bir merkezden Dünya AIDS Günü ile ilgili kartlar verilmiş. Bir araştırma için o kartları tanıdıklarına ücretsiz olarak verip, test yaptırmalarını istiyordu. Ben de arkadaşımı kıramadım ve sadece gırgır olsun diye test yaptırdım. AIDS olabileceğime dair en ufak bir şüphem yoktu. Testi yaptırdım. Ertesi gün beni aradılar. Tekrar gitmemi istediklerinde, birden içim ürperdi ve korktum. Bana üç test daha yapıldı. Sonuç pozitifti
* Öğrenince ne yaptınız?
İnanamadım, 'Neden ben?' dedim. Testin yanlış olduğunu düşündüm ama sonra tekrar tekrar yaptılar. Kafamda AIDS'lilerle ilgili bir görüntü vardı ve o görüntü bana hiç benzemiyordu.
İNTİHARI DÜŞÜNDÜM!
* Hayatınızda nasıl değişiklikler meydana geldi?
Büyük bir sigorta şirketinde çalışıyordum. Orada her yıl sağlık kontrolü yapıyorlardı. Durumum ortaya çıkar diye korktum ve işimden ayrıldım. İçime kapandım, hastalığımı kabul etmem kolay olmadı. Dört yıllık evliliğe giden bir ilişkim vardı. Sevgilime de bulaştırmış olabileceğim için korktum ama söylemek kolay değildi. Önce kaçtım. Birkaç hafta evden çıkamadım, hep AIDS'lilerin görüntüleri aklıma geliyordu ve 'zayıflıyor muyum' diye aynaya, ellerime, kemiklerime bakıyordum. Değişiklik yoktu ama ben korkuyordum. Bunalıma girdim, önce annemi ve babamı, sonra kendimi öldürmeyi düşündüm. Aileme ben bakıyordum. Terapiye başlayana kadar hayatım karardı.
* Hastalığı kimden kaptığınızı tahmin ediyor musunuz?
Testlere göre altı-yedi yıllık bir geçmişi var. Tek gecelik bir ilişkim olmuştu, ondan olabilir. Aynı dönemde bademcik ameliyatı olmuştum ve kan almam gerekmişti. Ondan da olabilir. Hâlâ bilmiyorum
* Sevgilinize bulaşmış mı?
Çok zor bir dönemdi. Sevgilimin telefonlarını açmamaya başladım. İki hafta sonra kendimi toparladım. Telefonda açıklayabileceğim bir durum olmadığı için onunla buluşmak istedim. Ailelerimiz de tanışıyordu. Ona durumumu anlattım ve ona da bulaştırmış olmaktan çok korktuğumu söyledim. Yarım saat sustu. Sonra bana üzüldü. "Ne kadar yaşarsın?" dedi. Ondan test yaptırmasını istedim çünkü korunmadan da cinsel ilişkimiz oluyordu. Üç kez test yaptırdı ve ona bulaşmadığını anladık. Sonra altı ayda bir, dört kez testi tekrarladı. Her seferinde korktuk. Çok zor zamanlardı. İlişkimiz bitti.
PSİKOLOJİK DESTEK ALDIK
* Acaba sevgilinize de bulaşsaydı, çift olarak bununla başa çıkmanız daha mı kolay olurdu?
Daha kolay olurdu. İnsan bu hastalıkla savaşırken, gerçekten çok yalnız kalıyor.
* Aileniz, hastalığınızı biliyor mu?
Evet, biliyor. 2007 yılının ortalarında durumumu öğrendiler ve çok üzüldüler. Onları Pozitif Yaşam Derneği'nde 12-13 yıldır bu hastalıkla yaşayan ve gayet iyi görünen arkadaşlarla tanıştırdım. Annem de oradaki psikologlardan destek aldı. Bu hastalığa yönelik önyargılarını kırmaları hiç de kolay olmadı.
AİLEM HEP DESTEKLEDİ
* Anneniz, 'Bana da bulaşabilir' korkusu yaşadı mı?
Ben bunu söylediğim an annem direkt bana sarıldı ve gözyaşlarımız birbirine karıştı. Ama burada tanıdığım birkaç arkadaşım maalesef aileleri tarafından dışlandı. Aralarında, farklı bir ilde yaşamaya zorlananlar bile oldu. Allah'tan ben böyle şeyler yaşamadım. Aile desteği bu hastalıkla mücadelede çok önemli. Ailem bana destek olmasaydı belki de hastalığımla başa çıkamazdım.
* En yakın arkadaşınız hastalığınızı biliyor mu?
Evet; en yakın arkadaşım biliyor. Öğrenince çok şaşırdı ve üzüldü. AIDS'i bana yakıştıramadı ama kendisi hâlâ en yakın arkadaşım.