Nafaka sorunu yaşayan ünlüler ara- sına oyuncu Ufuk Öz- kan da katıldı
Bu sene birçok ünlü isim benzer bir konu ile gündeme geldi. Hatta bu isimler arasında oyuncu Bu- rak Sergen'in isyanı medyada geniş yer bulmuştu. Hasta olduğu halde nafakayı ödeyebilmek için çalıştığını söyleyen Sergen, yüksek miktardaki nafakayı ödeyemediği için üç ay hapis cezası aldığını açıklamıştı. Ufuk Özkan da geçtiğimiz günlerde eski eşi Nazan Güneş'e yüksek miktarda nafaka verdiğini söyleyerek mağduriyetini dile getirdi. Kendisi de sağlık sorunlarından dolayı bir süredir çalışmıyordu.
Boşanma oranlarının artmasıyla nafaka konusunda mağduriyetler daha çok konuşulur oldu. Adeta toplumsal bir sorun haline gelen 'nafaka mağduriyeti'ni sadece ünlü isimler yaşamıyor, çevremizde, mahallemizde de benzer sorunu yaşayan insanlar var. Kısa süre evli kalmasına rağmen uzun bir süre nafaka ödeyeni de var, boşanma sürecinde tüm mal varlığını vermesine rağmen yüksek nafaka ödemek zorunda olanlar da... Çocuğu olmadığı halde yüksek miktarda nafaka alarak bunu adeta gelir kapısı haline getirenler de var ki bunu hiç anlayabilmiş değilim...
Adalet Bakanımız da geçtiğimiz günlerde bu mağduriyetlere dikkat çeken bir açıklama yaptı. Mağduriyetlerin giderilmesi için gerekli düzenlemelerin yapılacağının da sinyalini verdi. Şunu da belirtmek isterim, ekonomik özgürlüğü olmayan, çocuk sahibi kadınlarımızın boşanma sürecinde korunması son derece önemli. Zaten kimsenin buna bir itirazı yok. İtiraz edilen nokta yüksek miktarda nafaka talep ederek, bunu bir zenginleşme aracı olarak kullananlara... Yani evlilik kurumu üzerinden haksız kazanç sağlayanlara itiraz ediliyor. Bu noktada daha fazla mağduriyetlerin oluşmaması için gerekli düzenlemelerin yapılması son derece önemli. Umarım bu soruna dair gerekli adımlar bir an önce atılır.
YANGINA SEBEBİYET VERENLER AĞIR ŞEKİLDE CEZALANDIRILMALI
Ormanlarımızı korumak hepimizin sorumluluğunda. Özellikle yaz aylarında yangın riskine karşı daha çok dikkatli olmamız gerekiyor. İhmal ve özensiz davranışlar yangınlara sebebiyet verirken, geri dönüşü olmayan neticelere de yol açıyor. Ormanlar bizim ciğerlerimizdir, onlara verilen her tahribat gelecek nesillerin nefessiz kalmasına yol açacak. İşte son örneğini Çanakkale ve Eskişehir'de yaşadık. İnsan kaynaklı çıkan yangını söndürmek için büyük çaba sarf ediliyor. Kişilerin ihmalkarlığı, dikkatsizliği koca bir ormanın kül olmasına neden oluyor. Çanakkale'deki yangın görüntülerini izlerken canım yandı. Doğal değerlerimiz göz göre göre yok oluyor... Gelecek nesillere bunu yapmamalıyız. İnsan kaynaklı orman yangınlarını engelleyebilmenin tek yolu buna sebebiyet verenlerin ağır şekilde cezalandırılmasıdır. Yoksa bunun önüne geçemeyiz...