İnsan olmanın değerini yitirmeye başladık. Bunun en somut örneklerini de sosyal medyada görüyoruz, izliyoruz ya da duyuyoruz. Sanal ortamın seviyesi gün geçtikçe düşüyor. Takipçi kasmak ya da konuşulmak için öyle yayınlar yapılıyor ki, anlatmaya kelimeler yetmez. İnsan izlerken bile renkten renge giriyor… Biz izlerken utanıyoruz ama bunu yayınlar maalesef aynı duyguları taşımıyorlar bizimle…
ÖZEL HAYAT KALMADI
Ayrıldığı erkek arkadaşının tüm sırlarını ifşa eden de var, kız arkadaşına ağzı alınmayacak küfür eden de… Bizim aklımızdan geçirirken bile utanacağımız kelimeleri sanki çok normalmiş gibi ağızlarına geldiği gibi söylüyor bazı 'fenomenler' ya da ünlü olma hevesi taşıyanlar..
Bu konuda başı çoğunlukla video paylaşım siteleri çekiyor. Bu tarz seviyesizliklerde bu platform açık ara önde. Günümüzde havadan para kazanmanın en etkili yollarından biri olan bu platform ne yazık ki bir o kadar da tehlikeli bir mecra haline geldi. Sözüm elbette bu mecraları seviyeli kullananlara değil. Ama bazıları var ki sırf izlenmek, takipçi sayısını arttırmak için bütün özel hayatını ortaya döküyor. Normalde insanın asla yüzüne söylenemeyecek hakaretler, büyük bir pişkinlikle sanal ortamda bir bir sıralanıyor.
Aşkını da tüm ayrıntılarıyla paylaşıyor, rezilliklerini de… Bazıları sadece küfür de barındırmıyor üstelik. Sevgilisini döverken de yayın yapıyorlar, şiddet görürken de. Bir nevi sanal ortamın 'çıldırma halini' yaşıyoruz şu anda…
Çoluk çocuğun da takip ettiği bu uygulamada zıvanadan çıkmış o kadar çok örneğe rastlıyoruz ki... Eğer bu tarz rezillikler çoğalırsa, bir süre sonra normalleşecek diye korkuyorum
Mahrem hayattan yakın arkadaşının özel hayatına kadar her şeyin fütursuzca paylaşıldığı sanal bir ortama doğru hızlıca gidiyoruz…
Utanma duygusunu yitirmiş, tek derdi takipçi sayısı olan bu kesime gerekli tepkiyi şimdi göstermezsek yarın çok geç olabilir. Buna toplum olarak dur dememiz gerekiyor..
HERKESE İYİ BAYRAMLAR
Küslerin barıştığı, büyüklerin hatır, küçüklerin saygı gördüğü, birbirimize sarıldığımız bayramlarımız vardı bizim. Pandemi sürecinde yalnızlaştığımız bir dönem yaşadık. Sevdiklerimize sarılamadan, yüz yüze görüşemediğimiz bayramlardan geçtik. Bu süreçleri geride bıraktık çok şükür… Artık uzaktan değil, yan yana kutlayabileceğimiz bir ortama sahibiz. Bunun kıymetini bilelim. Büyüklerimizden küçüklerimize yan yana vakit geçirebildiğimiz, kucaklaşabildiğimiz, el öpüp, öptürdüğümüz bir bayram geçirmek dileğiyle... Herkese iyi bayramlar...