Sinan Akçıl-Burcu Kıratlı, medyanın en çok konuşulan çiftiydi. Çiftiydi diyorum çünkü geçtiğimiz günlerde ikinci kez boşandılar. 2019 yılında nikah masasına oturan ikili, evliliklerinin 9. ayında boşanmıştı. Daha sonra tekrar birleşmelerine rağmen ilişkileri maalesef uzun sürmedi. Ben de tüm bunları konuşmak için Sinan Akçıl'ı aradım...
"Çok güzel bir hikayeydi ama maalesef bitti" diyen Akçıl, sözlerine şöyle devam etti:
"Birbirimizi sevdik, emek harcadık ama olmadı evliliği sürdüremedik. Çok cesur bir hikayeydi ama her hikaye mutlu sonla bitmiyor. Bizimki de öyle oldu. Ama şunu da söyleyeyim, ilk boşanma döneminde daha kararsızdım her şey adına, ama şu anda daha kararlı ve iyi hissediyorum kendimi, ikimizin de önümüze bakmamız gerekiyor artık. Burcu ile birlikte yaşadığımız evden 30 Aralık'ta ayrıldım. Bakü'de konserim vardı, onun için evden çıktım ve bir daha da dönmedim. Yani 4.5 aydır ayrı yaşıyorduk. Bu dönemde yaşadıklarımdan çıkan bir şarkıdır 'Yanımdadır' şarkısı. Aslında inişli çıkışlı duygular, ilişkiler yaşayan herkesin ortak hikayesi diyebilirim. Sözleri tüm duygularımı yansıtıyor. Şarkı bugün piyasaya çıkacak. Burcu ile boşanma davamız daha erken olsun istedim ama maalesef mahkeme çarşamba gününe verdi.
Reklam yapıyor falan denmesin diye bunu açıklıyorum. İlk defa farklı tarzda bir müzik yaptım. Şarkının kapağında da avatar kullanıldı. Ben 'Yanımdadır' şarkımızı evimizden ayrıldıktan 4 gün sonra yazdım. Sözleri ise şöyle: 'Seninle yaşanan her şey yanımdadır, yeni değil ölmüşüm evvelden... Yüzümü çevirip, ağlıyorum ben, utanıyorum senden... Biraz uzak ol, bize çözüm ara, aşk için kader ve zamanlama..."
Sinan Akçıl'a "Evliliğe kapılarını kapattın mı?" diye sorduğumda ise şunları söyledi:
"Ben evlilik kurumuna çok inanan bir insanım. Tabii ki evliliğe kapılarımı kapatmadım. Sonuna kadar açık kapılarım. Bir daha evlenirim çünkü çocuğumun olmasını çok istiyorum. İnşallah Allah bana baba olmayı nasip eder."
NE KENDİNİZE NE DE İZLEYİCİYE BUNU YAPMAYIN!
'Kadın oyuncular estetik yaptırmalı mı yaptırmamalı mı?' tartışması uzun süredir var. Ben bu konuya başından beri temkinli yaklaşanlardanım. Neden mi? Çünkü bazı oyunculara baktıkça gerçekten 'Ne yapmış böyle kendine?' diye sormaktan kendimi alamıyorum. Hele son günlerde dizilere baktıkça bu soruyu daha çok tekrarlıyorum. Oyuncu mimikleriyle, bakışlarıyla, gülüşüyle, ağlamasıyla yani tüm mimik ve jestleriyle role girer ve oynar. İfadesiz bakışlarla, mimiksiz bir yüzle ne o rolü taşıyabilir ne de seyirciyi o role inandırabilir. Yapmayın lütfen bunu ne kendinize ne de sizi seven izleyicilerinize...