Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MEVLÜT TEZEL

Feminist gruplar kurban mı seçiyor?

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) geçtiğimiz nisan ayında beş kişinin toplu tecavüzüne uğrarken videoya çekilen, şiddete maruz kalan 21 yaşındaki İrem F., tutuklu yargılanan sanık yakınlarından tehditler aldığını belirterek sosyal medyadan "Ne olur, yardım edin, ölmek istemiyorum" çağrısı yapmıştı.
İrem F, "Telefonla arayıp 'İfadeni değiştir yoksa kafana sıkarız', 'Aşiretiz güçlüyüz' dediler. Annem, babam ve kardeşimin bilgilerini paylaşıp tehdit ettiler.
Annemin üzerine kayıtlı otomobili kundakladılar. Silivri'den başlayarak polis korumasında Girne'ye geldik" diyor.
İrem F'yi kutluyorum. Bu baskılar karşısında korkup şikâyetinden vazgeçebilirdi ama geri adım atmadı.



Bir kıza topluca tecavüz edip sonra da dava açtı diye hem onun hem de ailesinin hayatını kâbusa çevirmek! Burası dağ başı mı? Akıl alır gibi değil. Hem suçlu, hem güçlü!
İrem'in paylaşımlarından sonra Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı harekete geçti ve mağdur genç kıza hukuki destek sağlanacağını açıkladı.
Sosyal medyayı çok eleştiriyoruz ama böyle vicdanları zedeleyen olaylarda kamuoyu oluşturması adalet arayan mağdurlar için büyük fayda sağlıyor.
Bu arada Kampüs Cadıları, Kadın Meclisleri, Genç Feministler Federasyonu, Feminist Gündem gibi 'bazı' feminist örgütlerin, İrem F. olayında sessizliğini korumaları dikkat çekti!
Neden İrem F. için bir tweet bile paylaşmıyorsunuz?
İrem F. bir kadın değil mi? Yoksa destek olmak için kurban mı seçiyorsunuz? İrem F. destek olma kriterlerinize uymuyor mu?



NARİN DAVASI ASIL ŞİMDİ BAŞLIYOR!
Merakla beklenen Narin davasında Salim Güran, Enes Güran ve Yüksel Güran ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
Sekiz yaşındaki Narin Güran'ı dereye gömen Nevzat Bahtiyar ise 4 yıl 6 ay hapis cezası aldı.
Aslında Bahtiyar, Narin'i gömerken cinayetin nedenini de gizlemiş oldu!
Bahtiyar'a verilen ceza az gibi gözüküyor ama bunun nedeni yasada 'delilleri gizlemek veya yok etmek' suçuna altı aydan beş yıla kadar hapis isteniyor olması.
Devlet, emniyet ve adalet sistemi ile medya bu cinayetin peşini hiç bırakmadı.
Gösterilen çaba takdiri hak ediyor ama aylardır Türkiye'nin gündeminden düşmeyen bu davanın sonunda Narin'in neden, kim ya da kimler tarafından öldürüldüğü ortaya çıkmadı!
Ben daha sorgu sürecinde katilin itirafta bulunacağını düşünüyordum. Tüm ülkenin odaklandığı bir cinayette Türk polisi ne yapar eder katilin itirafta bulunmasını sağlar diye tahmin ediyordum.
Ancak aylar süren davada Nevzat Bahtiyar dışında kimseden tek bir itirafın bile gelmemesi anormal bir durum.
Güran Ailesi ve köy halkı birbirini korusa da tüm Türkiye'nin odaklandığı bu cinayette Narin'in neden ve kim tarafından öldürüldüğü ortaya çıkmalıydı!
Güranlar, gizli toplantılar yapıp organize bir şekilde emniyet güçlerini, hukuku yanıltmaya, delil saklamaya ve birbirlerini korumaya çalıştılar.
Koca köyü cinayet aydınlatılmasın diye organize ettiler!
Suçu bir masum insana yıkmayı başarsalar belki de hiçbir şey olmamış gibi hayatlarına devam edeceklerdi! İşte asıl korkutucu olan da bu özgüven!
Üç sanığa ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesi bence yargının dolaylı yoldan "Madem itiraf etmiyorsunuz, o zaman üçünüze de ömür boyu ağırlaştırılmış müebbet cezası veriyorum" demesidir.
Aslında Bahtiyar'a da Narin'i öldürmekten ceza verilseydi, belki de hukuk metodolojisi açısından diğerlerine de aynı ceza verilmesini zorlaştırabilirdi.
Bence mahkeme ömür boyu ağırlaştırılmış üç müebbet hapis cezası vererek zekice bir karar aldı.
Bu karar, Narin cinayetinde ısrarla yalan söyleyen ve susanları sonunda itirafçı olmak zorunda bırakabilir!
Dava asıl şimdi başlıyor!



BEBEK
ÜRÜNLERİNE PARA KOYUYORUZ!

Geçtiğimiz aylarda yurt dışındaki sosyal medya içerik üreticileri, bebek sahibi olan ailelere destek olmak için market raflarındaki bebek ürünlerinin içine para bıraktıkları bir akım başlatmışlardı.
Şimdi bu akım Türkiye'de de başladı.
Başta içerik üreticileri olmak üzere gençler, mama, bez, bisküvi gibi bebek ürünlerinin ambalajının içine para koyarken çekilmiş görüntüleri sosyal medyada paylaşıyorlar ve insanları bu akıma katılmaya davet ediyorlar.
Ayrıca bu kampanyayı görüp bebek ürünlerinin ambalajlarını açmaya çalışan kötü niyetli insanların olabileceği uyarısında bulunuyorlar.
Yurt dışında bu kötü niyetli kişiler çıkmış!
Bebek bezlerinin fiyatına isyan etse de almak zorunda olan bir anne eve gelip paketi açtığında 200 TL ile karşılaşsa mutlu olmaz mı?
Günümüzde bebek büyütmek hem maddi hem de manevi anlamda zorlaştı.
Doğum oranlarındaki düşüşün bir nedeni de ekonomik zorluklar.
O yüzden bu yardım kampanyasını başlatanları kutluyorum ve gücü yeten insanları da bu kampanyaya katılmaya davet ediyorum.



PİTBULL=SİLAH!


İstanbul Bakırköy'de geçtiğimiz yıl pitbull cinsi köpeğin saldırısında ağır yaralanan 77 yaşındaki Ahmet Donanmaoğlu (77) bir bacağını kaybetmişti.
Savcının iddianamesinde köpeğin sahibine ve bakıcısına ayrı ayrı 'taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma' suçundan 6 aydan 2 yıla kadar hapis talep edildi.
Benzer davalarda pitbull gibi tehlikeli köpekleri silah kabul eden kararlar da çıktı.
Pitbull köpeği saldırdığı için 'Silahla kasten yaralama' suçundan 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılan suçlular var.
Pitbull gibi tehlikeli bir hayvana bakıyorsanız, önlemini de almalısın!
Bu köpeklerin sokakta ağızlıksız dolaştırılması bile yasak!
Hiçbir önlem almadan binanın önüne pitbull bırakmak bubi tuzağı kurmak gibi bir şey!
Donanmaoğlu'nun bir bacağı dizinden kesildi ama buna neden olanlar için en fazla iki yıl hapis isteniyor.
Bu hiç adil değil!



Altyazı

"Hep insan olmanın nasıl bir his olduğunu öğrenmek istemiştim. Şimdi ise en insanca şeyi yapacağız. Hak edilmemiş bir özgüvenle nafile bir girişimde bulunacağız. Ve müthiş bir şekilde başarısız olacağız." (The Good Place)

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA