Geçenlerde bir meslektaşım son dönemde 'pıhtı atma' olaylarının arttığından bahsediyordu.
'Pıhtı atma'nın felçle hatta ölümle sonuçlanabilen çok ciddi komplikasyonları var.
Meslektaşım, yaş, cinsiyet fark etmediğini, düzenli spor yapanlarda bile 'pıhtı atma'nın arttığını ve bunun salgın haline gelebileceğini söylüyordu.
Bunun nedenini sorduğumda ise "Covid aşısı oldun mu?" diye sordu.
Evet, iki BioNTech aşısı olmuştum.
Yoksa aşı karşıtları haklı mıydı?



Haklı olsalar bile tüm dünyanın kapandığı, salgının delice yayıldığı dönemde aşılara kurtarıcı gözüyle baktık. Başka çaremiz yoktu.
Dün internette bu konuyla ilgili bir habere rastladım. Haberde "Yalçın Yelence, Pakize Suda, Sadullah Celen hayatını kaybetti...
Avukat Celal Ülgen, AKP'li Taner Yıldız, Popstar Mehtap, Sırrı Süreyya Önder, Kadir İnanır hastanelik oldu...
Hepsinin ardında aynı sebep var: Pıhtı atması" yazıyordu.
Bu kadar kısa süre içerisinde bu kadar çok ünlü 'pıhtı atma'nın kurbanı olduysa acaba normal vatandaşlarda durum ne?
Öte yandan 'pıhtı atma'nın sorumlusunun koronavirüs olduğu yönünde araştırmalar da var.
Örneğin İsveç'te yapılan bir araştırmaya göre, koronavirüse yakalananlarda, 6 ay boyunca ciddi kan pıhtısı oluşumu riski artıyor.



SORUN NEREDE?
Aşıları sorumlu tutan araştırmalar da var. Örneğin Frankfurt Goethe Üniversitesi'nden araştırmacılar, yaptıkları incelemeler sonucu kanda pıhtı atması ile AstraZeneca ve Johnson&Johnson gibi aşılar arasındaki bağı bulduklarını duyurdu:
"Soğuk virüsler olarak bilinen 'adenovirüs vektörleri' içeren aşılarda iletilecek olan materyalin bir kısmı hücrelerin çekirdeğine gidiyor ve burada koronavirüse karşı üretilmesi gereken protein dizilimleri yanlış okunabiliyor. Bunun sonuncunda da pıhtılaşma bozulmasına yol açan bir durum ortaya çıkıyor." Alman araştırmacılar, BioNTech ve Moderna gibi mRNA teknolojisi ile geliştirilenler aşılarda koronavirüs başak proteininin genetik materyalini hücrelerin çekirdeğine değil, sadece hücrelerin içinde bulunan sıvıya aktardığı belirtiliyor. Bu nedenle benzeri sorunun yaşanması riskinin çok daha az olduğu belirtiliyor.
Tabii bu konuda daha çok bilimsel araştırmaya ihtiyaç var.
Türkiye genelinde ise en azından vaka araştırması yapılabilir. Aşılardan önce ve sonrasında pıhtı atma vakaları arasında anormal bir fark var mı ortaya çıkabilir.
"Çıksa ne olacak, aşıları vurduk bir kere" diyenleriniz olabilir. Bence önemli, bilimsel araştırma sonuçlarına göre yol alınabilir.

***

NEDEN MESUT?
Mesut Özil, sosyal medya hesabından Fenerbahçe'yi takipten çıkardı.
Acaba bunu neden yaptı?
Yoksa Suudi Arabistan'da iş bağlantıları olan Mesut, Fenerbahçe'nin Riyad'daki Süper Kupa finalinde sahaya çıkmamasını mı protesto etti?



Ya da Fenerbahçe'den alacağı mı kaldı?
Şu an için bunlar cevapsız sorular ama Mesut'un bir açıklama yapması gerekiyor.
En iyi olduğu dönemde Alman Milli Takımı'nda oynayıp "Kendimi Alman hissediyorum" diyen Mesut düşüşe geçip Avrupa'da oynayacak kulüp bulamayınca Fenerbahçe kucak açmıştı.
Mesut, Fenerbahçe'de oynayarak Türkiye'de kabul gördü. Ve en önemlisi "Fenerbahçeli Mesut" olarak tarihe geçme fırsatı buldu.
Mesut bunun ne anlama geldiğini bilmiyor galiba!

***

KDV DOLANDIRICILIĞI
Geçenlerde ayakkabı aldım, kredi kartını uzattım, "Abi EFT'den yollayabilir misin" dedi.
"Neden?" diye sordum. "Kredi komisyonu, KDV çok tutuyor" dedi.
Bu başıma ilk gelen olay değil. Son dönemde küçük esnaf kredi kartı yerine nakit istiyor. "Pos cihazı arızalı" deniyor.
Eğer ürünün fiyatı yüksekse nakit ya da EFT ile ödeme yapılması isteniyor.
Benzinci bile "Abi fiş istiyor musun?" diye soruyor. Fiş kesilmezse KDV benzinciye kalıyor!
Eşim kıyafet almış, kredi kartı kabul etmemişler, nakit ödemeye de indirim yapmışlar.
Annemi özel doktora götürdüm, koskoca profesör ödemeyi nakit, elden istedi.



Taksicisinden berberine, kombi ustasına birçok meslekte yapılan hizmetin karşılığında fiş, fatura kesilmiyor. Avukat, kuyumcu, özel muayenesi olan doktor gibi büyük kazançlar elde edenler bile fatura, fiş kesmeyip, vergiyi cebe indiriyorlar.
Tüm bu örnekler tipik KDV dolandırıcılığı ama son dönemde çok arttı. Nedeni basit gıda hariç diğer ürün ve hizmetlerde KDV çok tutuyor.
Ama asgari ücrete, emekliye zam gelince zammı anında yapıştırıyorlar.
Berber 250 alıyordu dün "Abi 300 oldu" dedi.
Fiş kesmeyen dişçi basit bir dolgu için 2500 TL istedi.
Olan bordolu çalışana oluyor. Beyan üzerinden vergi verenler ise ödemeleri gereken gelir vergisinin çok azını ödüyor.
SGK müfettişi bir arkadaşım denetleme yapmak için ayda bir, belki iki kere araç veriyorlar diyordu. Acaba vergi müfettişlerinde durum nedir?
Vergi sisteminde sil baştan bir düzenleme gerekiyor.
Yüksek dolaylı vergi, KDV, ÖTV'lerden kazançlı çıkan meslek grupları, esnaflar sıkı denetlenmeli.
Göz yumulan kayıt dışı ekonominin yükü artık bordolu çalışanların üzerine bindi ve bazı meslekler vergi adaletsizliği sayesinde büyük kazançlar elde ediyor.
Vergi adaleti sağlanmazsa enflasyonu nasıl düşüreceğiz?

***

TEOMAN'IN 2024 KARARLARI
Rockçı Teoman, sosyal medyadan yaptığı video paylaşımında "2024'le ilgili çok iyi planlarım var. Sigarayı azaltacağım, bırakmayacağım.
Az çalışacağım, spor yapacağım, bol bol eğleneceğim" dedi ve sigarasını derin derin çekti!
Öyle keyifli içiyordu ki, kendisini de biliyor azaltamayacağını.



Çoğumuzun her pazartesi aldığı kararlar bunlar. Aslında Teoman'dan radikal kararlar almasını beklememek lazım.
Kaç kere müziği bırakıp başladığını bile unuttuk. Aslında müziği de bırakmayacağım azaltacağım demeliydi.
Teoman işte bu, dertsiz tasasız insan. Şarkısında dediği gibi "Serseri doğdum, serseri öleceğim"!

***

Altyazı
''Dünyanın gerçekliğini, bize sunulan haliyle kabul ederiz.'' (The Truman Show)