Her gün yeni bir dolandırıcılık yöntemiyle karşılaşıyoruz. İşte onlardan biri:
Avukat olduğunu belirten bir sosyal medya kullanıcısı yaptığı paylaşımlarda, iyilik yaparken nasıl zor duruma düşebileceğimizi şöyle anlattı:
"Kafede otururken görünüşünden şüphe duymayacağınız biri "Şarjım bitti/ telefonum bozuldu bir mesaj gönderebilir miyim?" diye ricada bulunur. Telefonunuzu kullanıp gönderdiği mesajı sildikten sonra telefonu geri verir.
Birkaç ay sonra yüzünü dahi unuttuğunuz bu kişinin düşmanınızca yönlendirildiğini ve telefonunuzdan suç unsuru (şantaj, tehdit, cinsel taciz vs.) içeren yahut aranızdaki ticari ilişkiye/husumete dair aleyhinize bir mesaj gönderdiğini anlarsınız."
Sonra da dolandırıcılar sanki avukatlık bürosundan arıyormuş gibi yapıp "Hakkınızda dava açılacak, şu kadar para verirseniz davadan vazgeçilir" derler. Ve bu yemi yutan birçok kişi davalarla uğraşmamak için istenen parayı gönderir.
İyilik yapayım diye telefonunuzu verip şantaj, tehdit, hakaret suçundan yargılanmak kâbus gibi bir şey!
KANITLAMAK ZOR!
Davada itiraz etseniz bile fayda etmeyeceğini avukat bey şöyle anlatıyor:
"İstediğiniz kadar anlatın hâkime savcıya 'Böyle bir mesaj atmadım' diye. Telefon numarası senin mi? Evet. Geçmiş olsun.
Olayı hatırlayıp kamera kaydı araştırsanız bile kayıtlar en fazla 1 ay tutulur. Şikâyete bağlı suçlarda bile şikâyet süresi 6 aydır. Fail kaydın silindiğine emin olduktan sonra mesajı kullanır." Verdiği cep telefonunda bankacılık uygulamasını açık unutup dolandırılan bir vatandaşın da haberi çıkmıştı.
Dolandırıcılar sanki İsviçreli bilim insanları gibi sürekli yeni yöntemler icat ediyorlar! Hızlarına yetişmek mümkün değil!
***
TEMİZLİK YAPARKEN KISIR BIRAKMAYIN!
İngiltere'de Nottingham Üniversitesi'nden bilim insanları, temizlik için kullanılan bazı ev kimyasallarının sperm hareketliliğini azaltarak ve DNA kodlarını parçalayarak erkek kısırlığına neden olduğunu kanıtladı.
Elbette kimyasal maddelerin zararları, kullanım sıklığı ve kullanım şekillerine göre değişiyor.
Bazıları birkaç temizlik malzemesini bir araya getirerek tehlikeli kimyasal reaksiyona da yol açıyorlar.
Bazı insanların temizlik takıntısı var. Böyle olunca da temizlik için daha çok kimyasal kullanıyorlar. Sağlıklı, temiz olalım derken kadınlarda meme kanserine, erkeklerde ise kısırlığa davetiye çıkarıyorlar.
Özellikle temizlik hastası ev hanımlarının, kocalarını kısır yapma ihtimali var aman dikkat!
Tabii bu temizlik hastası erkekler için de geçerli!
***
KİRADA ZAM SINIRI DEĞİŞMELİ
İzmir-Çiğli'de bir kira anlaşmazlığında arabulucu, tarafları yüzde 71 zamma ikna etti.
Ev sahibi ve kiracısı gelecek yıl hazirandan itibaren de kiraya kademeli zam için anlaştılar.
Böylece kiraya uygulanan yüzde 25 yasal zam sınırı, resmi evrakta aşılmış oldu.
Bu yasa konut krizinden faydalanıp kiralara anormal zam yapan ev sahiplerini dizginlemek için çıkarılmıştı.
Ama uygulamada bu zam sınırında mağdur olan birçok ev sahibi olduğu görüldü.
20-30 dairesi olanların yanında emekli maaşı ve bir kira geliriyle geçinen dar ve orta gelirli ev sahipleri var.
Ekonomik durumu iyi olup yüzde 25 zam sınırından faydalanan kiracılar da var.
Bu tür anlaşmazlıklarda mahkeme süreci de uzun sürüyor. Depremde konutu yıkılınca kiracısını çıkaramadığı için evsiz kalanlar oldu.
Yıllık ortalama enflasyon ise yüzde 56,28 iken yüzde 25 zam sınırı yüzünden zor durumda kalan insanlar da var.
Zam tartışmaları yüzünden çıkan kavgaları okuyoruz. Birbirini öldüren kiracı ve ev sahipleri bile var.
Arabulucu formülünün de bu sorunu tam anlamıyla çözemeyeceği anlaşıldı.
Yüzde 25 zam sınırında değişiklik ya da gelire göre zam limiti koymak gibi yeni çözümlerin bulunmasında fayda var.
***
ARA TATİLLER VELİLERİN KÂBUSU
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, ara tatillerin kaldırılmasıyla ilgili "Velilerden, öğrencilerden, öğretmenlerden öyle bir talep gelirse bakarız. Öğrenciler, veliler, öğretmenler mutlu ise biz de devam edeceğiz. Eleştiri, eğitim süreciyle ilgili bir problem varsa ona göre çözüm alınabilir" diye konuştu.
Ben üç çocuk babası bir veli olarak ara tatillerin kaldırılmasıyla ilgili birkaç yazı yazmıştım.
Özel okulları olan eski Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk döneminde ara tatil uygulaması başlatılmıştı.
Özel okullar yeni öğrenci kayıtlarını nisan ayında yaptıkları için genelde bir hafta eğitime ara verip, müşterilere odaklanır.
Pandemi yüzünden oteller boş kalınca turizm işletmeleri de ara tatil uygulamasına destek çıkmıştı.
Şu anki yüksek otel fiyatlarına bakılırsa onların da yerli turiste ihtiyacı yok gibi! Otel fiyatları artık orta gelirli ailelerin karşılayamayacağı kadar yüksek!
Artık ara tatiller velilerin kâbusu oldu!
Çocuğunu bırakacak kimsesi olmayan çalışan anneler iş yerlerine çocuğunu getirmek zorunda kalıyor!
Konuştuğum birçok öğretmen arkadaşım ara tatillerin eğitimde verimi düşürdüğünü söylüyor.
Resmi ve dini bayramların yanı sıra ikisi ara tatil olmak üzere dört tatil dönemine sahibiz.
En küçük kar yağışında, sağanak yağmurda bile okulları tatil ediyoruz.
Bakan Tekin de haziran ayının ilk yarısında birçok okulda doğru dürüst ders işlenmediğini biliyordur.
Öğretmenler haziran başında karne notlarını verdikten sonra eğitim bitiyor. Haziran ayında velilerden çocukları okula göndermemeleri için dilekçe toplayan okullar var!
Kimse kimseyi kandırmasın! Çocukların tatil dönüşlerinde düşen motivasyonunu ve tekrar okula alışma sürecini de hesaba katarsak en az eğitim süresine sahip ülkelerden biriyiz.
12 yılda bir yabancı dil bile öğretemiyoruz! Ülkemize gelen Afrikalı göçmenler bile çok iyi Fransızca, İngilizce konuşuyor!
Çocuklarımızın geleceği için ara tatil uygulamasından vazgeçilmeli.
***
Altyazı
"Nefrete boyun eğme. O seni karanlığa götürür." (Star Wars)
