Üniversitelerde bölüm tercihi heyecanı başladı. Bu yıl üniversiteye girenler genelde 2027 yılında mezun olacaklar! Dünya o kadar hızlı gelişiyor ki, geleceğin meslekleri de sürekli değişiyor.
Eskiden büyükler "Devlete sırtını daya rahat et" derdi, memur olmaya hayatı garantiye almak gözüyle bakılırdı. Öğretmen, bankacı, doktor, asker vs. gözde mesleklerdi. Ama devir değişti, artık düzenli maaşlı beyaz yakalı çalışan olmanın dezavantajları var.
Basın yayın, hukuk, kamu yönetimi, uluslararası ilişkiler, eğitim fakülteleri, mühendislik gibi bölümler garanti iş ya da yüksek kazanç vaat etmiyor.
Köydeki gençler büyük kentlere göç ederken, İstanbul'daki plaza çalışanlarının hayali ise tazminatı alıp, Ege'de bir köyde organik tarım yapmak.
Kafalar iyice karışık!
68 kuşağı adil bir yaşam için "Önce devrim" derken, yeni nesil rahat işim olsun, mümkünse uzaktan çalışayım, dünyayı dolaşayım, dizilerimi izleyim diyor. Evlilik, çocuk sahibi olmak vs. 'out', kedi-köpek bakmak, konforlu yaşam alanının dışına çıkmadan yaşamak 'in'!
Oysa Carl Jung şöyle diyor: "Konfor bir uyuşturucudur. Bir kez ağına düşerseniz, müptelası olursunuz. Zayıf bir insana düzenli çevresel uyarılar, iyi bir yemek ve ucuz eğlenceler verin, bütün tutku, hırs ve heveslerini pencereden fırlatırlar. Konfor alanı, düşlerin, hayallerin yok olduğu yerdir."
Elbette üniversiteler iş bulma kurumu değil! Üniversite okumak aynı zamanda bireyin kültürel gelişimine katkıda bulunur.
Öte yandan işsizlik ve iş beğenmemek de büyük sorun. Çok üniversite var ama hayatı garantiye alan, yüksek kazanç sunan bölüm sayısı az!
Sırf üniversite okumak için işsizlik garanti eden bölümlerde okumak yerine dünyanın her yerinde geçerliliği olan bir mesleği öğrenmek daha mantıklı!
***
TÜRKİYE'DE GELECEĞİN 15 MESLEĞİ
Dünyanın en zengin insanlarından Bill Gates, iklim krizinin dünyayı yakıp yıkacağını ve bu yüzden iklim değişikliği ve iklim teknolojileriyle alakalı işlerin önem kazanacağını açıkladı.
Özellikle elektrikli otomobille, pil teknolojileri ve hidrojen motorları önem kazanacak.
Uzmanlara göre gelecek 10 yıl içerisinde Türkiye'de popülerleşmesi beklenen 15 meslek grubu ise şöyle:
■ Refakatçi
■ Veri tabanı yöneticiliği
■ Siber güvenlik uzmanı
■ Yazılım destek uzmanı
■ Robot mühendisliği
■ Mobil yazılımcı
■ Robot kaynak operatörü
■ Güneş enerji sistemi teknik personeli
■ ARGE mühendisi
■ İnternet televizyonculuğu
■ Üç boyutlu animasyon grafikeri
■ E-ticaret meslek elemanı
■ Dijital reklamcılık
■ Dil konuşma terapisti
■ Bilişim teknolojisi.
2025 yılında dünyada talep görmesi beklenen mesleklerden bazıları ise şöyle:
■ Dijital uygulama geliştiricisi
■ Rüzgar türbini servis teknisyeni
■ Pazarlama analisti
■ Bilgisayar ve bilişim sistem yöneticileri
■ Perakende satış ortağı
■ Sağlık yardımı
■ Kamyon şoförlüğü
■ Pratisyen hemşire. Tabii en güzeli insanın sevdiği işi yapması, hayallerinin peşinden gitmesi.
***
YOK ARTIK!
Dumansız nesil politikası uygulayan dünyadaki ilk ülke olmayı planlayan Yeni Zelanda hükümeti, 2008'den sonra doğan herkese gelecek yıldan itibaren sigara ve diğer tütün ürünlerinin satışını yasaklayacak.
Yani gelecek yıl 15 yaşında bir genç sigara içemeyecek. Gençler için güzel bir gelişme ama kişi 30, 40, 50 yaşına gelince de Yeni Zelanda sınırları içerisinde sigara içemeyecek.
Örneğin 2008'den sonra doğup 70 yaşına gelen bir kişi, "Yeter bu zamana kadar sağlıklı yaşadığım" deyip sigara içerse cezalandırılacak.
Bir insanın çevresindekileri pasif içici konumuna sokmadan sigara içmesinin bile yasak olması bireysel özgürlüğü kısıtlamaz mı?
***
KEDİLER İSTİLACI TÜR MÜ?
Polonya'da saygın bir bilim enstitüsü kuşlara ve doğal yaşama verdikleri zararın altını çizerek evcil kedileri 'istilacı yabancı tür' olarak sınıflandırdı.
Kediseverler ise bu karara tepki gösterdi.
Avustralya hükümeti de 2 milyon kediyi yok etme kararı aldığında insanlar hayrete düşmüştü.
Sevimli kedilerin aynı zamanda mükemmel avcı olduklarını unutuyoruz!
Avustralya'da kediler 27 memeli türünün yok olmasından sorumlu tutuluyor.
Kedilerin sadece Polonya'da her yıl 140 milyon kuş öldürdüğü tahmin ediliyor.
Aslında bilimsel veriye de gerek yok çevrenize bakın eskisi kadar çok kuş, kertenkele görüyor musunuz?
Her köşeye mama bırakarak, kısırlaştırmayı ihmal ederek kuşlar başta olmak üzere birçok havyanın katliamına neden oluyoruz belki de!
Doğada denge çok önemli, bir tür baskın oldu mu diğer türlere zarar görüyor!
***
BULGARLARIN ALIM GÜCÜ BELİRLEYİCİ OLUR MU?
Artık Bulgaristan vatandaşlarının Türkiye'ye seyahati ve transit geçişlerinde vize muafiyeti uygulanacak.
Zaten Bulgarlar günü birlik Türkiye'ye alışverişe geliyorlardı. Bu karardan sonra Bulgarların marketlerde yarattığı izdihamı haberlerde izleriz.
Alışveriş berekettir, ülkeye döviz girmesi güzel. Türk mallarına ilginin artması işsizliği azaltır.
Öte yandan zam yapılan bir ürüne talep çoksa daha çok zam yapılır! Böyle olunca başta marketler olmak üzere birçok sektörde fiyatlar, özellikle Trakya'da Bulgarların alım gücüne göre artmaz mı?
***
BAKIN IMF NE DİYOR!
Uluslararası Para Fonu (IMF), küresel ekonominin notunu düşürürken, Türkiye ekonomisine ilişkin büyüme tahminlerini 2022 yılı için yüzde 2,7'den yüzde 4'e, 2023 için ise yüzde 3'ten 3,5'e çıkardı.
Küresel ekonomi küçülürken Türkiye ekonomisinin büyümesi güzel bir gelişme. Tabii vatandaşı ilgilendiren bu büyümenin halka etkisi!
Ekonomi büyürken market fiyatları, faturalar da büyüyorsa bu sorun çözülmeli! Büyük şirketler, marketler, bankalar vs. muazzam kar oranları açıklıyorlarken 'Robin Hood' vergileri devreye girse ne olur? Biraz da zenginden alıp dar gelirliye dağıtılsa nasıl olur?
Ekonomik büyüme yavaşlar mı? Ekonomi uzmanlarına sormak lazım!