Karadeniz'de 2020'de bulunan 540 milyar metreküp doğal gazı karaya taşıyacak borular, dün denize indirilmeye başlandı.
İlk etapta kuyulardan elde edilecek günlük 10 milyon metreküp gaz, 2023'te Türkiye'nin doğal gaz şebekesine verilecek.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın enerji bağımsızlığı için büyük önem verdiği doğal gaz arama çalışmalarının başlamasında dönemin enerji bakanı Berat Albayrak önemli bir rol üstlenmişti.
İngiliz petrol şirketi Shell ile yapılan ortaklığın sonlandırması ile başlayan süreçte Albayrak önce ilk milli sondaj gemisi Fatih'i Türkiye'ye kazandırmıştı.
29 Mayıs 2018 tarihinde Fatih yola çıktığında Albayrak, "Türkiye'nin enerji tarihinde yeni bir milada tanık oluyoruz" demişti. O günlerde "Biz doğal gazı bulamayız. Bulsak da çıkaramayız" diyenlerin sayısı çoktu!
Albayrak karalama kampanyalarına hiç kulak asmadı ve hemen ikinci sondaj gemisi Yavuz'u da 20 Haziran 2019 tarihinde yola çıkardı.
Fatih ve Yavuz ile yürütülen derin sondaj çalışmalarına Kanuni, Barbaros Hayrettin Paşa ve Oruç Reis isimli sismik gemiler de eşlik etti. Böylece Türkiye çok kısa süre içerisinde derin denizlerde sondaj yapabilme kabiliyetine sahip dünyadaki 10 ülke arasına girdi!
Albayrak maliye bakanı olduğu dönemde de sondaj faaliyetlerini yakından takip etti. Ve müjdeli haber kısa sürede geldi.
Bazı muhalifler yine "Siz her sıkıştığınız anda gaz çıkarıyorsanız, bu halk size ne inanır ne güvenir", "Gazı bulsanız bile çıkaramazsınız" dediler!
VİZYON ÖNEMLİ!
Hikayenin devamını biliyorsunuz. Sadece Karadeniz'de 540 milyar metreküp doğal gaz bulduk ve dün Başkan Erdoğan'ın katıldığı törenle dün bu gazı evlere ulaştıracak borular döşenmeye başlandı.
Bu daha başlangıç! İnşallah Akdeniz'de de doğal gaz çıkaracağız. Önemli olan "Biz kendi gemilerimizle doğal gazı bulur ve çıkarırız' vizyonunu ortaya koymaktı.
Albayrak'ın enerji kaynaklarını güneş, rüzgar ve doğal gazla çeşitlendirme, millileştirme vizyonunun bugün ne kadar önemli olduğunu Rusya-Ukrayna savaşında gördük.
Başta dünyanın dördüncü büyük ekonomisi Almanya olmak üzere Avrupa ülkeleri Rus gazına muhtaç kaldı! Enerji krizi AB ülkelerinin ekonomisine büyük darbe vurdu! Şimdi kapattıkları nükleer santralleri tekrar açmaya çalışıyorlar!
Özetle dün Türkiye tarihinde dönem noktalarından biri yaşandı. Enerjide dışa bağımlılığı ne kadar azaltırsak o kadar güçlü ülke oluruz.
***
ARA TATİL KALDIRILSIN
Cuma günü okullar kapanıyor. Aslında okullar her zamanki gibi haziranın ilk haftasında tatil havasına girmişti.
Benim üç çocuğumun da sınavları 2 Haziran itibariyle bitmişti. Öğretmenler genelde müfredatı hızlı bir şekilde tamamlamak zorunda kaldılar.
2019'da başlatılan ara tatil uygulamasının eğitimde verimi düşüreceğini yazmıştım. Yine aynı düşüncedeyim.
Resmi ve dini bayramların yanı sıra ikisi ara tatil olmak üzere dört tatil dönemine sahibiz.
En küçük kar yağışında, sağanak yağmurda bile okulları tatil ediyoruz. Çocukların tatil dönüşlerinde düşen motivasyonunu ve tekrar okula alışma sürecini de hesaba katarsak dünyada en az eğitim süresine ama en çok tatile sahip ülkelerden biriyiz.
Birçok öğretmen arkadaşım da ara tatillerin eğitimde verimi düşürdüğünü söylüyorlar.
Ara tatillerden en çok çalışan anneler zarar gördü.
Başta ara tatillerden en kârlı çıkan turizm sektörü olmuştu! Şu anki otel fiyatlarına bakarsak onların da yerli turiste ihtiyaçları yok galiba. Fiyatlar orta gelirli ailelerin karşılayamayacağı kadar yüksek!
Özetle çocuklarımızın geleceği için ara tatil uygulamasından vazgeçelim!
***
HAKLI ÇIKINCA HALKIN DESTEĞİ DÜŞTÜ
ABD'de yeni yapılan bir ankete göre, eski eşi Amber Heard'e karşı iftira davasını kazanan Johnny Depp'e yönelik olumlu bakışta sert bir düşüş yaşandı.
Halbuki nisan ayında yapılan ankette, Depp hakkında 'çok' veya 'biraz' olumlu görüşe sahip ABD'li yetişkinlerin oranı yüzde 68 çıkmıştı.
Haziranda bu oran yüzde 56'ya düştü.
Özellikle Baby Boomer kuşağı arasında Depp'e olumlu bakanların oranı nisanda yüzde 59'ken haziranda yüzde 37'ye geriledi.
Z Kuşağı'nın Depp'e olumlu bakışında sadece iki puanlık bir düşüş yaşandı. Y kuşağında ise yüzde 6'lık bir düşüş görüldü.
Toplum psikolojisi ile kuşaklar arası fark üzerine tespitler yapabileceğimiz sonuçlar bunlar.
Özellikle 1946-1963 yılları arasında doğan 'Baby Boomers' kuşağının haklı olduğu kanıtlanan Depp'e olan desteklerini büyük oranda düşürmeleri enteresan.
Acaba bir erkeğin karısından şiddet görmesi 'Baby Boomers' kuşağını rahatsız mı etti? Depp'in kendisine göre düşük gelirli olan Heard'dan yüklüce tazminat alması mı rahatsızlık yarattı?
Yoksa 'Baby Boomers' yani eski toprak insanlar, ünlü çiftin evliliğindeki bütün sırların ortaya çıkmasına mı kızdılar?
Ne davaymış ama kuşaklar arası farkı bile özetledi!
***
ÇOCUKLUK 40 YAŞA KADAR SÜRÜYOR
'Büyüyen İnsan: Çocukluğun Evrimi' adlı kitabın yazarı antropolog Dr. Brenna Hassett, yaptığı son konuşmada modern dünyada çocukluğun 40 yaşa kadar sürdüğünü öne sürdü:
"İnsanlar, ebeveynlerine doğadaki diğer tüm canlılardan uzun, çok uzun bir bağımlılık dönemine sahip olma eğilimindedir.
Ben 40 diyorum ama bilirsiniz ki, ailenizin tahammül etme isteğine bağlı olarak çok daha uzun veya çok daha kısa olabilir.
İnsanların yatırım yaptığı biri olmaktan, diğer insanlara yatırım yapan birine geçtiğinizde çocukluğunuz sona erer..." Bireylerde asıl olgunlaşma süreci çocuk sahibi olunca başlıyor.
Ancak uzayan eğitim süresi, kadınlarda çalışma oranının artmasıyla birlikte evlenme yaşı ilerlemişti.
Son dönemde düğün, ev kurma maliyetlerinin artması da hem evlenenlerin sayısı azalttı hem de evlilik yaşını 30'lu yaşlara öteledi.
Ayrıca gençlerin iş bulamaması aile evinden ayrılmalarını geciktiriyor. Böylelikle Hassett'in bahsettiği 'kentsel çocukluk' dönemi daha da uzuyor.
***
Altyazı
"Gerçek cesaret kendine karşı dürüst olmakla ilgilidir. Özellikle de zor zamanlarda." (Mr. Robot)