Feyza Aktan, eski eşi Özcan Deniz hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu. Dilekçede şöyle yazıyor:
"Beni aldattığı için evi terk ettim. Evime gelip boğazıma yapıştı, tokatlar attı, kafama vurdu. Hamileydim, karnımın üstüne gelecek şekilde beni yere itti. Polisi ararsan yüzünde sigara söndürürüm dedi."
★
Ve bu açıklamanın ardından Özcan Deniz hakkında iki ay uzaklaştırma kararı çıkarıldı.
★
Özcan Deniz ise hakkında yapılan suçlamaları yalanladı. "Kadının beyanı esastır" diyorsak, Deniz, hakkında yapılan suçlamaların asılsız olduğunu ispatlamalı.
★
Eğer ispatlayamıyorsa Özcan Deniz, çekimi devam eden dizi, film, reklam vs. rol aldığı ya da yakın gelecekte yer alacağı tüm projelerden ayrılmalı. Tıpkı eşine şiddet uygulayan Johnny Depp ya da sevgilisine şiddet uygulayan Ozan Güven gibi Özcan Deniz'in de rol aldığı projelerden çıkarılması gerekiyor.
★
Dünyada artık kadına şiddet uygulayan bir kişi ne kadar ünlü olursa olsun şov dünyasından ismi siliniyor. Çünkü milyonlara seslenen, rol modeli olan bir sanatçının kadına şiddet uygulaması; çalıştığı yapımcıya, TV kanalına ya da reklamında oynadığı markaya büyük zarar veriyor.
★
İnsanlar artık bilinçlendi, kadını döven kişinin yer aldığı proje, marka ya da ekrana geldiği TV kanalı hemen boykot ediliyor. Kadın dernekleri de dayakçı insanların çalıştığı şirketleri protesto ediyor.
TESADÜFE BAKIN
Büyük şirketlerin, marka adlarının kadına şiddetle anılan insanların yanında geçmesine tahammülleri bile yok artık.
★
Şimdi bu noktada gözler Star TV'ye çevrilecek. Star TV ve Ay Yapım sevgilisi Deniz Bulutsuz'a şiddet uyguladığı gerekçesiyle Ozan Güven'i 'Babil' dizisinin kadrosundan çıkarmıştı. Tesadüfe bakar mısınız; hamile eşini feci şekilde dövmekle suçlanan, polisin uzaklaştırma kararı aldığı Özcan Deniz de yakında Star TV'de ekrana gelecek 'Seni Çok Bekledim' dizisinde rol alıyor!
Bakalım Star TV ve dizinin yapımcısı Skala Yapım nasıl bir karar alacak?
TİKTOK SAĞ OLSUN
Kırklareli'nde hazır döner paketlemesi yapan iki kişinin, maskesiz ve hijyene aykırı şekilde hareketlerde bulunarak çektikleri video TitTok'ta yayımlandı. Olayın devamında neler yaşandığını haberlere hiç bakmasanız da artık tahmin edebiliyorsunuz.
Evet, videoya tepkiler çığ gibi artınca Tarım ve Orman Bakanlığı devreye girdi. Firmaya ve görüntüleri çeken çalışanlara ayrı ayrı ceza uygulandı.
Tıpkı bundan önceki salçalık domates ve biber turşularını ayaklarıyla ezen, süt işletmesinde süt banyosu yapan gıda teröristlerinin videolarını Tik-Tok'ta yayımladıktan sonra yaşananların aynısı yaşandı.
Halk "Biz ne yiyoruz?" deyip isyan etti. Gıda teröristleri ve Tik-Tok'çuların şov yapma tutkusu olmasa bu rezaletlerden haberimiz olmayacak!
Hep yazıyoruz; denetim, denetim, denetim! Gıda sektöründe daha çok denetime ihtiyaç var.
DOMATES TARLADA 1 LİRA
Antalya-Kumluca'da domates üreticileri, Kumluca hal çıkışı kilosu 1 lira 80 kuruş olan domates fiyatlarının İstanbul'daki market ve pazarlarda 10 lira olmasının nedenini soruyor.
Üretici, domatesin paketleme ve nakliye ücretiyle birlikte kilosu 2 lira 80 kuruşa geldiğini de açıkladı.
Nakliyeden sonra kilo başına 7 lira 20 kuruş fark nasıl olur? İşte bu farklarla enflasyon yükseliyor!
Halci, pazarcı, marketçi kilo başına ne kadar kazanıyor? Bu nasıl bir kar marjıdır?
FRANSIZ MEDYASI GOOGLE'DAN PARA ALACAK
Google'ın kendi platformunda yer verdiği içeriklerden telif hakkı isteyen Fransız yayın grubu Alliance de la presse d'information generale bir süredir Google ile görüşme halindeydi.
Ardından Le Monde ve l'Obs gibi bazı Fransız haber yayıncılarıyla masaya oturan Google, sonunda anlaşma yapmak zorunda kaldı.
Google artık anlaşma sağlanan Fransız yayıncılara içerik başı telif ödemesi yapacak.
Bu konuyu sürekli yazıyorum ama önemli! Arama motorları, sosyal medya şirketleri, medya kuruluşlarının ürettiği haberlerden milyarlarca dolar reklam geliri elde ediyorlar.
İşte Fransa'da emsal temsil edecek bir uygulama başlatıldı. Bizim medya da Google'dan, Facebook'tan gelir elde edebilir. Harekete geçelim!
OZAN'IN SİGORTASI ASGARİ ÜCRETTEN!
Eski sevgilisi Deniz Bulutsuz'u darp ettiği gerekçesiyle hakkında dava açılan oyuncu Ozan Güven, önceki gün hakim karşına çıktı. Güven mahkemede kimlik sorgusu sırasında oyuncu olduğunu, ve aylık gelirinin 5 bin lira olduğunu söyledi.
Galiba yapımcılar Ozan'ın sigortasını asgari ücretten gösterip kalanını da elden veriyorlar! Yazık, aramızda para toplayıp Ozan'a verelim bari.
Şaka bir yana bu komedi birçok mahkemede yaşandı ve yaşanmaya devam ediyor. Şarkıcı Berkay da aylık gelirinin bin lira olduğunu açıklamıştı.
Amaç mahkeme eğer tazminata hükmederse, beyanındaki gelire göre bir tazminat ödemek. Çünkü mahkeme vatandaşın beyanını kabul ediyor.
Bu komik rakamlar için mahkemeyi aldatmaya yönelik suç duyurusunda bulunmak mümkün ama genelde bulunan olmuyor.
İnsanların gerçek kazançlarını ortaya çıkaracak bir uygulama hayata geçirilmeli.
BARAJLARIN DOLMASI HABER OLMASIN!
İstanbul'u besleyen barajlardaki su doluluk oranlarındaki düşüşle ilgili sürekli haberler yapılıyordu.
Neyse ki son dönemde yağışların artmasıyla birlikte İstanbul'daki barajların doluluk oranı yüzde 31.39'a çıktı. Yüzde 19.16'ya kadar gerileyen baraj doluluğu son dönemde 12 puandan fazla artış gösterdi.
Tam da küresel ısınmaya dair endişelenmeye, hem devletin hem de bireylerin su tasarrufu için önlemler almaya başladığı bir dönemde sürekli barajlar doldu haberleri yapılıyor.
İnsanlar da ister istemez "Aman sonunda yağmur, kar yağıyor işte" diye düşünüp su tasarruf bilincinden uzaklaşabilir.
Bence barajlar taşma tehlikesi göstermediği sürece su oranlarının yükselmesinin haber değeri yok. İnsanın köpeği ısırması haberdir.