Medyada sürekli fazla tablet kullanmanın, sosyal medyanın ve YouTuber'ların çocuklar üzerindeki zararlarından bahsediliyor.
Fakat İngiliz The Sun gazetesinde yer alan bir araştırma haberine göre, 6 ile 17 yaş arası çocukların 4'te 3'ü YouTuber, 4'te 1'i blogger, 6'da 1'i pop/film yıldızı, 9'da 1'i doktor/hemşire, 15'te 1'i ise avukat olmak istediğini söylüyor. Çocukların yüzde 75'inin YouTuber olmak istemesi inanılmaz!
Belki oranlar farklı olabilir ama Türkiye'deki çocukların da İngiliz yaşıtları gibi düşündüklerine şüphe yok.
Jurno.com.tr, bu verilerden yola çıkarak faydalı bir araştırma haberine imza atmış: Aylık 1.5 milyar aktif kullanıcısı olan YouTube, dünyada milyonlarca kişinin 'iş yeri' oldu. Takipçi sayısı 2 milyona ulaşan YouTuber'lar kanallarından aylık 10-30 bin TL arası kazanabiliyor.
Hatta Türkiye İş Kurumu, Google ile işbirliği yaparak YouTuberlık eğitimi de veriyor.
Özetle, çocuğunuza 'Kapat şu YouTube'u, dersine çalış' demeden önce iki kere düşünmekte fayda var. Peki çocukların internette harcadıkları vakit ne kadar olmalı? Örneğin Mozart ya da Fazıl Say, çocukken saatlerce piyano çalarken onlara 'Az çal oğlum, her şeyi kararında yapmakta fayda var' dendi mi?
Çocuğunuz saatlerce sosyal medya ve YouTube'da kalarak gelecekte yapacağı işte uzmanlaşıyor olabilir.
Elbette YouTube'da çok vakit harcayan her çocuk ileride başarılı YouTuber olacak diye bir kaide yok.
Belki de çocuk hayatına 'trol' olarak devam edecek!
Her kuşağın yetişme süreci farklı; biz telli araba sürüp misket oynayarak büyüdük.
Şimdiki çocuklar da bilgisayar oyunları ve YouTube ile büyüyor. Önemli olan, her adımda çocuğun yanında olmak ve onu, internetin negatif etkilerinden koruyarak büyütmek.