Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) son verilerine göre; 20-24 yaş arası gençlerin yüzde 33.7'si, 25-29 yaş arası gençlerin ise yüzde 34.5'i ne eğitim alıyor, ne de bir işleri var.
Şimdi bu gençlerin neden hiçbir şey yapmadığı konusunda çalışma yapılarak bir analiz raporu hazırlanacak. Rapor hazırlamanın faydası var ama görünen köy kılavuz istemez!
İŞ BEĞENMİYORLAR
Eğitim sistemimiz, iş sektörünün ihtiyaçlarını karşılamaya, kısa yoldan meslek sahibi yapmaya programlanmış değil. Üniversitelerdeki bölümler, geniş bir yelpazeye sahip değil; avukatlık, işletme, iktisat, öğretmenlik gibi belli alanlarda talep fazlası mezun veriliyor. Uluslararası ilişkiler, kamu yönetimi gibi çok az iş talebinin olduğu bölümlere yığılma var. Üniversiteyi bitirip işsiz kalanları gören gençler ise eğitime devam etmiyor ama meslek liselerine gidip bir meslek sahibi de olmadıkları için işsiz kalıyorlar.
İstanbul'u 27 Temmuz'da vuran dolu, 180 bin otomobilde hasara neden olmuş, Arjantin, Çin ve Brezilya'dan 300 yabancı kaporta ustası ülkemize gelmişti. Kaportacılıkta iyi para var ama bizim gençler bu işi de beğenmiyor. Geçtiğimiz yıl Çorum Valisi Necmeddin Kılıç, Afganistan ve Özbekistan'dan çoban ithal edeceklerini açıklamıştı. Google'a çoban yazın 'Muş'ta 4 bin lira maaşla çoban bulunamadı', 'Bolu'da besiciler, aylık 3 bin lira maaş+barınma+ yemek diyorlar ama çoban bulamıyorlar' haberleriyle karşılaşırsınız.
Daha önce de yazdım; Türkiye'de işsizlik sorunu, biraz da insanımızın iş beğenmemesinden kaynaklanıyor.
Çoğu genç, fiyakalı iş peşinde; dizilerde izledikleri hayatlara özeniyorlar. Baba parasıyla kafelerde cep telefonuyla oynayıp ömür tüketiyorlar. Gençlerimizin beğenmediği işleri de artık Suriyeli, Iraklı, Afgan, Özbek göçmenler yapıyor. Aynı Almanya'daki gibi olacak; bugün Türkiye'ye göçmen gelen Suriyeliler, bir-iki kuşak sonra işyerlerinde Türkler'i çalıştıracaklar.