Cihangir'de dört apartman diken Kenan İmirzalıoğlu'nun adı 'Kenangir'e çıkmıştı.
İddialara göre; İmirzalıoğlu şimdi rotayı Beyoğlu'na çevirmiş ve birkaç bina satın almış.
Geçtiğimiz günlerde, satın aldığı bu binalardan Şehit Muhtar Mahallesi Taksim Yağhanesi Sokak'ta bulunan beş katlı tarihi metruk bina çökmüş. Binadan önce çatırtı sesleri gelmiş.
Çevredeki esnaf, sokaktan geçenleri uyarıp uzaklaştırmış. O sırada sokaktan geçen kamyonet sürücüsü ise çöken binanın enkazı altında kalmaktan saniyelerle kurtulmuş.
İddialara göre; İmirzalıoğlu, birkaç ay önce bu çöken binanın yanındaki birkaç binayı daha satın alıp apart otel yapmak için çalışma başlatmış.
Tadilat işleriyle, İmirzalıoğlu'nun amcaoğlu Burak İmirzalıoğlu ilgileniyormuş. Belediye tarafından rölöve ve restitüsyon projeleri onaylanmış.
Yıkılan bina ve iddialarla ilgili İmirzalıoğlu'ndan henüz bir açıklama gelmedi. Ancak ortada yanıtlanması gereken sorular var.
Mahalle sakinleri, çöken binanın etrafının aylar öncesinden demir levhalarla kapatıldığını ve bina çökmeden birkaç gün önce de binanın temelinde kazı yapıldığını söylüyor. Restorasyonu yapılan bir evin temelinde kazı ve yıkım çalışması yapılır mı?
Yoksa amaç; başından beri tarihi bir yapı olduğu için yıkım izni olmayan binayı 'Restorasyon yapıyoruz' diyerek yıkmak mıydı?

KAZA SÜSÜMÜ VERİLDİ?
Yıkılan binanın yanındaki binaları da İmirzalıoğlu'nun aldığı doğru mu? Tarihi bina yıkıldıktan sonra yanındaki normal binalar da yıkılıp ortaya daha büyük bir inşaat projesi mi çıkacak? Bakın, sora sora nereye geldik. Eğer bina; taşıyıcı duvar ve kolonları yıpratılıp ya da ortadan kaldırılarak kaza süsü verilerek yıkıldıysa, o sırada enkazı altında kalmaktan saniyelerle kurtulan kamyonet sürücüsü ya da yoldan geçen insanlar hayatlarını kaybetselerdi ne olacaktı?
Umarım ortaya atılan iddialar doğru değildir ve Kenan İmirzalıoğlu tüm bu sorulara açılık getirir.