Şimdi gündemdeki bir diğer taze polemik de Kürtler'e pozitif ayrımcılığın yapılıp yapılmaması...
Bence bu konunun tartışılması bile saçma. Devlet uzun bir süreden beri Doğu illerine pozitif ayrımcılık yapıyor zaten...
Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Müdürlüğü ve Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) yılın ilk altı ayını kapsayan son araştırmasına göre; devlet, kişi başına en fazla harcamayı Tunceli, Ankara ve Hakkari'ye yapmış... Ankara'yı geçelim derim.
Orası başkent ve devletin kurumlarıyla dolu.
Sadece Hakkari değil Bingöl, Şırnak gibi diğer doğu şehirleri de büyük yardımlar almış.
Alsınlar, bunca yıldır geri bırakılmanın tabii ki bir pozitif ayrımcılığı olacak. Lakin bazı gerçekler de görmezden gelinmemeli...
Özellikle Ak Parti döneminde Kürtler'in yoğunlukta olduğu illerde ekonomik anlamda büyük ilerlemeler kaydedildi. Yani 'vergi vermeyiz' demek çok komik kaçıyor.
BDP'lilerin mantığından yola çıkarsak eğer, asıl İstanbullular vergi vermemeli!
TÜİK'in raporuna göre İstanbul, Türkiye'deki bütçe gelirinin yüzde 40'ını tek başına sırtlanmış. Devletten aldığı her 1 liranın karşılığında 9 lira ödemiş.
Buna rağmen devlet kişi başına en az harcamayı 500 lira ile İstanbul'a yapmış.
Hep yazıyorum: İstanbul, Türkiye'yi sırtında taşıyor ama halkı hak etmediği koşullarda yaşıyor.